Aşırı hava olayları artık salgından beter!

Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ), küresel ısınma nedeniyle son 50 yılda görülen aşırı hava olaylarının 2 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine ve 4.3 trilyon dolarlık ekonomik kayba neden olduğunu açıkladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Aşırı hava olayları artık salgından beter!

DİDEM ERYAR ÜNLÜ

Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) yönetimindeki Dünya Çevre Günü, çevrenin korunması ve iyileştirilmesinin dünya genelinde nüfusların refahını ve ekonomik kalkınmayı etkileyen çok önemli bir konu olduğunun bilinciyle her yıl 5 Haziran’da kutlanıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın yönetiminde 1974’ten bu yana her yıl düzenlenen Dünya Çevre Günü, çevresel halka erişim için en büyük küresel platform olma özelliğine sahip. Her şey 1968 yılında İsveç’in Birleşmiş Milletler’e çevre odaklı bir konferans düzenlemesini önermesiyle başladı. 1969 yılında ise BM, üç yıl sonra İsveç’te çevre  sorunlarına odaklanan bir konferans düzenlenmesi konusunda anlaştı. Bu bağlamda sürece uygun şekilde 1972 yılında (5- 16 Haziran) İsveç’in Stockholm şehrinde “Stockholm Konferansı’ olarak da bilinen ilk Birleşmiş Milletler İnsan Çevresi Konferansı düzenlendi. Bununla beraber Kanadalı bir diplomat olan Maurice Strong’un başkanlık ettiği bu ilk konferansın sloganı ‘Sadece Bir Dünya (OnlyOneEarth)’ idi. Konferans sonrası 16 Haziran 1972’de duyurulan BM İnsan Çevresi Bildirgesi’nin 15 Aralık’ta Genel Kurul kararı ile kabul edilmesiyle birlikte 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak belirlendi. Bugün geldiğimiz noktada, dünyamız geri dönüşü ner geçen gün daha da zorlaşan bir yok oluşla karşı karşıya.

1970-2021 ARASINDA 12 BİN’E YAKIN AFET

Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ), küresel ısınma nedeniyle son 50 yılda görülen aşırı hava olaylarının 2 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine ve 4.3 trilyon dolarlık ekonomik kayba neden olduğunu açıkladı. DMÖ’nün 22 Mayıs tarihinde Cenevre’de başlayan Dünya Meteoroloji Kongresi sırasında a yayımladığı yeni verilere göre 1970 ile 2021 yılları arasında hava, iklim ve suya bağlı 12 bine yakın afet meydana geldi. Aşırı hava olaylarından en fazla gelişmekte olan ülkeler etkilendi ve ekonomik kaybın yüzde 60’ı bu ülkelerde gerçekleşti. DMÖ, bu hava olayları nedeniyle en az gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan küçük ada devletlerinin ekonomilerinin büyüklüğüne oranla ‘orantısız’ bir şekilde yüksek maliyete maruz kaldığını da açıkladı. DMÖ Genel Sekreteri Petteri Taalas, “En savunmasız topluluklar ne yazık ki hava, iklim ve suyla ilgili tehlikelerin yükünü taşıyor” ifadelerini kullandı.

DÜNYA ÜZERİNDE SARSICI EŞİTSİZLİKLER

DMÖ, en az gelişmiş ülkelerde, son yarım yüzyılda meydana gelen birçok afetin gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 30’una varan ekonomik kayıplara neden olduğunu bildirdi. Gelişmekte olan küçük ada devletlerinde ise her beş afetten biri GSYH’nin yüzde 5’inden fazlasına eşdeğer bir etki yarattı. Bazı afetler ise ülkelerin GSYH’sinin tamamını yok etti. Asya Kıtası, son 50 yılda aşırı hava koşulları, iklim ve su ile ilgili olaylar nedeniyle en yüksek ölüm oranına sahne oldu ve yarısından fazlası sadece Bangladeş’te olmak üzere bir milyona yakın kişi hayatını kaybetti. DMÖ, Afrika Kıtası’nda gerçekleşen 733 bin 585 iklim nedenli ölümün yüzde 95’inin kuraklık nedeniyle olduğunu belirtti.

ERKEN UYARI HAYAT KURTARIYOR

Dünya Meteoroloji Örgütü, açıklamasında, gelişmiş erken uyarıların ve koordineli afet yönetiminin afetlerin ölümcül etkilerini azaltmaya yardımcı olduğunu vurguladı. Taalas, “Erken uyarı hayat kurtarıyor” dedi. Myanmar ve Bangladeş’in kıyı bölgelerinde yıkıma neden olan ve ‘yoksulların en yoksullarını’ vuran şiddetli siklonik fırtına Mocha örneğine işaret eden Taalas, geçmişte yaşanan benzer hava olaylarının her iki ülkede de “on binlerce hatta yüz binlerce kişinin ölümüne” neden olduğunu hatırlattı. Birleşmiş Milletler’in Herkes için Erken Uyarı girişimi, WMO’nun en üst düzey karar alma organı olan Dünya Meteoroloji Kongresi tarafından onaylanması beklenen en önemli stratejik önceliklerden birini oluşturuyor. Girişim, erken uyarı hizmetlerinin 2027 yılı sonuna kadar dünya üzerindeki herkese ulaşmasını sağlamayı amaçlıyor. Girişim, BM Genel Sekreteri António Guterres tarafından geçen yıl Kasım ayında Şarm El-Şeyh’te düzenlenen COP27 iklim değişikliği konferansında başlatılmıştı. Halihazırda dünyanın sadece yarısı erken uyarı sistemleri kapsamında bulunuyor ve gelişmekte olan küçük ada devletleri ile en az gelişmiş ülkeler bu sistemin çok gerisindeler.

TÜRKİYE, 2022’DE EN ÇOK ŞİDDETLİ YAĞIŞLAR, FIRTINA VE DOLU İLE MÜCADELE ETTİ

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün (MGM) hazırladığı Türkiye 2022 Yılı İklim Değerlendirmesi Raporu‘na göre geçtiğimiz yıl, bin 30 sıra dışı hava olayı yaşandı. Aşırı hava olayları, özellikle son 20 yıldır artış eğilimi gösteriyor. 2021’de bin 24, 2020’de ise 984 sıra dışı hava olayı meydana gelmişti. Fosil yakıt kullanımına bağlı, insan eliyle yaratılan iklim krizinin kuraklık, fırtına, çığ, seller, aşırı sıcaklar ve şiddetli yağışlar gibi aşırı hava olayları üzerinde sıklaştırıcı ve şiddetlendirici bir etkisi bulunuyor. Aşırı hava olayları, beklenmedik, olağandışı, iklimsel ve mevsimsel olmayan şiddetli hava koşullarının yaşanması anlamına geliyor. Yıl boyunca yaşanan sıra dışı hava olaylarının başında yüzde 33,6 ile şiddetli yağışlar geldi. Bunu sırasıyla yüzde 21,4 ile fırtına, yüzde 18,5 ile dolu, yüzde 11,7 ile kar takip etti. Diğer sıra dışı hava olayları ise şöyle sıralandı: Yüzde 4,1 yıldırım düşmesi, yüzde 2,7 heyelan, yüzde 2,5 don, yüzde 2,1 çığ, yüzde 1,9 hortum, yüzde 0,9 orman yangını yüzde 0,3 sis ve yüzde 0,2 kum fırtınası. 2022 EN SICAK YEDİNCİ YIL 2022, 14,5 derece ile en sıcak yedinci yıl oldu. Kış mevsimi ortalama sıcaklığı 4,5 dereceyle mevsim normallerinin 0,6 derece üstünde seyretti. İlkbahar ortalama sıcaklığı 11,8 derece ölçüldü. Bu sıcaklık 1991- 2000 ilkbahar mevsimi ortalamasına göre 0,6 derece azalma gösterdi. Geçtiğimiz yaz ortalama sıcaklığı 24,6 derece olarak ölçüldü. Bu değer 1991-2020 yaz ortalamasının 0,6 derece üstündeydi. Sonbaharda ise ortalama sıcaklık mevsim normallerinin 1,2 derece üzerinde seyretti. 2022 yılı sonbahar hava sıcaklığı ortalaması 16,5 derece ölçüldü. Bu, geride kalan 52 yılın en sıcak 6’ncı sonbaharı olarak kayıtlara geçti. Geçtiğimiz yıl en düşük sıcaklık 18 Ocak’ta eksi 34,4 dereceyle Van‘ın Özalp ilçesinde ölçüldü. Termometrelerin gösterdiği en yüksek sıcaklık ise 15 Temmuz’da Şırnak‘ın Silopi ilçesindeydi. O gün Silopi’de sıcaklık 47,9 dereceye ulaştı.

İKLİM KRİZİNİN İNSANİ MALİYETİ

Avrupa’da birçok üniversite tarafından gerçekleştirilen ortak bir ‘ilk’ araştırmaya göre, küresel ısınma milyarlarca insanı, insanlığın binlerce yıldır geliştiği ‘iklim nişinin’ dışına itecek ve onları daha önce görülmemiş sıcaklıklara ve aşırı hava koşullarına maruz bırakacak. Mevcut eylem planlarıyla dünya 2.7 derecelik bir ısınmaya doğru gidiyor. Bu; 2030 yılına kadar 2 milyar insanın yıllık ortalama 29 derecenin üzerinde bir sıcaklık yaşaması anlamına geliyor. Bilim insanları, 1 milyara kadar insanın daha serin yerlere göç etmeyi seçebileceğini ortaya koyuyor. Bununla birlikte, karbon emisyonlarını düşürmek ve küresel sıcaklık artışını 1.5C’de tutmak için acil harekete geçilmesi, göç sayısını yüzde 80 azaltarak 400 milyona indirecek. Exeter Üniversitesi’nden Prof. Tim Lenton’ın yorumları şöyle: “Küresel ısınmanın maliyeti genellikle finansal terimlerle ifade ediliyor, ancak çalışmamız iklim acil durumuyla mücadele etmemenin olağanüstü insani maliyetini vurguluyor."