Kurumiçi girişim sermayesinin (CVC) kısa tarihi

Kerem ÖZDEMİR
Kerem ÖZDEMİR KEREM İLE İŞİN ASLI

Şirketlerin iç kaynakları ile girişimci ekosistemi kurması modeli ergenlik dönemini aşmış durumda.

Bir gün önce izlediğim Kurumsal Girişim Konferansı’nın sıcak izlenimlerini size aktarmak için bilgisayar başına geçtiğimde kedimiz Külhan patilerini bacağıma koyup biraz da tırnaklarının ucunu çıkararak mamasının bitmiş olduğunu haber verdi. Yazıyı kesip onun mama kabına biraz mama koydum. Biraz yedikten sonra kapının önünü teftiş etmek için ön camı açmamı istedi. Bunu da seve seve yaptım.

Kurumlar içinde girişimciliği geliştirmek için Külhan gibi karakterleri desteklemek, kurumun kendi iş akışını aksatma potansiyelini de yaratıyor ama bunun getirisi de büyük oluyor. Aklıma gelen ilk “şirkete kedi girmesi” hikayesi, Berkshire Hathaway Kurucusu Warren Buffett ile ilgili. Buffett, ilk işinde, şirketin finansallarını incelerken emeklilik kesintilerinin emeklilik fonuna yatırıldığını ve bunun getirisinin yüzde 2’nin altında kaldığını tespit ediyor. Oysa, şirketin kârlılığı yüzde 9 civarında ve Buffett, paranın buraya yatırılmasının çok daha yüksek getiri yaratacağını ifade ediyor. Buffett’ın kendi hikayesi ile ilgili makalede, sonucun ne olduğu ile ilgili bir yorum okuduğumu hatırlamıyorum ama Buffett’ın ulaştığı noktadan hepimiz haberdarız.
Tam bu noktada Külhan’ı takip eden bir kedi eve giriyor ve Külhan’ın mamasına uzandı. Yazı yine kesildi ve o kediyi dışarı çıkarmak için yerimden kalktım. Bu satırları, o aksiyonun sonrasında yazıyorum.

Kurumsal girişim sermayesinin izlediği süreç de bu kadar renkli. Ana faaliyet ile bizim kedinin yarattığı türden hareketliliğin dengesini kurabilmek, kurumiçi girişimciliği sonuç alan bir araca dönüştürmek için gereken en önemli olguyu oluşturuyor. Yoksa bu yazının tamamlanması mümkün olmaz ve işini yapamadan kedi bakan birine dönüşülürdü. Bütün bunları Girişimci Kurumlar Platformu Kurucusu ve Özyeğin Üniversitesi Girişimcilik Rektör Danışmanı İhsan Elgin’den aktaracağım tarihin canlılığını göstermek için yazıyorum.

CVC tarihinin Unicorn Çağı

Pandemi başta olmak üzere son bir iki senedir yavaşlayan işlerin yeniden hızlanmaya başladığını belirten kurumiçi girişim sermayesi (CVC) tarihinde dikkat çektiği dört süreç, strateji belirleme konusunda da rehber olacak değerde. 1960-1977 dönemindeki ilk dalgada, nakit bolluğunu verimli bir şekilde kullanma hedefi belirleyici oluyor. Bu dönemde holdingler, yeni pazarlara açılmak ve ürün çeşitliliğini artırmak için yatırım yapıyor. 1978 ile 1994 arasındaki ikinci dalga silikon devrimini yakalamayı hedefliyor ve Silikon Vadisi yatırımları olarak anılıyor. Bilgisayar ve internet teknolojileri, bu dönemdeki yatırımların temel motifi oluyor.

Benim en çok ilgimi çeken ise, 1995-2001 dönemindeki “irrasyonel yatırımlar”. Bunlara akıldışı denmesinin nedeni, büyük bir değişimle karşılıklı bir ilişki içinde yapılması ve getirisi belirli mantığı anlaşılır yatırımlar olmaması. ABD’deki “Dot.com” patlamasına yani internet şirketlerinin “pıtrak gibi” sayısal artış yaşadığı döneme denk gelen bu dönemde, sadece 2000 yılında 20’den fazla CVC ilk yatırımını yapıyor. 1995-2001 döneminde 100’e ulaşan bu sayı, 2002’de başlayan ve içinde olduğumuz Unicorn Çağı’nı yaratıyor. Bu çağı ıskalamanın bedeli çok yüksek olabilir. Bunu bilen Türk şirketleri de son yıllarda harekete geçiyor. 2022 sonunda Türkiye’deki CVC sayısı 73’e ulaşırken bunların 37 tanesi son iki yılda kuruluyor.

Kedi hikayesinin anlamı

Bizde bu yükseliş yaşanırken, dünyada CVC yatırımlarının hem hızı hem de büyüklüğü muazzam noktalara ulaşıyor. Ancak işin aslında başka bir soru gündeme geliyor. Fark Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahu Büyükkuşoğlu Serter, “Apple Pay yüzde 4 faiz vermeye başlayınca Wells Fargo ile oturup faiz pazarlığı yapabiliyorsunuz” diye oluşan yeni duruma dikkat çekiyor. Asıl değişim buradan gelirken CVC yatırımları girişimcileri değil, büyük kurumları yaşatmanın aracına dönüşüyor. Evdeki kediyi yönetmeden bu yazıyı bitirmenin mümkün olmamasında olduğu gibi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar