Dolar ve gram altında hızlı yükseliş: Yüzde 7'yi aştı

Kurlar ve gram altın hızlı yükselirken; TL'nin gün içindeki kaybı yüzde 7'yi aştı. Dolar, zirvesini 23,22 TL'ye taşıdı. Euro, ilk kez 25 TL'nin üzerini gördü. Gram altında rekor, dolarTL'deki hızlı yükselişin desteğiyle 1464 TL. Türkiye'nin CDS'i, 500 baz puanın altında. Borsa ise, 5 ayın en yükseğini test etti. Soner Kuru ve Kudret Ayyıldır, kurlardaki yükselişi ekonomim.com'a değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Dolar ve gram altında hızlı yükseliş: Yüzde 7'yi aştı

Şenay ZEREN - Şebnem TURHAN

Yurt içi piyasada, yeni kabinenin belli olmasından sonra volatil seyir devam ederken; Türkiye piyasalarının açılmasına yakın saatlerde, özellikle döviz ve gram altın tarafında volatilite yüksek seyretti. Piyasalar, 'rasyonel para politikası' beklentisini fiyatlarken; Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanan Mehmet Şimşek'e eşlik edecek ekonomi kadrolarında yer alacak isimler ve uygulamada neler yapılacağı piyasalar tarafından yakından takip edecek.

Dolar ve Euro'da hızlı yükseliş

Döviz kurları, haftanın üçüncü işlem gününe hızlı başlarken, gün içindeki yükselişleri yüzde 7'nin üzerine çıktı. Dolar, 23 TL'yi; Euro ise 25 TL'ye aştı.

Dolar/TL, dün Türkiye piyasalarının kapanış saatinde 21,50 TL seviyesinde hareket ederken, yeni güne rekorla başladı. Kur, sonrasında da yukarı yönlü hareketine devam etti ve tüm zamanların en yüksek seviyesini 23,2260 TL'ye taşıdı. Dolar, saat 16.45 itibarıyla yüzde 7,00 oranında artışla 23,0796 TL'de işlem gördü.

Euro da tarihinde ilk kez 25 TL'nin üzerini görerek, rekor seviyesini 25,0020 TL'ye kadar yükseltti. Euro, şu dakikalarda yüzde 7,72 oranında primle 24,9249 TL'de hareket ediyor. 

Bankalar arası piyasa ile serbest piyasa kurlarındaki fiyatlamada fark ise, şu dakikalarda 13 kuruş. Bankalar arası piyasada dolar kuru 23,07 olurken; serbest piyasada ise dolar/TL 23,20 TL.

Borsa İstanbul, 5 ayın zirvesini test etti

Borsa İstanbul, adım adım tarihi zirvesine yaklaşırken; bugünkü işlemlerde 5608 puana kadar yükselerek 4 Ocak tarihinden bu yana en yüksek seviyesini gördü. 

BIST 100 endeksi, kapanışta yüzde 3,20 oranında yükselişle 5561 puanda işlem gördü. Bankacılık endeksi ise, sabah dalgalı bir seyir izlerken; öğle saatlerinde yükselişini hızlandırdı ve gün sonunda yüzde 2,39 yükselişle 4939 puanda bulundu.

Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran holding, tek kaybettiren ise yüzde 0,51 ile spor olurken; en çok işlem gören hisse senetleri, Türk Hava Yolları, Şişecam, Emlak Konut, Akbank ve Yapı Kredi Bankası oldu. 

BIST 100 endeksi, açılışta yüzde 2,36 oranında yükselişle 5515 puanda bulunurken; bankacılık endeksi ise, yüzde 1,33 artışla 4888 puanda hareket etmişti.

Gram altında tarihi rekor

Altının gram fiyatı, ons altındaki yatay seyre rağmen, dolarTL'deki hızlı yükselişin desteğiyle tüm zamanların en yüksek seviyesini 1464,43 TL'ye taşıdı. Ons altının ve dolar/TL'nin fiyatına göre hesaplanan gram altın, saat 16.48 itibarıyla yüzde 7,00 oranında primle 1456 TL'de alıcı buluyor.

Altının ons fiyatı ise, şu sıralarda yüzde 0,01 oranında yükselişle 1963 dolarda işlem görüyor.

Türkiye'nin CDS'inde düşüş

Türkiye'nin kredi ödeyebilme durumunu gösteren ve risk primi olarak adlandırılan beş yıllık kredi temerrüt takası (CDS), 500 baz puanın altındaki seyrine devam ediyor. Türkiye'nin CDS'i, saat 16.45 itibarıyla yüzde 1,4 oranında düşüşle 485,90 baz puanda bulunuyor.

Türkiye'nin kredi risk primi, dün en son işlemlerde 489,22 baz puanda hareket etmişti. Türkiye'nin kredi risk primi, seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla düşüş eğilimine yönelmişti.

Kurlardaki yukarı yönlü gelişmeleri normal karşılıyoruz
Soner Kuru - Marbaş Menkul Genel Müdür Yardımcısı

Ekonomiyi bir gömlek olarak düşünürsek faiz bunun ilk düğmesidir. Burayı yanlış iliklediğinizde diğer bileşenlerin doğru fiyatlanma ihtimali azalıyor. Türkiye ekonomi modeli kapsamında benimsenen yatırım, üretim ve istihdam hedeflemeleri her yurttaşın muhakkak benimseyeceği olgular ancak varılmak istenen yer doğru olsa da tercih edilen yol enflasyon ve kur tarafındaki kırılganlıkları arttırdı.

Seçim öncesi özellikle kurun belirli seviyelerde suni yöntemlerle baskılanmış olması orada bir miktar köpük oluşturmuştu. Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in verdiği sinyaller üzerinden bir okuma yaptığımızda serbest piyasa mekanizması içinde kalınarak fiyatların olması gerektiği yere gelmesine izin verileceğini anlıyoruz, bunu bir normalleşme olarak takip ediyoruz.

Kur için birçok adil değer hesaplaması yapılabilir ancak son bu buçuk yıllık perspektifte kurun fiyatlar genel seviyesi kadar yükselmediğini takip ettik. Bu yükseliş hareketinin aralık 2021’de yaşadığımıza benzer bir atağa dönüşme ihtimalini çok düşük görüyoruz. Fiyatlar kendi dengesine geldikten sonra volatilite düşecektir.

Önümüzdeki dönemde TCMB faizlerinin piyasa faizlerine yakınsanacak şekilde güncellenmesini bekliyoruz. Paralelinde ana resmi değiştirecek güçte olmasa da yabancı yatırımcı girişi ihtimali yüksek görünüyor.

Dolarda 25 TL’ye doğru hareket alanı güçleniyor
Kudret Ayyıldır - GCM Yatırım Araştırma Müdürü

Dolar, yılbaşından bu yana gerçekleştirdiği yükselişi ile yüzde 23 TL’yi aştı. Bu yükselişin yüzde 11'i haziran ayının ilk 5 işlem gününde gerçekleşirken bugün sergilediği yüzde 7'lik yükseliş oldukça dikkat çekti. Seçim sonrası gerçekleşen hızlı yükseliş ardından Emerging Markets tarafında ABD Doları kıyaslamasında Güney Afrika Randını (yüzde 13) ve Rus Rublesini (yüzde 16) geride bırakan kur Arjantin Pesosuna (yüzde 38) yaklaşan bir performans sergiliyor.

Kur, yeni dönemde hangi seviyeye kadar yükselir hususunda rakamlar havada uçuşmaya devam ederken, yabancıların dövizini bozmaya ikna olabileceği ve ihracatçının rahatlıkla iş yapabildiği bir kur seviyesi referans alınabilir. Bu açıdan, hem yılsonu enflasyon beklentisi ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki performans farklılıkları hem de vadeli fiyatlama davranışlarında izlediğimiz değişim 25,00 seviyesine doğru yeni bir hareket alanını güçlendirmektedir.

Riskler düşerken, TL’deki kaybın artması sorgulatıcı

Dolar’da yükseliş hareketi hızlanırken, ülke risk primi CDS'in seçim öncesi seviyelere düştüğünü izliyoruz. CDS tarafındaki düşüş sevindirici ancak, riskler düşerken TL'deki kaybın bu denli artıyor olması da sorgulatıcı. Bu da ister istemez şu soruyu beraberinde getiriyor. Kur yükselişi ya da CDS düşüşü sınırlanabilir mi?

Burada kur ve CDS fiyatlama davranışı takip edilirken Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek açıklamaları sonrası gözler TCMB tarafına çevrildi. Yabancı kurumların özellikle tek seferde ya da 3 toplantıda şu anki KKM'nin verdiği ortalama yüzde 25 faiz oranını referans göstermesi dikkat çekerken, TCMB tarafından piyasalara yönelik henüz bir yönlendirme yer almamaktadır. Mehmet Şimşek'in söylemleri ardından, TCMB tarafından henüz bir aksiyona geçilmemesi/Para Politikasına yönelik mesajların olmayışı da TL üzerindeki baskıyı artırıyor. Bu açıdan yeni dönemde hem maliye hem de para politikasına yönelik gelecek haberler ve atılacak adımlar dolarda denge nerede olabilir sorusunun cevabı için referans olabilir.