Kulüpler için yeni kavram: Finansal sürdürülebilirlik

Tuğrul AKŞAR EKO-SPOR

UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son Kulüp Lisanslama ve Finansal Sürdürülebilirliğe İlişkin Karşılaştırma raporuna göre(1), kulüplerin pandemi nedeniyle finansal sürdürülebilirliklerinde önemli zafiyetler oluştu ve Pandemi kaynaklı kayıplar Avrupa futbolunda 7.3 milyar Euro’ya ulaştı. Bu tutar 2022 verilerine göre 27,6 milyar Euro(2) büyüklüğe ulaşan Avrupa futbol gelirlerinin %28’ine karşılık geliyor. Bu kapsamda Avrupalı kulüpler için finansal sürdürülebilirlik her zamankinden daha önemli hale gelmiş bulunuyor.

Pandemi bitti ama etkisi hala devam ediyor

2020'de 3,1 milyar Euro olarak gerçekleşen pandemi kaynaklı kayıplar, 2021'de 4,7 milyar ilave zararlar ile toplamda 7.3 milyar Euro’ya ulaştı. 2022 için tahmin edilen olası zarar tutarı ise yaklaşık 3 milyar Euro civarında olacak.

COVID şüphesiz ki futbolda da derin yaralar açtı ve hala futbol ekonomik ve finansal olarak pandemi öncesi normaline dönemedi. Bu küresel koşullar dikkate alındığında da kısa vadede futbolun eski parasal gelirlerine ulaşması zor görünüyor. Nitekim 2018-19 sezonunda Avrupa futbolunun yarattığı parasal büyüklük 28.9 milyar Euro’ya ulaşmıştı(3). Son raporda ise bu tutar 27,6 milyar Euro oldu. Yaklaşık %4’lük bir küçülmeden söz ediyoruz. Kulüpler son bir atakla başta yayın gelirleri olmak üzere gelirlerini önemli ölçüde artırdılar ama hala bugünkü gelir seviyesi 2018-19 sezonunun altında görünüyor.

Gelirler düşerken zararlar arttı

Pandemi kaynaklı gelirler düşerken, küresel enflasyonun maliyetleri yukarı ittiği bir dönemi yaşıyor kulüpler. Gelirlerdeki düşüş kulüpleri daha fazla borçlanmaya itiyor. Ne var ki bu dönemde küresel enflasyon nedeniyle faizler hızla yukarı gitti ve bu da doğal olarak kulüplerin borçlanma maliyetlerini yükseltiyor. Artan finansal maliyetler ise kulüp zararlarının büyümesine neden oluyor. Bu olumsuzluk sonuç itibariyle kulüplerin finansal sağlıklarını da tehdit ediyor. Özellikle Çevre ve Yarı Çevre Liglerde kulüpler devasa zararlarla karşı karşıyalar.

Pandemi sonrası küresel olarak dünya ekonomisinde yaşanılan enflasyonist gelişim ekonomik olarak kulüp giderlerini artırıcı bir etki yarattı. Pandemi öncesi genel olarak kulüplerin operasyonel giderleri, gelirlerin yaklaşık %11’i civarındayken, 2021 için bu oran gelirlerin %33’üne yükselmiş durumda. 2022 verilerine göre bu oranın daha da yükseleceği beklentisi var. Bu orandaki yükselişi etkiyen en önemli gider kalemiyse, ücret giderlerinde yaşanılan artışlar. 2022’nin henüz yayınlanmamış verilerine göre ücret giderlerinin toplam gelirin yaklaşık %70’ine ulaşması bekleniyor.

Ücretlerdeki artışın yanı sıra, kulüplerin transfer kârlılıkları da bu dönemde düştü. Pandemi döneminde nakit çıkışı gerektirmemekle birlikte kulüp karlılığını olumsuz etkileyen bir başka faktör de amortismanlar oldu. Yükselen bonservis bedelleri kulüplerin amortisman giderlerinin de artmasına neden oldu.

Özellikle salgın döneminde gelirlerde yaşanılan dramatik düşüş, kulüp giderlerinin karşılanmasında fon açığına neden oldu. Giderlerini karşılayabilecek gelir yaratmakta zorlanan kulüpler borçlanarak kendilerine yeni finansman olanakları yaratmak zorunda kaldı. Bu da banka kredilerinde % 51’lik bir artışa neden oldu.

Salgın sonrası oluşan küresel istikrarsızlık ve yüksek enflasyon faiz oranlarının keskin bir şekilde artmasına neden oldu. Buna bağlı olarak kulüplerin finansman maliyetleri de rekor düzeyde arttı.

Kulüplerin finansman giderleri artıyor

2022 yılı mali verilerine göre Avrupalı kulüplerin finansman giderleri 2019 finansman giderlerinden %18 daha fazla bir artış kaydederek 563 milyon Euro’ya ulaştı(4). Bunun doğal sonucu Avrupalı kulüplerin toplam gelirlerinin %16’sı finansman giderlerine gitti. Bu dönemde Türk kulüplerin finansman giderleri artışı Avrupalı kulüplerden yaklaşık %20 daha fazla oldu. Diğer taraftan Avrupalı kulüpler gelirlerinin %16’lık kısmı ile finansman giderlerini karşılayabilirken, Türk kulüpleri ancak gelirlerinin %34'ü ile finansman giderlerini karşılayabilir duruma geldiler. Pandemi öncesi ve sonrasına ilişkin Avrupalı Liglerin ve bu liglerde yer alan kulüplerin banka borçlarındaki gelişimi aşağıdaki tablodan görebiliyoruz.(5)

Pandemi borçları uzun vadeye dönüştürdü

Pandemi sonrası borçların kompozisyonu da değişti. Kısa vadeli yükümlülüklerin önemli bir bölümü, bu dönemde gelirlerin düşmesi nedeniyle uzun vadeli olarak yeniden yapılandırıldı. Kısa vadeli borçların yeniden yapılandırılması nedeniyle uzun vadeli yükümlülükler bir önceki döneme göre %22 arttı. Bu artışın nominal tutarı ise 1.251 milyon Euro oldu. Kısa vadeli banka borcu yıl içinde 495 milyon Euro azalırken, toplam banka borcu da %9 artmış oldu. 2019’a göre ise toplam banka borçlarındaki artış %51 olarak gerçekleşti. Uzun vadeli borçları bu anlamda en fazla artan ligler ise İspanyol La Liga, İtalyan Serie-A, Fransız Lig1 ve Türkiye Süper Ligi oldu. Finansman giderlerindeki artış kulüp karlılıklarının düşmesini de beraberinde getirdi. Süper Lig kulüplerindeki finansman maliyetinin Avrupa’nın iki katına yaklaşmış olması Süper Lig kulüplerinin zararlarını daha fazla artırmış oldu.

Kulüpler net borçlu hale geldiler

Tabloya göre, Süper Lig’in toplam banka borçlarının 2021 mali yılı sonunda 1.187 milyon Euro’ya ulaştığı, toplam borçların % 67’sinin uzun vadeli banka borçlarından oluştuğu, kulüp başına ortalama banka borcunun da 59,4 milyon Euro düzeyinde olduğu anlaşılıyor. Bu verilerin sonunda toplam banka borcunda Süper Lig Avrupa’nın en borçlu dördüncü ligi konumunda bulunuyor. Toplam borçların toplam duran varlıklara oranına göre de Süper Lig Avrupa Borç Ligi’nde lider durumunda.

Tablo: Avrupalı liglerin banka kredilerinin gelişimi ve değişimi

Gross bank debt as of TFA: Brüt banka borçlarının toplam sabit varlıklara oranı

Total €m FY21: 2021 itibariyle toplam borç milyon Euro olarak

Long term Share FY21: 2021 itibariyle uzun vadeli kredileri payı

Year on year Cghange v 2020: 2020 itibariyle yıllık borçlardaki değişim

Change v pre-pandemic FY19: Pandemi öncesine göre 2019’da borçların değişimi

Club average gross bank debt (€ m): Kulüp başına ortalama toplam banka borçları milyon Euro

Özkaynak artışı sadece finansal yeterliği artırmıyor, rekabet üstünlüğü de sağlıyor!

Bilanço ödeme gücü veya finansal sağlık açısından bakıldığında, Avrupa futbolunda özellikle de Merkez liglerde finansal sürdürülebilirliği sağlamaya yönelik kulüplerin net sermayeleri son on yılda önemli ölçüde artış kaydetti. UEFA’nın yeni finansal sürdürülebilirlik düzenlemelerine uyarlanan Finansal Fair Play (FFP) denk hesap kuralı, kulüplerin pozitif özkaynağa sahip olmalarını zorunlu kılıyor. Kulüplerin varlıklarını tehlikeye sokacak şekilde yükümlülük altına girmelerini önlemek için özkaynak açığı olan kulüplere sermaye enjeksiyonunu bir zorunluluk olarak kulüplerin önüne koyuyor. Bu anlamda Avrupa finansal futbolunun yeni yapılanma sürecinde en fazla sermaye enjekte eden ligler Premier Lig ve Bundesliga oldu. İngiliz kulüpler özkaynaklarını 1.7 milyar Euro, Almanlar da 1 milyar Euro artırdılar.

Sermaye artışı bakımından göreceli olarak bakıldığında, UEFA sıralamasında ilk 20’de yer alan ligler 2022 yılı mali verilerine göre toplam özkaynaklarını yıllık %10'dan fazla büyüttüler.

Son on yıllık periyotta İngilizler 4.2 milyar Euro, İtalyanlar 3.3 milyar Euro, Fransızlar 1,7 milyar Euro, Almanlar 1 milyar Euro ve İspanyollar da 600 milyon Euro sermayelerini (özkaynaklarını) artırdılar. Yani, Avrupa futbolunun son on yılında Merkez Ligler’in toplam Özkaynak artışları 10.8 milyar Euro’ya ulaştı. sermaye enjeksiyonunda bulundular.

Bu süreçte Çevre Liglerdeki sermaye artışları ise toplamda 3.5 milyar Euro civarında oldu. Buna göre Avrupa finansal futbol yapılanması içerisinde son on yılda toplam 14.3 milyar Euro’ya ulaşan sermaye artışının % 77’sini Merkez Ligler gerçekleştirmiş oldu.(6)

UEFA raporuna göre, 2022 mali yılı itibariyle bildirimde bulunan kulüplerin neredeyse dörtte biri negatif özsermayeye sahip görünüyor.(7)

Kulüplerin %49’u yıllık gelirin en az %25'ine eşdeğer net öz sermayeye sahip görünüyor.

2022 mali yılının sonunda kulüplerin dörtte üçünden fazlası (%77) pozitif özkaynakla rekabetlerini sürdürüyorlar.

UEFA organizasyonlarına nadir de olsa katılabilen Çevre Liglerde yer alan kulüplerden %38'i olumsuz rapor verirken, bu kulüplerin yer aldığı ligler olarak ta UEFA Türkiye, Kıbrıs, Letonya, Gürcistan, Sırbistan ve Romanya’yı işaret ediyor.

Söz konusu raporda yer alan verilere göre 2021 mali verilerine göre Süper Lig’de 15 kulübün özsermayeleri negatif düzeyde ve buna göre Süper Lig’in toplam özkaynak açığı da 682 milyon Euro’ya ulaşmış durumda.

Süper Lig’in toplam sabit varlıkları 1.122 milyon Euro civarındayken, buna karşın toplam banka borcu 1.188 Milyon Euro düzeyinde görünüyor.

529 milyon Euro geliri bulunan Süper Lig’in oyunculara ödemiş olduğu ücret ve maaşlar toplamı 472 milyon Euro’ya ulaşıyor. Buna göre Ücret/gelir rasyosu: %89’a ulaşmış vaziyette.

Süper Lig kulüplerin 2019 itibariyle toplam zararları ise 244 milyon Euro civarında.

Sonuç;

Bu bağlamda UEFA’nın son yayınladığı Avrupa kulüp futboluna ilişkin kulüp lisanslama ve karşılaştırma raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor ve kulüplerin bu dönemde daha fazla mali disipline yönelmeleri gerekliliğini vurguluyor. Bununla birlikte gelirlerde önemli iyileşmeler gözlemlenirken, diğer taraftan paydaş taraftar tüketici de statlara geri dönmeye ve kulübüne para harcamaya başladı. Aynı zamanda yabancı yatırımcı da futbola yatırım yapmaya devam ediyor. Bu olumluya gidiş kulüplerin finansal sorunlarını bir ölçüde rahatlatsa da, problem hala tam olarak çözümlenmiş değil. Zira, hala sınırlı sayıda olsa da, iflas prosedürlerine giren kulüpler bulunuyor. Pandemi sürecinde oyunun farklı kriz ve risk türlerine göre finansal ve ekonomik olarak daha dayanıklı hale getirilmesi bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü kulüp futbolunda maliyetler pandemi öncesine göre daha da önemli artışlar kaydetti. Buna karşın kulüp yönetimlerinin bu konuya gerekli duyarlılığı gösterdiklerini tam olarak söylemek mümkün değil. Bazı kulüpler maliyet yönetimi ve finansal disiplinden uzak bir şekilde rekabetlerini sürdürmek istiyorlar. Bu durum kulüplerin finansal dengelerini bozuyor ve onları kırmızı bakiyelere, negatif öz kaynaklara itiyor. Kulübün bir yandan yaşamını devam ettirirken, diğer yandan faaliyetlerini operasyonel olarak güven altında yönetebilmeleri, kulüplere ilave sermaye enjeksiyonu ve/veya dış borç finansmanı gerektiriyor. Bunda en büyük faktör ise, gelirlerin gider artış hızını yakalayacak bir büyümeyi tam olarak yakalayamamış olması.

Sonuçta, salgın sonrası yükselen enflasyon nedeniyle artan finansman giderleri, yükselen ücretler, amortisman giderlerindeki büyüme, düşen transfer karları ve aşağıya çekilemeyen kulüp faaliyet giderleri ücret/gelir rasyosunu sürdürülemez bir noktaya taşıdı. 2021 verilerine göre ücret/gelir rasyosu %83’e ulaştı. Bu durum ise kulüp sürdürülebilirliğinin önündeki en büyük engel olarak kendisini somutluyor.

KAYNAK

(1) The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Emerging from the pandemic, February 3, 2023,

(2) A new dawn, Annual Review of Football Finance 2022, Sport Business Group, August 2022.

(3) A new dawn, Annual Review of Football Finance 2022, Sport Business Group, August 2022, sh.3.

(4) The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Emerging from the pandemic, February 3, 2023, sh.135.

(5) The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Emerging from the pandemic, February 3, 2023, sh.183

(6) The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Emerging from the pandemic, February 3, 2023, sh.183

(7) The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Emerging from the pandemic, February 3, 2023, sh.196.

Tüm yazılarını göster