Kurban Bayramı’nda İstanbul’dan gidenlerdendim. Cuma ve cumartesi çok yoğun olacağından biz pazar günü yola çıktık ve İstanbul-İzmir Otoyolu’nu kullandık. Dönüşte de benzer bir planlama yaparak trafiğe takılmadan İstanbul’a döndük. Trafiğe takılmadık ama yol boyunca Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş.’nin işlettiği Oksijen tesislerinin trafiğine yakalandık! Toplamda 31 Oksijen’in olduğu 446 kilometrelik yol boyunca istisnasız her tesiste benzinciden kahve zincirlerine, restoranlardan yöresel lezzetler satan her dükkanın önünde uzun kuyruklar vardı. Bir kahve alabilmek için birkaç istasyon dolaşmak zorunda kaldık. İstanbul’a dönünce tabir yerindeyse ekibiyle gecesini gündüzüne katıp çalışan Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş. Genel Müdürü Alp Gürdil’e uzun bayram tatilini nasıl geçirdiklerini sordum ve öğrendim ki günlük 400 binin üzerinde ziyaretçi ağırlanarak tüm zamanların rekoru kırılmış. Gürdil, yılbaşından bu yana inanılmaz bir hareketlilik yaşandığını söyleyerek başladı sözlerine… Geçen yıla göre yüzde 50-70 arasında bir artış olduğunu sözlerine ekleyen Gürdil, şöyle devam etti:
‘Kahvecilerle benzincilerde kuyruklar uzadı, yemek için masa sırası oluştu’
“Bayram döneminde tesislerimize günlük 400 bin kişi girdi. Bu inanılmaz bir rakam ve tüm zamanların rekorunu kırdık. Çok kalabalık anlarda alt ve üst geçitlerimizi kullanarak ziyaretçilerimizi karşı yöndeki tesislere geçirdik. Her tesisimiz çok iyi iş yaptı. Benzin istasyonlarında metrelerce uzunlukta kuyruklar oluştu. Tüm markalar inanılmaz satışlar yaptı. Örneğin bir kahve markası rekor üstüne rekor kırdı. Yeme-içme markalarında masa sırası bekleyenler inanılmazdı. Bütün bunlar gösteriyor ki ziyaretçilerimiz için Oksijen tesisleri yolda zaruri bir ihtiyaç değil. Onları mutlu ediyoruz ki bizi tatillerinin bir parçası olarak değerlendiriyorlar.”
Geçen yıl Alp Gürdil ile konuştuğumuzda 29 tesiste 142 mağazanın hizmet verdiğini anlatmıştı. Perakendecilerden çok yoğun bir talebin olduğu tesislerle ilgili son durumu da sordum kendisine ve şu cevabı aldım: “Biz İstanbul-İzmir Otoyolu’nuTürkiye’nin her bölgesinden lezzetlerin sunulduğu 446 kilometrelik bir gastronomi yoluna dönüştürdük ve bu yol çok yoğun talep alıyor. Tesislerde mağaza açmak isteyen çok marka var ama maalesef yerimiz yok. Mevcut markaların hepsi çok memnun. Birçok markanın, özellikle de dünya markalarının performansı çok yüksek. Şu anda 31 istasyonumuz var ve hepsi dolu. Aslında 31 tane alışveriş merkezimiz var demek daha doğru. Belki tekstil markaları için birkaç yerimiz olabilir. İstasyonlarımızda yüzde 80’i yeme-içme olmak üzere 200’ün üzerinde perakendeci hizmet veriyor.”
Yatırım tutarı 20 milyon dolar arttı, mevcut mağazalarla yüzde 30 büyüme planı var
Oksijen tesislerinde akaryakıt istasyonlarının yanı sıra Emporio Armani’den Mavi’ye, Kahve Dünyası’ndan Starbucks’a, Günaydın’dan İkbal’e birçok yerli ve yabancı marka müşterilerini ağırlıyor. 21 tane kavşak olduğu için kasaba ve şehirlerden de akan ciddi bir müşteri var. 3 bin 500 kişinin istihdam edildiği tesislerde yaz döneminde bu sayı 7 bin 500-8 bin kişiye kadar ulaşıyor. Alp Gürdil ve ekibi, her pazartesi operasyon yürütme kurulu toplantısını farklı bir Oksijen tesisinde yapıyor. Bu toplantılarda şirketin planları konuşuluyor, perakendeciler dinleniyor.
Alp Gürdil geçen yılki görüşmemizde tesislerde perakendecilerle birlikte 250 milyon dolarlık yatırım yapıldığını söylemişti. Geçen yıla göre yatırım tutarı 20 milyon dolar artmış. Yeni yatırım planları olduğuna değinen Gürdil, bunu mevcut mağazaları büyüterek gerçekleştirmeyi planladıklarını vurguladı. Gürdil, şöyle devam etti: “Oksijen’i marka haline getirmek istiyorduk ve bunu başardık. Alt yapıya çok büyük önem veriyoruz. Bütün detaylarla biz ilgileniyoruz, perakendecilerimiz sadece işlerine bakıyor. Tesislerimize girmeyi çok isteyen ve bekleyenler var ama biz öncelikle mevcut perakendecilerimizin ihtiyaçlarına cevap vermek istiyoruz. Çünkü onlarla büyümenin daha sağlıklı olacağını düşünüyoruz. Bu çerçevede yeni yatırımlarla yüzde 30 bir büyüyeceğiz.”
‘Hem Türkiye’de hem de dünyada örnek bir model oldu, teklifler alıyoruz’
Alp Gürdil, dünyada örneği olmayan bir işletme modeli yarattıklarını hatırlatarak Karayolları’ndan hem işletme hem de tek tek tesislerin teşekkür belgesi aldığına dikkat çekti. Yurt dışından teklifler aldıklarını kaydeden Gürdil, şöyle devam etti: “Dünyanın değişik bölgelerinden uzmanlaştığımız hizmet sahasına ilişkin davetler geliyor. Ancak bu model otoyol projesiyle bağlantılı olduğu için bu konsepti bağımsız olarak uygulama şansımız yok. Benim arzum bir franchise çatısı altında modellemek. Bunun alt yapısını da oluşturduk.”