Türk otomotivciler Autopromotec 2025’te gövde gösterisi yaptı

YAŞAR KUŞ / BOLOGNA

Avrupa’nın otomotiv sektörüne yönelik en önemli organizasyonlarından biri olan Autopromotec Uluslararası Otomobil ve Yedek Parça Fuarı, iki yılda bir İtalya’nın Bologna kentinde gerçekleştiriliyor. 60 yıllık bir geçmişi var. 1965 yılından beri yapılıyor. Bugün, Avrupa’nın en önemli otomotiv fuarlarından biri konumunda. Bu yıl 21-24 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen Autopromotec, yine çok renkli geçti.  131 ülkeden bin 692 firmanın katıldığı fuar tam 97 bin 348 profesyonel satın almacı ve ziyaretçiyi ağırladı. Bu, önceki yıllara oranla ciddi bir büyümeyi ifade ediyor.

Autopromotec, sadece sektördeki yeniliklerin sergilendiği, siparişlerin alınıp verildiği bir organizasyon değil. Bunu ilk andan itibaren hissediyorsunuz. Ana girişte sizi fuarın başarı dolu tarihçesiyle birlikte, değişen ve dönüşen dünya sergisi karşılıyor. Sergi oldukça dikkat çekici. Sergide, Autopromotec ilk kez yapıldığında (1965), Martin Luther King’in henüz hayatta olduğunu görüyorsunuz. Sonrasında 2 yılda bir gerçekleştirilen Autopromotec, İtalyan otomotiv sektörü ile paralel büyüyor. İnsanlığın aya çıkışı (1967), Margaret Thatcher (1979) ve Ronald Reagan(1981) ile değişim hızlanırken, teknoloji de ilk taşınabilir telefon (1983) ve PC’ler ile hayatımıza giriyor. Autopromotec de, Avrupa otomotiv dünyasındaki yerini iyiden iyiye sağlama alıyor. Fuar, bugün binlerce iş görüşmesinin yapıldığı, son teknoloji ürün ve buluşların ilk kez sergilendiği, İtalya’nın, hatta Avrupa’nın otomotiv markası haline gelmiş, müthiş bir ticari platform… 

Türk otomotivcilerinin en büyük derdi vize ve kurlar

Autopromotec, son yıllarda Türk otomotiv üreticilerinin de yakın takibinde. Türkiye’den resmi olarak Uludağ İhracatçılar Birliği (UİB), Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) ve Ege Otomotiv Derneği (EGOD) yönetim kurulu üyeleri, temsilcileri, en önemli firmaları ve iş insanları fuarda yer aldı. Türkiye Milli Katılım Standı en göz alıcı haliyle, fuarın tam ortasında, Türk otomotiv sanayisinin gücünün ve büyüklüğünün timsali gibiydi. Türk firmaları 40’tan fazla ülkeden gelen satın alma uzmanlarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirme imkanı buldular. Otomotiv ihracatımız her yıl artıyor. Hepsi de son derece enerjik, azimli ve umutlu ama sıkıntıları da yok değil. Fuarda birçok sektör temsilcisi ile konuşma imkanı bulduk. Ortak dertleri vize ve döviz kurları. İkisinin çözümü de devlet politikalarında yatıyor.

Fuarda sektörün geleceğine dair pek çok toplantı gerçekleştirildi. Autopromotec Yönetim Kurulu Başkanı Renzo Servadei de bu kapsamda görüşlerini paylaşanlardan biriydi. Kendisi, organizasyonun 60 yıllık bu başarısını, önce otomotiv ekipmanları üzerine uzmanlaşmasına, sadece üreticilerin ya da tek yetkili temsilcilerinin katılım gösterebilmesine ve resmi birlik ve dernekler ile yaratılan sinerjiye bağlıyor. Renzo Servadei, mevcut dönüşüm hızı ile hem içten yanmalı, hem hibrit, hem de elektrikli araçların, beraber uzun yıllar yollarda olacağını, bununla birlikte, sektöre yeni iş kolları ekleneceğini düşünüyor. 

Son dönemde dünyanın dilinden düşmeyen sürdürülebilirlik kavramı Autopromotec’te de yine ön plandaydı. Etkinliğin sahibi olan İtalya Promotec Otomotiv Birliği, Autopromotec için ISO 20121 Sürdürülebilirlik Sertifikası sahibi olmuş. Autopromotec 2025, atık yönetiminden enerji verimliliğine kadar, çevresel, sosyal ve ekonomik sorumluluklar çerçevesinde, sürdürülebilir yönetim anlayışı ile organize edilmiş bir etkinlik. Autopromotec Türkiye Temsilcisi, Sancar Consulting Yöneticisi Adnan Tolga Sancar, Autopromotec’in ISO 20121 sertifikasyonu ile, uluslararası etkinlik organizasyonlarına sürdürülebilir gelecek açısından, farklı bir sorumluluk ve bakış açısı getireceği görüşünde. Türk otomotiv şirketlerinin Avrupa’da liderliklerini devam ettirebilmeleri için, yüksek teknoloji, kalite ve inovasyon kadar, sürdürülebilir ve yeşil üretim anlayışını benimsemeleri gerektiğini söylüyor. Autopromotec’de bir diğer güzel örnek de, İtalyan Otomotiv Endüstrisi Ulusal Birliği’nin (ANFIA) etkinliğin hemen girişinde sunduğu sürdürülebilirlik temalı sergiydi.

4 günlük etkinlikte dikkat çekici pek çok başlık tartışıldı. Dijitalleşme, yapay zeka, mobilite ve veri akışı artık otomotiv sektörünün vazgeçilmez yeni normalleri. Yazılım tabanlı araçlar, siber güvenlik kavramını daha da ön plana çıkaracak. Otonom araçların bakım onarımı, yazılım bilgisi ve koordinasyonu gerektirecek. Otomotiv sektörü çevresel etkileri azaltmak ve diğer sektörlere de olumlu etki etmek için ciddi bir çaba içinde… 

Başta sürdürülebilirlik olmak üzere, Türk otomotiv sektörünün Autopromotec’te gündeme gelen konuları dikkatle takip etmesinde fayda var.