Altın yükselişe ara mı verdi? Ünlü stratejist 2026’ya işaret etti!

Saxo Bank Emtia Stratejisti Ole Hansen’e göre, altındaki bu yılki olağanüstü çıkışın ardından gelen düzeltme, bir düşüş sinyali değil; piyasaların yönünü koruyarak güç topladığı “konsolidasyon” süreci olabilir.

Haber Merkezi |

2025’te yüzde 50’nin üzerinde yükselerek dikkat çeken altın, son dönemde bir soğuma evresine giriyor. Saxo Bank’ın Emtia Stratejisti Ole Hansen’in yazdığı, “Altın: Coşkudan konsolidasyona – Bir sonraki etap 2026'da yaşanacak gibi görünüyor” başlıklı değerlendirmede, rallinin ardından iki haftalık kayıpların görülmesini; “rallinin bitmesi değil, sağlıklı bir soluklanma” olarak değerlendiriyor.

Hansen’e göre, hâlen altına yatırım yapmak için temel nedenler geçerliliğini koruyor. Sadece yeni bir yükselişin zamanlaması belirsiz.

Neler değişti?

Hansen, yatırımcıların artık “2025 hikâyesinde” yer alan başlıkların — faiz indirimleri, kamu borçlarındaki artış, jeopolitik riskler ve merkez bankası alımları — ne kadarının fiyatlara önceden yansıdığını yeniden tarttığını söylüyor.

Hansen’e göre, kısa vadeli baskıların neden olan üç ana kaynak şu şekilde:

-Bu yılın başından itibaren altın fiyatlarındaki hızlı yükselişin ardından, yatırımcılar 2025’teki gelişmelerin (faiz indirimleri, mali baskılar, jeopolitik hedge ihtiyaçları ve merkez bankası alımları) ne kadarının şimdiden fiyatlara yansıdığını yeniden değerlendiriyor.

-Hindistan’daki “Işık Festivali” sonrası altın ve mücevher talebinde görülen “duraklama” ve Çin’de altın üzerindeki vergi değişiklikleri gibi unsurlar, kısa vadeli direncin artmasına neden oluyor.

- Fed Başkanı Jerome Powell’ın temkinli mesajları da etkili oldu. ABD Merkez Bankası Başkanı Powell’ın “bir sonraki faiz indirimi garanti değil” açıklaması doları güçlendirdi, altının cazibesini kısa vadede azalttı.

Teknik görünüm

Hansen, son dönemde yaşanan düşüşleri konsolidasyon olarak nitelendiriyor. Ünlü stratejistin, teknik değerlendirmesine göre, fiyatlarda oluşan düzeltme (dokuz haftalık yüzde 27’nin üzerindeki yükselişin ardından gelen iki haftalık düşüş) bir trend dönüşümünden ziyade “basınç azalması” olarak değerlendirilebilir.

Destek bölgesi olarak 3.835-3.878 dolar aralığının öne çıktığı belirtilirken, ağustos başından bu yana yükselişte yüzde 50 Fibonacci düzeltmesiyle örtüşüyor. Hansen’e göre bu hareket, yeni bir yükseliş öncesinde güç toplamak anlamına geliyor.

Öte yandan merkez bankaları hâlâ altın alımlarında aktif rol oynuyor ve bu da düşüşlerde sınırlayıcı bir etkide bulunuyor.

Konsolidasyon, finansal piyasalarda bir varlığın hızlı bir yükselişten sonra fiyatının dar bir bantta yatay seyrederek yeni bir denge bulduğu dönem anlamına geliyor. Yani fiyat düşüşe geçmiyor, sadece “nefes alıyor.”

Merkez bankaları frene basmıyor

Hansen, altın talebinde merkez bankalarının hâlâ istikrar unsuru olduğunu vurguluyor.

Dünya Altın Konseyi verilerine göre, 2025’in üçüncü çeyreğinde 220 tonluk resmi alım yapıldı. Yılın toplamında bu alımlar 634 tona ulaştı ve geçen yıl görülen rekor seviyeye oldukça yakın bir seviyeye çıktı.

“Altın hikâyesi bitmedi”

Hansen, kısa vadede yönün yatay kalabileceğini, ancak orta vadede altın için güçlü nedenlerin varlığını sürdüreceğini belirtiyor. Bu nedenleri de şu şekilde açıklıyor:

-ABD’nin hızla artan borçlanma maliyeti ve düşük reel faizler,

-Parasal genişlemeyle zayıflayan para birimlerine duyulan güvensizlik,

-Merkez bankalarının rezerv çeşitlendirme isteği.

2026 senaryosu

Hansen’e göre, 2025 bitene kadar piyasalar bu dengelenme sürecini yaşamaya devam edecek. Ancak ABD’de büyümenin yavaşlaması ve yeni faiz indirimleriyle birlikte, altında bir sonraki anlamlı yükseliş dalgası 2026 yılında yeniden sahneye çıkabilir.

Belde statüsü kazanan 5 yerleşim yerinde 7 Haziran'da seçim yapılacak Netflix, Warner Bros ve HBO'yu rekor fiyata satın aldı! Ronaldo, yapay zeka dünyasına adım attı: CR7’nin 20 yıllık kariyeri tek platformda Satışı yasaklandı: Bakanlık bir oyuncağı piyasadan toplatıyor ABD, sığınmacıların çalışma izni süresini 5 yıldan 18 aya düşürdü Bakanlık çalışmalara başladı: Okula başlama yaşı değişecek mi?