Temel’e sormuşlar…

Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ

Seçimler yaklaşırken, ihracat yapmak isteyen arkadaşın sorusuna verdiğim cevap aklıma geldi.

Dursun’u çok düşünceli gören Temel hemen sormuş

- Ha uşağum ne düşüneysun daa

Dursun bir hava içerisinde cevap vermiş

- Milletvekili olmak isteyrum

Dursun’u kısa pantolonlu yıllarından beri tanıyan Temel dehşet içerisinde sormuş

- Ula sen deli misun?

Dursun ciddiyetini hiç bozmadan sormuş

- Şart mi dur?

Şimdiye kadar kendi işletmesine gidip birlikte çalıştığım ve bir çoğunun birbirleriyle ilişkisi olmayan sektörlerdeki firmaların sayısı 200’ü dönmüş olabilir.

Sayısını hatırlayamadığım bir hayli öneriyi de reddetmişimdir.

Neden mi diye sormayın, cevap yukarıdaki fıkrada yatıyor.

Arkadaşımız 200 metrekare dükkânda kesme, bükme, kaynak makinaları ve matkapla çalışıyor. Küçümsediğimi sanmayın sakın. Bu seviyede tanıdığım ancak farklı kafada olan ve bugün 65 ülkeye ihracat yapan dostlarım var.

Ve burada yapılan ürün de önemli bir araç eklentisi.

Ayrıca yaptığı iş de gerçekten güzel sonuçlar veriyor.

Burada yapılan imalatın belli bir aşamasında eklentinin takılacağı araç atölyeye geliyor ve son düzeltmeler yapıldıktan sonra eklenti araca bağlanıyor.

Yukarıda belirttiğim gibi arkadaşımız işinde oldukça iyi de…

Çizim yok, üretim kayıtları yok, malzeme raporları yok, kaynakçı sertifikası yok, kalite kontrol zaten yok. Sertifika, belge, rapor hak getire…

Ara sıra sosyal medyada önümüze gelen ve birçok aleti bir araya getirip, her birini kendisi kullanarak müzik yapan İngilizce One man Band / Tek kişilik Bando dediğimiz insanlar tarzında bir kişi olmuş.

Her şey kafasının içerisinde…

Sana bir şey olsa ne olacak buranın hali dediğimde gelen cevap bile sohbetimizin başındaki fıkra gibi, “ Hocam ben olmasan zaten burası yok ki…”

Üniversitedeki sınıflarımda ve ihracata yeni başlayan KOBİ’lerde önem vererek anlattığım iki ders vardır “İşletmeniz İhracata Hazır mı / Ürününüz İhracata Hazır mı”

Zamanımızın izin verdiği ölçüde bunları ince detaylarına ayırarak arkadaşlarımızın özümsemesini sağlamaya çalışıyorum.

Zira birkaç kere veya çekirge gibi hoplaya zıplaya ihracat yapmak iş değildir.

Asıl mesele sürdürülebilir bir ihracat çalışması yapabilmektir.

Unutmadan söyleyeyim, bu işletmenin sahibine ne cevap mı verdim?

Şart mi dur?

Tüm yazılarını göster