Ekonominin şifresi altın eğilimimizde gizli

Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Altın… Zamansız bir değerin parıltısı... Nedir bu altına olan sevdanın sırrı? Sorarlar adeta her dönemde... ING Türkiye’nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması’nın son çeyrek raporları, binlerce yıllık aşkımızın altınla olan ilişkisine dair perdeyi aralıyor. İşte karşınızda, altının tasarruf sahibinin gönlündeki tahtı; %23,3 ile zirveye oturmuş durumda.       

Bir önceki çeyreğe nazaran 3 puanlık bir artış! Bu, 2011 yılından bu yana vuku bulmuş olan ikinci en yüksek tasarruf sahipliği oranı. Peki, ne anlatıyor bu rakamlar bize? Yastık altı altın ve nakit, son çeyrekte %26 ile tasarruf tercihlerinde zirvede. Sistem içi altın ise, %16 ile onu takip ediyor.          

GÜVENSİZLİĞİN METALİ ALTIN

Ancak biraz daha derine inelim; altının bu kadar revaçta olmasının sebepleri neler? Tasarruf sahibi, geleceğe dair kararını verirken neden altını tercih ediyor? Belki de cevap, altının sadece bir yatırım aracı olmaması, aynı zamanda bir miras, bir hatıra, bir güvence olmasıdır.        

Altın, bu toprakların insanına, yüzyıllar boyu güvensizliğin sembolü olmuş. Kağıt paralar gelip geçicidir, borsalar iniş çıkışlar yaşar, kripto paralar sanal dünyanın dalgalarında savrulurken, altın ise dimdik ayakta kalmayı başarıyor. Bir güven simgesi olarak yastık altındaki yerini daima koruyor.

İKİ SORU İKİ CEVAP  -  Altına dair…

■ Neden altın bu kadar değerli?

Altın, tarihi bir güvensizlik simgesi olarak; ekonomik, duygusal ve kültürel değerlerimizi bir arada tutuyor. Ayrıca süs, ziynet eşyası… Gelinin gelecek güvencesi, ev kadının boynunda taşıdığı tasarruf… Altın, belirsizliklerle dolu bu çağda, yatırımcısına güçlü bir sığınak sunar.

■ Tasarruf sahipleri için altın ne ifade ediyor?

Bir güvence, bir miras ve gelecek nesillere aktarılacak zamansız bir değer… Dünya güvensizlik endeksi diyebileceğimiz özelliği sebebiyle jeopolitik risklerin tırmandığı noktada değer kaybetmesi zor olan… Her ne kadar zaman zaman duraklasa veya gerilese de altın daima tarihin sahnesindedir.

not  -  TOPLUMSAL SİGORTANIZI YAPTINIZ MI?

 Altına olan eğilime baktığımızda, yatırım tercihlerinin de bir kültür meselesi olduğunu gözler önüne seriyor. Altın, sadece ekonomik bir güvence değil, aynı zamanda bir toplumsal sigorta. Tasarruf sahipleri, altınla bir nevi geçmişle gelecek arasında bir köprü kuruyor. Ve bu köprü, engebeli ekonomik manzarada sağlam adımlarla yürümek isteyenler için vazgeçilmez bir yol haline geliyor. Yatırımcılar, altın tercihleriyle adeta şunu söylüyor: “Evet, dünya değişiyor, ekonomiler dalgalanıyor, ama benim altınım, sabit değerim, hiç değişmeyecek bir yatırımım var.” İşte bu yüzden, altın, sadece ekonomik bir tercih değil, aynı zamanda derin bir güven ifadesi olarak karşımıza çıkıyor.          

Bu bağlamda, altına olan bu sarsılmaz güven, sadece bir yatırım alışkanlığı değil, aynı zamanda bir kültürel mirasın, bir toplumsal hafızanın canlı tutulduğu bir ritüel. Altın, tasarruf sahibinin en popüler tercihi olmaya devam ediyor çünkü o, sadece ekonomik değil, aynı zamanda duygusal bir yatırım; tarih boyunca sınanmış, her daim parlayan, değişmeyen bir değer...      

Ve bu yüzden, tasarruf sahiplerine sorarsanız, altın yalnızca bir maden değil, bir emanettir; atalarımızdan kalan, gelecek nesillere bırakacağımız bir değerdir. Altın kural; altını olan kuralı koyar.

Tüm yazılarını göster