Hazır giyimle gidenleri de sayarsak bizim ihracatımız 100 milyon dolar artar

Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

HAKAN Güldağ ve Şeref Oğuz’la birlikte Kahramanmaraş’a gittiğimizde oradan Adana’ya geçtik, Oğuz Tekstil tesislerinde Yönetim Kurulu Başkanı İsrafil Uçurum, Başkanvekili Yusuf Uçurum’a uğradık.

Adana Sanayi Odası Meclis Başkanlığı görevini de yürüten İsrafil Uçurum’a 2017’den Akkardan’dan aldıkları Bossa’yı sorduk, ilk yanıtını şöyle oldu:

-          Bossa’yı aldığımızdan beri 2 kat büyüttük…

Bossa’yı ilk aldıkları günlere döndü:

-          O günlerde profesyonel yönetim kadrosunda tedirginlik vardı. Hepsini değiştireceğimizi düşünüyorlardı. Yapmadık, yola onlarla devam ettik. Doğru strateji ile 5-6 yıldır zararda olan şirketi kâra geçirdik.

Ürettikleri kumaşlarla ilgili şu mesajı verdi:

-          Kimsenin yapamadığı ürünleri üretmenin peşindeyiz. Bunu başardığımızı düşünüyoruz.

Oğuz Tekstil ve Bossa’nın ihracatı üzerinde durdu:

-          Yüzde 80 ihracat yapıyoruz. Bossa’da geçen yılki ihracatımız 100 milyon dolar dolayındaydı.

İhracat konusunda şu ayrıntı üzerinde durdu:

-          Aslında kumaş üreticileri olarak hazır giyim ihracatının içinde de yer alıyoruz. Yani, kumaşlarımızdan üretilen hazır giyim ürünleri ihraç edildiğinde onun içinde dolaylı olarak bizim ürünlerimiz de yer alıyor.

Bu noktada şu görüşü savundu:

-          Hazır giyim ihracatında kumaşın payı ayrıca hesaplansın.

Talebinin gerekçesini merak ettik, yanıtladı:

-          Hazır giyimin içinde kumaşın payı ayrı çıkarılsa, bizim ihracatımız 100 milyon dolar fark eder. İhracatta çıtamız yükselir. Finans piyasalarında bunun bize faydası olur.

Serbest bölgelerle ilgili uygulamayı anımsadı:

-          2012 yılı öncesi serbest bölgede yer açmış olanlar söz konusu kumaşlarını ihracat saydırabiliyorlar. 2012’den sonra aynı kapsama yeni girişler durduruldu.

Ardından Bossa hisselerinin halka açık olduğuna işaret etti:

-          Bossa hisselerinin yüzde 12’si halka açık, Borsa İstanbul’da işlem görüyor. Biz Bossa’nın halka açık olmasından memnunuz. Halka açık olmak şirketleri disipline ediyor, kurumsallaştırıyor.

Adana dahil 11 ilimizi vuran 6 Şubat 2023 Pazarcık ve Elbistan depremlerine değindi:

-          Bizim ailemizden de dahil Adana’da da depremden can kayıplarımız oldu. Ancak, çok şükür ki Adana, Hatay’a, Kahramanmaraş’a, Adıyaman’a, Malatya’ya göre daha az etkilendi. Örneğin sanayi tesislerinde bir sıkıntı söz konusu olmadı.

Yabancı alıcıların sürekli deprem konusunda tedarik güvenliği üzerinde durduğunu kaydetti:

-          Yabancı alıcılar, “Depremden zarar gördünüz mü? Üretime devam ediyor musunuz? Üretimde bir aksama söz konusu mu?” diye soruyor. Bu tutumları tedarik güvenliği kaygısından kaynaklanıyor.

Verdikleri yanıtı paylaştı:

-          Biz de tedarik güvenliği konusunda tedirginlik yaşayan yabancılara, “Adana’da fabrikalar çalışıyor. İsterseniz gelin kendiniz görün. Hatta depremden daha fazla etkilenen şehirlerimizdeki üretim aksamasını da telafi edebiliriz” cevabı veriyoruz.

Hazır giyim ihracatında kumaşın payını ayrı hesaplamak mümkün olur mu?

Ticaret Bakanlığı böyle bir uygulamayı kabul eder mi?

Hazır giyim sektörü kumaşın payının ayrı hesaplanmasına sıcak bakar mı?

Benzeri talepler başka sektörlere, örneğin otomotiv yan sanayine de yansırsa ne olur?

Dolar 5 lira iken ihracat para kazandırıyordu şimdi kazanamaz olduk 

ADANA Sanayi Odası Meclis Başkanı, Bossa ve Oğuz Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı İsrafil Uçurum, ihracatta tartışılan döviz kuru düzeyi ile ilgili şu yorumu yaptı:

-          Dolar 5 lira iken ihracattan para kazanıyorduk. 8 lira iken de kazanıyorduk. Dolar 18-19 lira düzeyine çıktı, ihracattan para kazanamaz olduk. Şu anda ihracattan para kazanamıyoruz.

Bu durumun nedenini şöyle açtı:

-          Çünkü, enerji maliyetleri dengeyi bozdu. İhracata dönük fiyatlarımız maliyetleri karşılayamaz oldu. Doğalgaz indirimleri belirli rahatlama getirse de henüz maliyetlerimizi ihracatta para kazanabilecek seviyeye çekemedi.

İsrafil Uçurum (solda), Yusuf Uçurum

Çatıdaki güneş enerjisi sistemi, bizim tüketimin yüzde 16’sını karşılıyor

BOSSA ve Oğuz Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı İsrafil Uçurum, fabrika çatılarına güneş enerjisi panelleri döşediklerini belirtti:

-          Fabrika çatılarımızdaki toplam alan 250 bin metrekare. Şu ana kadar kurulumunu tamamlayıp devreye aldığımız çatı GES’i elektrik tüketimimizin yüzde 16’sını karşılıyor.

Niyazi Abi’nin elinde yazılı not olmaksızın İngilizce haber yazdırdığı geceyi hiç unutmam 

GEÇEN cumartesi sabahı üzücü haberi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş verdi:

-          Niyazi Abi’yi (Dalyancı) maalesef kaybettik…

1-2 saat sonra Viyana’ya iş seyahati için İstanbul Havalimanı’na giderken Sedat Ergin aradı:

-          Niyazi Abi’nin nesi vardı? Hastalığından hiç haberim olmadı. Haberim olsa mutlaka hastanede ziyaretine giderdim.

Niyazi Abi’nin hassasiyetini aktardım:

-          Niyazi Abi, 4-5 yıldır kanser vakasıyla mücadele ediyordu. İlk teşhis konulduğunda TGC Başkanı Turgay Olcayto ve Genel Sekreter Sibel Güneş bana da bilgiyi vermiş ama kimseyle paylaşmama konusunda uyarmışlardı: “Hastalığının yaygın bilinmesini istemiyor.”

Ardından ekledim:

-          Niyazi Abi ilk kanser vakasını atlatmış gibiydi. TGC yönetim kurulu toplantılarında sıklıkla bir araya geliyorduk. Ancak, 10-15 gün önce yeniden hastaneye taşınır oldu. İkinci kanser vakası çok sinsi ve hızlı ilerledi.

Sedat Ergin, mesleğe Niyazi Abi’nin yanında başladığını belirtti:

-          Üniversitede öğrenciyken Türk Haberler Ajansı Dış Haberler Servisi’ne çeviri yapmak üzere bir kapı açıldı. Benimle görüşmeyi Niyazi Abi yaptı ve işe başlattı.

Niyazi Dalyancı’nın Robert Kolej mezunu olduğunu kaydetti:

-          Bir gece ajansta nöbetçiyken ülkemizde önemli bir olay gerçekleşti. Konuyu telefonda Niyazi Abi’ye anlattım. Benim anlattıklarım üzerinden hemen İngilizce haberi telefonda bana yazdırdı. İngilizcesi öylesine mükemmeldi.

Kadri Kayabal’ın kurduğu Türk Haberler Ajansı’nın o dönemde bazı yabancı ajansların temsilciliğini yürüttüğünü vurguladı:

-          Niyazi Abi’nin telefonda yazdırdığı İngilizce haberi United Press International’a (UPI) gönderdim. UPI, anında “flaş” geçip olayı dünyaya o haberle duyurdu. O geceyi hiç unutamam.

Niyazi Abi’yi ben de Türk Haberler Ajansı’nın temel direği olduğu dönemde, mesleğe yeni başladığımda tanıdım. Mesleğimizin efsane isimleri arasındaydı ama oldukça mütevaziydi.

12 Eylül darbesi döneminde Orhan Apaydın, Erdal Atabek, Ali Sirmen, Ataol Behramoğlu ve Hüseyin Baş’ın da aralarında olduğu önemli isimlerle birlikte Barış Derneği davasında yargılanıp tutuklandı. 14 Ekim 1982’de de davanın ilk tahliye edileni oldu.

Yıllar sonra Türkiye Gazeteciler Cemiyeti yönetiminde birlikte görev yapma şansını yakaladım, gurur duydum.

Niyazi Abi’ye Allah’tan rahmet diliyorum.

Mekanın cennet olsun Abi…

Tüm yazılarını göster