Erdoğan’ın faiz kumarı yenilgiyi getirdi

Osman ULAGAY DÜNYA GÖZÜ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yıllardır izlediğim İngilizce gazete ve dergilerde adı sık geçen siyasi liderlerden biri. Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin, Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Jinping, Hindistan Başbakanı Modi ve Macaristan Başbakanı Orban gibi, ülkelerini ‘Tek Adam’ rejimiyle yönetmekte olan liderlerle birlikte, yakından izlenen dünya liderleri arasında yer aldığını söyleyebilirim.

Türkiye’de yapılan son yerel seçimin Erdoğan’ın partisinin beklenmedik yenilgisiyle sonuçlanması da hayli ilgi çekti İngiltere’nin ve ABD’nin önde gelen gazetelerinde ve Erdoğan’ın siyasi geleceğinin bir kez daha tartışma gündemine gelmesine yol açtı.

Ekonomiyi mahveden Erdoğan’ın işi zor               

Bu konuda benim dikkatimi çeken yazılardan birini daha önce Wall Street Journal’ın İstanbul temsilcisi olarak Türkiye’de yaşamış olan Marc Champion yazdı Bloomberg’deki köşesinde. Champion, popülist lideri yücelten Tek Adam rejimlerinde bile, “ekonomiyi mahvedecek politikalar” izleyen  popülist liderlerin ayakta kalmasının zor olduğunu belirterek şunları yazmış: “Türkiye’de ekonominin kötü yönetilmesinin ve ekonomiyi felakete sürükleyen faiz politikasında israr edilmesinin başlıca müsebbibinin Erdoğan olduğunu herkes biliyor. Türkliye’de toplum bu ideolojik kökenli çılgınlığın faturasını öderken Erdoğan bir noktada  akılcı politikalara dönmenin şart olduğunu kavradı ama bunun neticesini alması kolay olmayacak.”

Kaybedenlerin tepkisi oya dönüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendinden menkul düşük faiz politikasında israr ederek enflasyonu azdırmasının ağır faturasını aslında herkes ödüyor ama kazandıkları parayla ayın sonunu zor getiren işci, memur, emeklilerin en fazla ezilenler olduğu ortada.  

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yerel seçimde uğradığı ağır yenilgi sonrasında iş dünyasından dünkü gazetelere yansıyan tepkilerde çok net olarak ortaya çıkan mesaj ise şuydu: Hemen herkes hükümetin birinci önceliğinin ekonomide tutarlı politikalar izlenmesi olması gerektiğini vurguluyordu.

İş dünyası ve CHP’nin konumu

Yerel seçim sonuçlarıyla ortaya çıkan yeni Türkiye haritası, CHP’nin bu seçimde yaptığı büyük sıçramayla, Türkiye’de milli gelirin %73’ünün üretildiği illerde seçimi kazandığını gösteriyor. CHP bu yeni konumuyla hemen iktidara gelmiş olmayacak ama en azından ortaya koyacağı teklif ve önerilerle ekonominin bundan sonra nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda iktidara yön gösterebilecek bir konuma gelmiş durumda.   

Türkiye ekonomisi bu noktaya Sayın Erdoğan’ın iktidarını korumak için ekonominin geleceğini feda etmesi yüzünden geldi. Erdoğan’ın faiz kumarı ona seçim kazandırdı, yandaşlarını sevindirdi ama sonunda  toplumun önemli bir kesimi nasıl kandırıldığını anlamaya başladı galiba. Önümüzdeki  dönemde yeni gelişmelere ve sürprizlere tanık olabiliriz belki de.     

Tüm yazılarını göster