Avrupa’nın inovasyon gündemi

Selin ARSLANHAN YENİDEN KEŞİF

Geçtiğimiz ay Avrupa’nın önümüzdeki beş yıl için araştırma ve inovasyon stratejisi açıklanmıştı. COVID-19 gündemi nedeniyle gecikti fakat bu zamanlamayla pandemiyle ortaya çıkan konuları da kapsayan bir 2020-2024 planı önümüze gelmiş oldu. Biz de Türkiye’de bugünlerde yeni büyüme rakamlarını, büyümenin bileşenlerini ve sürdürülebilirliğini tartışırken, Avrupa açıkladığı 5 yıllık inovasyon stratejisini ekonomik toparlanmanın ve büyümeyi sürdürülebilirlik kılmanın tek yolu olarak görüyor. Dünyanın içinden geçtiği sadece teknolojik dönüşüm değil politik düzen değişikliği ile birlikte her ne kadar Avrupa Birliği’ne ilişkin sorgulamalar da son dönemde artsa da, yüzümüzü yeniden Avrupa’ya dönmek istediğimiz bugünlerde Avrupa Komisyonu’nun stratejisi ve önümüzdeki dönem planlarına bakmak bizim için hala anlamlı.

Avrupa Komisyonu, 'Bilim, teknoloji, araştırma ve inovasyon yatırımlarıyla birlikte Yeşil Mutabakat Avrupa’nın yeni büyüme stratejisidir’ diyor. Ufuk 2020 (Horizon 2020)’yi takip eden Ufuk Avrupa (Horizon Europe) çerçeve programını da bunu destekleyecek şekilde kurguladı ve hayata geçiriyor. Sürdürülebilirliği temel alan yaklaşımla endüstriyel dönüşüm ve endüstriyel dönüşüm ihtiyaçlarına yönelik olarak araştırma çıktılarının değere dönüşmesi, yeni programın temelini oluşturuyor. Burada da iki önemli başlık öne çıkıyor: Yeşil teknolojiler ve biyoekonomi. Avrupa, toparlanmanın temel itici güçlerinden birini biyoekonomi olarak tanımlıyor. Komisyon’un hesaplarına göre biyoekonomi AB’deki toplam istihdamın yüzde 9’unu oluşturuyor fakat bu potansiyelinin çok altında. Farklı sektörlerde biyo-temelli materyal ve süreçlere geçişle sürdürülebilir büyümeyi ve katma değerli üretimi sağlamak mümkün diye görerek bunu desteklemeye odaklanıyorlar. Ne mutlu ki hem yeşil teknolojiler hem de biyoekonomi söz konusu olduğunda Avrupa’nın gündemi bizim de gündemimiz. Bu yıl 3'üncüsünü tamamladığımız GreenTech İzmir programında birlikte çalıştığımız yeşil teknoloji startup'ları beni çok heyecanlandırdı. Bu yılki startup'lardan biri Biolive, biyoplastik granül üretiyor. Zeytin çekirdeğinden biyoplastik üretimi ile başladığı işe şimdi farklı atıkları da kullanarak devam ediyor. Petrol bazlı plastiklerin kullanıldığı neredeyse tüm sektörlerde Biolive’in ürettiği biyo-materyaller kullanılabiliyor. Otomotiv, ambalaj gibi sektörlerle çalışırken son geliştirdikleri ürün: Bitkisel deri. Bitkisel deri ile tekstil sektörüne de girdiler. Hep anlattığımız biyoteknolojinin farklı geleneksel sektörleri dönüştürme potansiyelini Biolive uygulamada gerçekleştiriyor. İzmir Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle ReDis Innovation tarafından yürütülen GreenTech İzmir 2020 programındaki diğer startup'lar ise şöyle sıralanıyor:

►Triangle Renewable Enerji: Yenilenebilir enerji sistemleri için yeni nesil inverterler üretiyor.

► AnadOlive: Zeytinyağı proses atıklarının tamamını yeni teknolojik yöntemlerle işleyip toz zeytin üretimi yapıyor.

►Integra: Enerji hasadı yapan pilsiz IoT cihazları için işletim sistemi geliştiriyor.

►Üstün Enerji: Rüzgar enerjisi ve deniz ekolojisi üzerine çalışıyor ve ürünleri yazılım ve yazılım kütüphanesi olarak satılıyor.

►Momentum Ar-Ge: Orta ve küçük ölçekte rüzgar türbinleri üretiyor.

►EcoWatt: Sıvı organik atıkları yerinde biyoelektriğe dönüştürüyor.

►CY Enerji: Tek Eksenli Güneş Takip Sistemleri ile çatı üstü güneş enerjisi yatırımının maksimum verimlilikle elektrik üretmesini sağlayarak yatırımın geri dönüş süresini kısaltıyor.

►UPTECHLABS, Smart Garden ile topraksız tarımı, Endüstri 4.0 ve LED teknolojileri ile geliştiriyor.

►Bacsolution, mikrobiyal gübre üretiyor.

►Car4Future Technologies: Elektrikli ve otonom araçlar için enerji paylaşım ağı sağlıyor.

Tüm yazılarını göster