Bazı büyük dönüşümler darbelerle, devrimlerle yani büyük altüst oluşlarla gelir. Hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Sınırlı ya da yaygın bir coğrafyada, er ya da geç, az ya da çok herkes bu dönüşümden nasibini alır. Sancısı da büyüktür. Pek çok acı yaşanır. Fransız Devrimi’ni düşünün. Bazı büyük dönüşümler ise daha sessiz, daha yumuşak, neredeyse hissettirmeden gerçekleşir. Öyle hissettirmez ki, bu dönüşümün bir çağın başlangıcı olduğu ancak onyıllar, yüzyıllar sonra anlaşılır. Yazının icadı mesala.
Okul yıllarımıza dönüp üstünkörü hatırlayalım. MÖ 3300’lerde yazının icadı ile başlayan İlk Çağ, MS 500 civarında yerini Ortaçağ’a bıraktı. 1453’te Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethederek Ortaçağ’ı kapattı, Yeni Çağ’ı açtı. 1789’da da Fransız İhtilali ile Yakın Çağ’a girdik. Kimilerine göre hala oradayız, büyük çoğunluğa göre ise Bilgi Çağı’nı yaşıyoruz. Bilgi çağının başlangıcını bilgisayarların yaygın olarak kullanılmaya başlandığı 1950’ler olarak kabul edenler var. Kimileri de 1990’larda internetin ticarileştiği dönemi baz alıyor. Son yıllarda bunlara yeni bir başlangıç noktası eklendi: Yapay zeka. Bilgisayar, internet, yapay zeka, nesnelerin interneti derken, bir zamanlar hafif alaycı bir ifadeyle tartışılan, B sınıfı bilim kurgu filmlerde sıkça işlenen “Bizi robotlar mı yönetecek?” sorusu artık daha ciddi platformlarda tartışılır oldu. Yapay zekanın sorular, olaylar ve durumlar karşısında verdiği tepkilerin ve yanıtların insanların çok büyük bir bölümünden daha akıllıca, hatta daha fenası daha insanca olması bu tartışmanın her geçen gün daha fazla ayakları yere basar bir hal almasına neden oluyor.
Yapay zekanın adı var: Ela Deniz
Bütün bunları bize düşündüren İzmir’in en etkili iş dünyası örgütlerinden biri olan İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (İZSİAD) attığı bir adım. İZSİAD, yönetim kurulunda yapay zekaya da bir kontenjan ayırmak için çalışmalara başladı. Hatta hazırlıkları süren yapay zekaya isim bile bulunmuş: Ela Deniz. Doğru okudunuz. İZSİAD Yönetim Kurulu listesi sıralanırken, Ahmet’in, Ayşe’nin, Hüseyin’in yanında bir de Ela Deniz olacak. İZSİAD’ın mevcut yönetimi muhtemelen şu an bununla ilgili hukuki durumu ve sistemi araştırıyor. Ama mevcut başkan Hüseyin Cengiz projeyi hayata geçirmeye kararlı.
Yapay zeka yönetim kurulu üyesi İZSİAD’ın özellikle teknolojik gelişmeler, global trendler ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda başlattığı dönüşüm sürecinin önemli bir parçası. Dernek yeni dönem stratejisini “İZSİAD xG” vizyonu çatısı altında tanımlıyor. Bu kapsamda yapay zeka yönetim kurulu üyeliği dönemini de başlatacak olan İZSİAD, bu alanda da Türkiye’ye öncü olacak. İZSİAD Proje Koordinatörü Çağdaş Erekli tarafından İZSİAD Yönetim Kurulu’nda sunulan proje vizyonu, yönetim kurulu üyelerinin de onayını aldı.
“Zihinsel ve dijital bir dönüşüm süreci”
İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, bu sürecin sadece yapısal değil, aynı zamanda zihinsel ve dijital bir dönüşüm anlamını taşıdığını söylüyor. İZSİAD xG vizyonu kapsamında, her biri farklı alanlara dokunan 15 stratejik proje geliştirdiklerini belirten Cengiz, sürdürülebilir bir sistem yaklaşımıyla bu projeleri hayata geçireceklerini vurguluyor. Projeler Teknoloji ve Dijital Dönüşüm, Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik, Girişimcilik ve Yaratıcı Ekosistem, Kurumsal Gelişim ve Markalaşma, İşbirlikleri ve Ağ Geliştirme, Sosyal Sorumluluk ve Toplumsal Etki olarak 6 ana kategoriye ayrılmış. Hedef, bu başlıklarla yalnızca bugünün değil, geleceğin İZSİAD’ını da inşa etmek.
Proje kapsamında yürütülen yapay zeka yönetim kurulu üyesi çalışmasının bir benzerini Türkiye’de henüz duymadık. Karakter tasarımı süreci tamamlanan ve yazılım süreci devam eden proje için yapay zeka alanında çalışmalar yapan İZSİAD Genel Sekreteri Prof. Dr.Sabri Erdem yoğun mesai harcıyor. Yapay zeka temelli bu yenilikçi yaklaşım, karar alma süreçlerinde veri odaklılığı ve stratejik iç görüyü derinleştirmeyi amaçlıyor.
Sırada başkanlık olabilir mi?
Hüseyin Cengiz, İZSİAD’ın yalnızca teknolojiye uyum sağlayan değil, teknolojiyi şekillendiren bir STK olma hedefiyle ilerlediğine dikkat çekiyor. Ayakta kalanların dönüşüme direnenler değil uyum sağlayanlar olduğu çok kereler test edilmiş bir gerçek. İZSİAD, yapay zekaya direnme değil uyum sağlama yolunu seçti. Umarız bu yol B sınıfı bilim kurgu filmlerindekine benzer bir rota ilerlemez. Çünkü bu yolun sonunda Ela Deniz’i İZSİAD’ın başkanlık koltuğunda görmek de var. Bizden uyarması :)