Neden yün kullanmamalısınız?

Havalar sıcak ama önümüz kış. Kışa kadar yünden uzak dursanız bile yünü için çiftliklerde yetiştirilen koyunların zulmü yıl boyu sürüyor. Yün yerine organik pamuk, kenevir kumaşı tercih edip hem dünya hem de hayvanlar için önemli bir adım atabilirsiniz!

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Neden yün kullanmamalısınız?

Şebnem TURHAN

Bu sıcak havalarda yün ve neden vegan olmadığını anlatmamı biraz garipseyebilirsiniz ama önümüz kış ve küçükbaş hayvanlar yün için ağır zulüm görmeye her mevsim devam ediyor. Yün üretirken hayvanlar üzerinde deney yapılmadığı masalına da inanmayın. Koyunlar kırpılarak elde edildiğini düşünerek de hayvan ölmediği için içinizi rahatlatıp vegan olduğunu düşünmeyin. Gelin yün elde edilirken neler yaşanıyor açıkça öğrenelim.  

Öncelikle veganlar yün tüketmez çünkü hayvanların sömürülmesine ve meta olarak kullanan tüm endüstriye karşıdır. Yün üretiminin de şirketten şirkete, ülkeden ülkeye değişen bir etik maliyeti bulunuyor. Nasıl elde edildiği, hayvana ne kadar zulm edildiğine göre değişiyor bu etik skalası.

Öncelikle koyunlar yünleri ve etleri için yetiştiriliyor. Dünyada yaklaşık 1 milyar koyun var ve çoğunluğu Asya ve Afrika'daki çiftliklerde bulunuyor. Çin, Avustralya ve Yeni Zelanda dünyanın en büyük üç yün üreticisi olarak öne çıkıyor. Dünyada ve bu çiftliklerde endüstriyel olarak yetiştirilen koyunlar hayatlarının çoğunu meralarda otlayarak geçiriyor. Yünleri kendi iradeleri dışında alınan koyunlar ise doğa şartlarına karşı savunmasız kaldıkları gibi küresel iklim değişikliği nedeniyle daha yaygın hale gelen sert hava koşulları sıcak ve soğuk dahil zarar görüyorlar.

Zorla erkenden sütten kesiliyorlar

Yün için üretme çiftliklerinde çiftçiler kuzuları doğal olarak olduğundan birkaç ay önce zorla sütten kestikleri gibi koyunları yaşa, cinsiyete ve çeşitli çiftçilik görevlerini yerine getirme amaçlarına göre ayırabiliyorlar ve bu da strese neden oluyor.

Koyun yetiştiriciliğinde de sakatlamalar oldukça yaygın. Kuzuların kuyruklarını bir bıçak, sıcak demir veya kuyruğun etrafına sıkı bir halka kullanarak tutturmak rutin bir işlem ve çoğu zaman ağrıyı dindirmeden yapılıyor. Kuyrukları ise, kuyruğun etrafındaki yapağının dışkıyla kirlenmesini önlemek ve sineklerden uzak tutmak için kesiliyor. Kuzularda kronik rahatsızlığa neden olan acı verici bir işlem olan kuyruk kesme işleminin amacına ulaştığı konusunda uzmanların şüpheleri bulunuyor.

Merinos koyunları yünleri için yetiştirilen en önde gelen tür. Avustralya'da bu tür koyunlar oldukça yaygın şekilde yetiştiriliyor. Ve Avustralyalı çiftçiler katırcılık adı verilen bir uygulama yapıyor bu koyunlara ve bu bir kuzunun arka kısmındaki deri kıvrımlarında dışkı ve idrarın toplanmasını önlemek için etinin kesilmesini içeriyor.

Hayvanların sonları daima mezbahada bitiyor

Buraya kadar gözleriniz dolmadan okuyabildiyseniz devamı da var. Bu tarz çiftliklerde kuzuların hadım edilmesi, sıkı bir lastik halka, kelepçe veya ameliyat kullanılarak gerçekleştirilen başka bir rutin işlem. İstenmeyen üremeyi önlemek ve büyüdüklerinde idare edilmelerini kolaylaştırdığı için yapılıyor.

Gelelim yün elde edilmesine. Yeni Zelanda ve Avustralya’da önemli miktarda çiftlikte koyunlar hem yünü hem de eti için yetiştirildiği için ‘çift amaçlı’ kabul ediliyor. Hepsinin sonu bir mezbahada bitiyor. Yün ve et sistemlerinde bazı kuzular et için altı ila dokuz aylık yaşları arasında kesilirken öldürüldükten sonra derilerinin değerini artırmak için önceden kırpabiliyorlar. Yünleri kaliteli olan sürekli kırpılan koyunlar 5-6 yaşına gelene kadar canlı tutuluyor ve onlar da daha sonra kesime gönderiliyor. Bazıları ise diğer ülkelerde katledilmek üzere uzun, meşakkatli yolculuklarda canlı olarak ihraç ediliyor.

Çiftlikte beslenmeyen koyunlar kendi doğal ortamlarında fazla tüylerini atmak için kendilerini ağaçlara sürterler ve doğal olarak bunların dökülmesini sağlarlar. Çiftliklerde ise kırkılmadan önce tüylerin oldukça uzaması beklenir ve bu koyunlar için rahatsız edici hale gelen daha büyük yapağılar üretmesine neden olur. Koyunlar sadece yılda en az bir kez kırpılırlar ve bu da hayvanlarda ciddi strese ve acıya neden oluyor.

Refah standardı yüksek çiftliklerde bile sıkıntı var

Kırpma sırasında koyunlar zorla zapt edilirler, işlem sırasında birden çok kez elleçlenir ve kırkma kulübesini kirletmelerini önlemek için suları ve yemleri önceden kısıtlanır. PETA, koyunların kırkma barakalarında kabaca ele alındığını ve şiddetle istismar edildiğini ortaya çıkarmıştı. Bazı küresel perakende şirketleri, Avustralya'da yaygın olan katırcılık gibi en kötü hayvancılık uygulamalarıyla uğraşan tedarikçilerden yün almıyor. Tüketiciler katırsız yünün en etik seçim olduğuna inanıyorlar. Ayrıca yün için mevcut standartlar ve sertifikasyon programları koyun kesimini yasaklıyor. Ancak koyunlar hâlâ sömürüldüğü için, en iyi ‘refah’ standartlarına sahip çiftliklerden elde edilen yün bile vegan değil veya pek çok kişi tarafından etik olarak kabul edilmiyor.

Alternatif neler kullanabiliriz?

Peki, yün yerine vegan ve etik neleri tercih edebilirsiniz. Yünden kaçınmak istiyorsanız, zararlı mikroplastikleri saçan sentetik fosil yakıt bazlı elyaflara yönelmenize gerek yok. Hatta PETA, yünün özelliklerini taklit eden vegan bir malzeme geliştirmek için 1 milyon dolar ödüllü bir yarışma bile başlattı. Yarışmanın sonuçlarını öğrenene kadar en önemli alternatif odun selülozundan yapılan Lyocell olarak de bilinen bir tür elyaf. Üstler, tulumlar, pantolonlar ve elbiselerde kullanılabilen Lyocell, kapalı devre teknolojisiyle üretiliyor yani su ve kimyasallar yeniden kullanılıyor. Kenevir ise en doğal seçim olarak öne çıkıyor. Bu doğal, biyolojik olarak parçalanabilen malzeme genellikle harmanlanmış kumaşlarda kullanılıyor ve büyümesi için herhangi bir pestisit gerektirmiyor, bu da onu organik tarım için ideal oluyor. Organik pamuk ise büyük fark yaratabilir.