DASİFED Başkanı Gül: Hatay’da mücbir sebep bir zorunluluktur!

Doğu Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (DASİFED) Başkanı Gülay Gül, 30 Kasım’da sona eren mücbir sebep düzenlemesinin Hatay için bir zorunluluk olduğunu söyledi.

Haber Merkezi |

HATAY/EKONOMİ

DASİFED Başkanı Gül, 6 Şubat depremlerinin üzerinden geçen süreye rağmen Hatay’da ekonomik ve sosyal normalleşme sürecinin tamamlanmadığını belirterek, ”Bu koşullar altında mücbir sebep hâlinin ani ve tümden kaldırılması, bölge işletmelerinin üzerinde ciddi baskı oluşturacaktır. Mücbir sebep düzenlemesinin il genelinde ani şekilde kaldırılmasının ertelenmesini; en çok yıkım yaşayan ilçeler için firma bazlı, teknik kriterlere dayalı süreli bir uzatma mekanizmasının uygulanmasını gerekli görmekteyiz” dedi.

Sanayi tesisleri, ticaret alanları ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin önemli bir kısmının hâlen kapasite kaybı yaşadığına dikkat çeken Gül, “Lojistik, depolama, tedarik zinciri ve altyapı bileşenlerinde devam eden aksaklıklar, işletmelerin maliyetlerini artırmakta ve üretim süreçlerini zorlaştırmaktadır. Finansmana erişimdeki güçlükler, sermaye erimeleri ve sigorta süreçlerinin uzaması işletmelerin nakit akışını kırılgan hâle getirmiştir. Bunun yanında işgücü göçü, barınma sorunları ve geçici çalışma alanlarının yaygınlığı istihdamın sürdürülebilirliğini olumsuz etkilemektedir” dedi. Gül, şöyle devam etti:

“Birikmiş vergi ve SGK yükümlülüklerinin devreye girmesi, özellikle KOBİ’ler için ödeme güçlüğü, sermaye kaybı, istihdam daralması ve tasfiye riskleri doğurabilir. Deprem sonrasında toparlanma sürecini tamamlayamamış işletmeler ulusal pazarda rekabet dezavantajı yaşayacak; bu durum bölgesel kalkınmayı yavaşlatacaktır. Hatay’ın özellikle Antakya, Defne, Kırıkhan, Samandağ ve Hassa ilçeleri hem fiziki yıkımın hem nüfus kaybının hem de ticari altyapı hasarının en yoğun yaşandığı bölgeler olarak öne çıkmaktadır. Bu ilçelerde işyerlerinin büyük bir bölümü hâlen yeniden inşa aşamasındadır ve ekonomik faaliyetler geçici alanlarda yürütülmektedir. Gelir üretim döngüsü henüz istikrarlı bir seviyeye ulaşmadığından bu ilçelerde faaliyet gösteren firmaların mücbir sebep kapsamından çıkarılması sürdürülebilir bir ekonomik sonuç doğurmayacaktır. Vergi ve SGK yükümlülüklerinin kademeli geçişle devreye alınması, finansal yeniden yapılandırma imkânlarının genişletilmesi, kredi desteklerinin sürdürülmesi ve yeniden yapılanma tamamlanana kadar ekonomik koruma tedbirlerinin devam ettirilmesi bölgenin üretim ve istihdam gücünün korunması açısından büyük önem taşımaktadır.”

Bakanlık çalışmalara başladı: Okula başlama yaşı değişecek mi? Kritik tarih belli oldu: Asgari ücrete ne kadar zam yapılacak? Tok-Yat geleneksel dürümünü Türkiye’ye açacak “Fıstık stratejik ürün kapsamına alınsın” Yapı Kredi'den 500 milyon dolarlık yurt dışı tahvil ihracı Eurovision, İsrail'in katılımını onayladı: Birçok ülke yarışmadan çekildi