Küçükbaş hayvan varlığının beşte biri deprem bölgesinde

Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Nihat Çelik, depremden etkilenen 10 ildeki toplam küçükbaş hayvan sayısının 11 milyon civarında olduğunu belirterek, “Bu da ülkemiz toplam küçükbaş hayvan varlığının beşte biri kadardır. Şu an için bölgede açıkta kalan hayvanlar için çadır ve yem ihtiyaçları had safhadadır." dedi.

AA
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Küçükbaş hayvan varlığının beşte biri deprem bölgesinde

Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı bölgede küçükbaş hayvan yetiştiricileri için yem ve çadır desteği talebinde bulundu.

Depremden etkilenen bölgede yaklaşık 35 bin küçükbaş hayvan yetiştiricisi olduğunu belirten Çelik, depremlerden küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin de fazlasıyla etkilendiğini söyledi.

“Depremin büyük yıkıma sebep olduğu 10 ilimizde her saat artan can kayıplarımızdan dolayı derin üzüntü yaşıyoruz.” diyen Çelik, devamında şunları kaydetti: “Diğer taraftan deprem bölgesinde yetiştiricimiz ve aileleriyle yaklaşık 250 bin insanımızın depremden etkilenmiş olabileceğini düşünüyoruz. Bölgedeki 10 ilimizdeki toplam küçükbaş hayvan sayımız 11 milyon civarında olup bu da ülkemiz toplam küçükbaş hayvan varlığının beşte biri kadardır. Dolayısıyla yetiştiricilerimizle ahır veya ağılları yıkılan ve hayvanları açıkta kalan yetiştiricilerimizin depremden çok fazla etkilenebileceğini düşünüyoruz. Şu an bize gelen bazı bilgiler ve tahminler üzerinden bunları söylüyorum ama Tarım ve Orman Bakanlığımızın başlattığı deprem afetinden etkilenen kırsal alanlarda çiftçilerimizin zarar gören ahır ve hayvanlarına yönelik tespit çalışmalarının sonuçlanması sonrasında tablo çok daha açık bir şekilde ortaya çıkacaktır."

Çelik, bölgede yetiştiricilerin de çeşitli ihtiyaçları olduğunun altını çizerek, "Şu an için bölgede açıkta kalan hayvanlar için çadır ve yem ihtiyaçları had safhadadır. Deprem bölgesinde enkaz çalışmaları devam ederken oldukça soğuk hava şartları olumsuz tablonun daha da derinleşmesine sebep olmaktadır. Dolayısıyla hayvanları açıkta bulunan yetiştiricilerimize acilen çadır ve yem desteği sağlanması hayati derecede önemlidir." dedi.

Bölgeye 1700 ton civarında yem gönderildiğine ve depremde hayatını kaybeden yetiştiricilerin sahipsiz kalan hayvanlarının TİGEM işletmelerine alınıp buralarda bakılıp besleneceğine işaret eden Çelik, açıklamaların sektöre olumlu yansıdığını söyledi.

Çelik, Merkez Birliği koordinasyonunda bazı il birlikleri tarafından bölgeye yem gönderilmeye başlandığını belirterek, "Felaket bölgesi dışındaki yem fabrikalarının da yem yardımlarını olabildiğince artırması gerekmektedir. Tarım Kredi Kooperatifleri bölge için gıda yardımında bulunmuştur ancak bir çiftçi kuruluşundan beklentimiz birçok yem fabrikasına sahip olması nedeniyle yem yardımında da bulunmasıdır. Aynı şekilde çiftçilere hizmet için kurulmuş olan Ziraat Bankasından da yem ve çadır yardımında bulunmalarını beklemek birer çiftçi ve yetiştirici olarak en doğal hakkımızdır. Çünkü şu an itibarıyla bölgede yetiştiriciler için en acil ihtiyaçların başında yem gelmektedir." ifadelerini kullandı.

Destekler iki katına çıkarılmalı

Felaket bölgesindeki küçükbaş hayvan yetiştiricileri için devletten bazı taleplerini de dile getiren Çelik, şunları kaydetti: “Devletimiz tüm unsurlarıyla sahada canla başla çalışmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığımız da bölgede seferber olmuş durumdadır. Merkez Birliği olarak 10 ilimizdeki yetiştiricilerimize anaç koyun keçi destekleme ödemelerinin birkaç gün içinde yapılması hususunda bir talebimiz olmuştu. Bakanlığımız 10 ilimiz için şubat ayı içerisinde anaç koyun keçi desteğiyle sürü büyütme ve yenileme desteğinin ödeneceğini açıkladı. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bakanımıza yetiştiricilerimiz adına teşekkür ediyoruz. Ayrıca bir diğer talebimizde felaket bölgesinde bulunan yetiştiricilerimize verilen desteklerin ek bir kararname ile en az iki katına çıkarılarak verilmesidir. Devletimiz güçlüdür. Daha önceki yıllarda yaşadığımız felaketlerde olduğu gibi bu felaketten de devlet millet el ele alnımızın akıyla çıkacağımıza olan inancımız tamdır.”