Zeytinyağı ihracatını kim engelliyor?

Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN

Son 3 yılda dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına tam 4 kez yasak, 1 kez de fon getirildi. Bu ihracat yasağı ve kilo başına 20 centlik fon devam ediyor.

Dünyanın en büyük zeytin ve zeytinyağı üreticisi İspanya’da üst üste birkaç sezondur yaşanan kuraklık bu ülkedeki üretimi ciddi oranda düşürdü. Diğer önemli üretici ülkeler İtalya ve Yunanistan’ın da kuraklıktan etkilenmesi sonucu Türkiye’nin zeytinyağına talep arttı. Fiyatlar yükseldi. Türkiye ihracatta rekor kırarken iç piyasada da fiyatlar yükseldi. İç piyasadaki fiyat artışları bahane edilerek 1 Ağustos 2023’te 4. kez dökme ve varilli zeytinyağı ihracatı yasaklandı. İhracat yasağı iç piyasada fiyatları düşürmedi tam tersine arttırdı. Bu yasak ile zeytinyağı ihracatı yüzde 62 azalırken fiyat yüzde 34 oranında arttı.

Gelinen noktada Türkiye’nin elinde ciddi miktarda zeytinyağı stoku var. İhracat kısıtlaması ve fiyat artacak beklentisi ile depolarda bekleyen 200 bin ton civarında yağın bozulma riski olduğu ifade ediliyor.

Zeytinyağında ihracatı kim engelliyor? İhracat yasağı neden kaldırılmıyor?

Geçtiğimiz günlerde Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin genel kurulu yapıldı. Genel kurulu baştan sona izledim. Ana gündem konusu ihracat yasağı oldu. 

İhracat yasağının faturası 300-400 milyon dolar

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Davut Er, ihracat kısıtlamasının ülkeye kaybının 300-400 milyon dolar civarında olduğunu söyledi. Davut Er’in verdiği bilgiler özetle şöyle:

“Zeytin ve zeytinyağında 2022/23 sezonunda rekor kırarak, sektör tarihinin en yüksek ihracat rakamlarına ulaştık. Sofralık zeytin ihracatımız bir önceki sezona kıyasla değer bazında yüzde 7 artarak 172 milyon dolardan 184 milyon dolara yükseldi. 1 Kasım tarihinde başlayan 2022/23 zeytinyağı ihracat sezonunda ise; 118 ülkeye ihracat gerçekleştirdik, toplam zeytinyağı ihracatımız miktar bazında yüzde 158 artarak 58 bin tondan 150 bin tona, tutar bazında ise yüzde 259 artarak 201 milyon dolardan 723 milyon dolara yükseldi.

Sofralık zeytin üretiminde dünyada lider ve zeytinyağında ise İspanya’dan sonra en büyük 2. üretici konumuna yükseldiğimiz 2022/23 ihracat sezonunda, üretimdeki rekor ile birlikte elde ettiğimiz başarıyla, toplam sektör ihracatımız 947 milyon dolara ulaştı ve sektörümüz dünya pazarlarında çok önemli bir yer edindi.”    

İhracat miktarda yüzde 62, değer olarak yüzde 36 azaldı

İhracattaki kısıtlamalara rağmen önümüzdeki birkaç yıl içerisinde ihracatı 1,5 milyar dolara, 2028’de ise 2 milyar dolar seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini anlatan Davut Er: “İçinde bulunduğumuz 2023/24 sezonu verilerine baktığımızda ise, 31 Mart 2024 itibariyle sofralık zeytin ihracatımız geçtiğimiz sezona göre değer bazında yüzde 18 artarak 96 milyon dolardan 114 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde zeytinyağı ihracat sezonunun ilk 5 aylık verilerine baktığımızda ise, miktar bazında yüzde 62 azalışla 81 bin tondan 31 bin tona gerilediğini üzülerek görüyoruz. Değer bazında ise yüzde 36 azalarak 358 milyon dolardan 228 milyon dolara düştü. Dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlama uygulamasına devam edilmesi durumunda, sektörümüzde telafisi mümkün olmayan hasarlara yol açacaktır.” dedi.            

Yasaklar fiyatı düşürmedi stoktaki yağ bozulmaya başladı

Son üç yılda zeytinyağına dört kez getirilen ihracat kısıtlamaları ile iç piyasada fiyatların düşmesi hedeflendiğini ancak fiyatın yasaklarla düşmediğini belirten Davut Er: “Tam aksine üretici ve mal tedarikçilerini beklenti içine soktu. Yeterli miktarda mal arzı olmadığı için piyasa daha da sıkıntıya girerek bloke oldu. Zeytinyağı fiyatları kısıtlama uygulaması olduğu dönemlerde daha da yükseldi. İhraç edilemediği için depolarda bekletilen zeytinyağları ise olumsuz depolama koşulları nedeniyle bozulmaya başladı, yüksek kaliteli sızma yağlar rafinajlık yağlara dönüştü ve bu da yüzde 30’luk bir değer kaybına, ihracat tutarımıza orantılandığımızda ise yaklaşık 300-400 milyon dolar döviz kaybına neden oldu. “ diye konuştu. 

İhracat pazarları kaybedilecek endişesi

Zeytinyağı ihracatçılarının yıllık yaptığı kontratlar olduğunu ihracat yasağının firmaların taahhütlerini yerine getirememelerine neden olduğunu ileri süren Davut Er, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın “zeytinyağını bizden 3 Euro’ya alıp 13 Euro’ya satıyorlar” sözünün kendilerini çok üzdüğünü dünyada fiyatların en üst seviyede iken ihracatın yasaklanmasının ülkeye ciddi döviz kaybına neden olduğunu söyledi.

Yasağın sektör için prestij kaybının yanı sıra, önümüzdeki yıllarda bu müşterilerle çalışmayı da zorlaştırdığını ve kazanılmış olan birçok pazarı kaybetme noktasına getirdiğini hatırlatan Er: “ Katma değeri yüksek ambalajlı ihracatı artırmak ana hedefimiz olmakla birlikte firmalarımız ithalatçılardan gelebilecek farklı talepleri karşılamak durumunda. Dünyada catering, balık konservesi gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalar önemli miktarda zeytinyağını kendi üretimlerinde kullanılmak üzere ülkemizden dökme olarak temin etmektedir. Diğer yandan hem kutulu hem de dökme mal talep eden alıcılar var. Bu firmalara sadece kutulu zeytinyağı satıp dökme taleplerini başka ülkelerden karşılamalarını beklemek bu alıcıların tamamıyla kaybı anlamına gelmektedir. Nitekim 2021/22 sezonu verilerine baktığımızda, İspanya ve İtalya yapılan ihracatın dökme zeytinyağı ihracatımızın sadece yüzde 20’sini oluşturduğunu, geri kalan yüzde 80’nin başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD) olmak üzere, Fildişi Sahili, İran, Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya, Avustralya gibi ülkelere yapıldığını görmekteyiz. İhracat rekoru kırdığımız 2022/23 sezonunda ise toplam dökme zeytinyağı ihracatımızın yüzde 30’unu tek başına ABD’ye yaptığımızı görüyoruz. Her fırsatta dile getirdiğimiz üzere, ambalajlı zeytinyağı ihracatımızı artırmanın yöntemi dökme ve varilli ürünlere kısıtlamalar getirmek değil, ambalajlı ürün ihracatını teşvik etmektir. Ambalajlı ürünlerde uygulanan ihracat desteklerin muhakkak tekrar getirilmesi gerekiyor. “ değerlendirmesini yaptı. 

Zeytinyağı üretimi 650 bin ton olduğunda nasıl satılacak?

Türkiye’nin 2002 sonrasında zeytincilik sektörüne büyük yatırım yaptığını, devlet destekleriyle 90 milyon olan zeytin ağacı varlığının 200 milyona çıktığını hatırlatan Er:” Bu ağaçlardan son dönemde beklediğimiz verimi de almaya başladık. Tarım ve Orman Bakanlığımızın hesaplamalarına göre Türkiye’nin 650 bin ton zeytinyağı, 1 milyon 200 bin ton sofralık zeytin üretebilecek potansiyele ulaşması söz konusu. Bu rekolteye ulaştığımızda bu ürünü değerlendirecek bir planımızın bugünden yapılıyor olması gerektiğine inanıyoruz. “ dedi. 

Tarım Bakanlığı rekolteyi görmeden yasağın kalkmasını istemiyor

İhracattaki yasağın kaldırılması için hem Tarım ve Orman Bakanlığı hem de Ticaret Bakanlığı ile görüşmelerini sürdürdüklerini belirten Er: “ Son olarak; 17 Nisan 2024 tarihinde Ticaret Bakanımız Prof. Dr. Ömer Bolat ile makamında bir toplantı gerçekleştirdik ve sektör olarak kısıtlama uygulaması ile ilgili taleplerimizi kendisine aktardık. Bakanımız kısıtlama kararı konusunda Tarım Bakanlığının Mayıs sonu Haziran ortası itibariyle yeni sezon üretimini görmek istediğini ve yeni rekolte daha net gözlemlendikten sonra kararın tekrar değerlendirileceğini tarafımıza iletti. Bu kapsamda geçici bir çözüm olarak, Sayın Bakanımıza ihracatçılarımıza sözleşmeleri çerçevesinde kota tahsis edilmesi yönündeki taleplerimizi ilettik. Bakanlığımız bu yöndeki olumlu yaklaşımları sonrasında, şu an ihracatçılarımızdan toplamış olduğumuz eski kontratlara ilişkin evraklar sekretaryamız tarafından ilgili mercilere kontrol edilip iletiliyor. Umarım kısa zamanda olumlu dönüş bekliyoruz.” dedi.       

İhracat yasağını taahhüdünü yerine getiremeyenler mi koydurdu?

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Genel Kurulu’nda birliğin önceki dönem başkanlarından ve Türkiye’nin en eski ihracatçılarından Ali Nedim Güreli söz alarak ihracatın neden yasaklandığını anlayamadıklarını belirterek şunları söyledi: “ Zeytinyağı ihracatı dışında hiçbir işim olmadı. Yıllardır bu işi yapıyorum. Zeytinyağı ihracatı niye yasaklanır bilmiyorum. Mücbir sebep olur yasaklanır. Ama böyle bir durum da yok. Bu sektör iki yılda bir para kazanılan bir sektör. Fiyatlar çok arttı o nedenle yasak geldi deniliyor. Ama bu doğru değil. Her ürünün fiyatı çok arttı. Ayrıca 3 Euro’ya alıp 13 Euro’ya satıyorlar demek ayıp, günah. Ama 3 Euro’ya yağ bağlantısı yapıp fiyat 7 Euro’ya çıkınca taahhütlerini yerine getiremeyenlerin yasağı koydurdukları oldu. Herkes kendi menfaatine göre bakıyor. Bir ürüne fiyat arttı diye 4 kez yasak 1 kez fon konulur mu? Bunun başka sebepleri vardır. Ayrıca biz markalı ambalajlı ihracat yapmak istemez miyiz? Biz aptal mıyız? Raflarda kendi markamızın olmasını istemeyecek kadar geri zekalı mıyız? Ayrıca Afrin’den Tarım Kredi Kooperatifleri üzerinden zeytinyağı getiriliyor. Almak istediğimizde açıktan para istiyorlar. Ya da 100 ton al 210 ton fatura kes diyorlar. Ayıp, devlet böyle şey yapar mı aşk olsun.”      

Tarım Bakanı Yumaklı”Biz sadece rekolte ve görüş belirtiyoruz”

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Genel Kurul toplantısında, dökme ve varilli zeytinyağı ihracatındaki yasağın kaldırılması konusunda Ticaret Bakanlığının daha ılımlı olduğu ancak Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın bu yasağın devamını istediği dile getirildi. Bakan Yumaklı’nın zeytinyağı ihracatçılarını dinlemediği, “yasağı ben koydum” dediği iddia edildi.

Bu iddiaları telefonla görüştüğüm Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya sordum. Bakanlık olarak rekolte miktarını ve yasakla ilgili kendilerine sorulduğunda görüş bildirdiklerini anlatan Yumaklı, Türkiye gibi zeytincilikte söz sahibi bir ülkenin zeytinyağında dünya çapında bir markasının olmamasının kabul edilemeyeceğini söyledi. Yumaklı: “Ben herkesle görüşür, herkesle konuşurum. Sizinle bu konuşmamdan hemen önce Ağrı’dan bir çiftçimiz aradı, kendisiyle konuştum. Benim görevim tarımda yaşanan sorunları kim iletirse iletsin dinlemek ve çözüm üretmektir. Bugüne kadar benden randevu isteyip de alamayan kimse yok. Zeytinyağı ihracatçılarımızı da dinlemek benim görevim. Ancak, onların da beni dinlemeleri gerekiyor. Ben diyorum ki, zeytinde önemli bir ülkeyiz. Neden bir uluslararası markamız yok. Neden yağımızı dökme olarak ihraç ediyoruz ve başkaları alıp şişeye koyup marka olarak satıyor? Bu konuda çalışmamız gerekir. Ben hiçbir zaman bizden 3 Euro’ya alıp 13 Euro’ya satıyorlar demedim. Bizden 3 dolara alıp 8 dolara satıyorlar. Söylemek istediğim bizim bu ürünü katma değerli olarak satmamız gerekir. Bu yıl için rekolte henüz belli değil. Rekolte belli olduktan sonra önümüzü görelim, kısıtlama ile ilgili karar verilir.”

Özetle, son 3 yılda dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına 4 kez yasak ve 1 kez fon konuldu. Yasak ve fon hala devam ediyor. İhracatçılar yasağın kaldırılması için yoğun çaba gösteriyor. Ancak birileri yasağın kaldırılmasını istemiyor. Yasağın kalkmasını istemeyen kim? Bakanlıkların üstünde bir güç olabilir mi?

Son 3 yılda zeytinyağında uygulanan ihracat kısıtlamaları

 2021: 

- Ticaret Bakanlığı 22 Mart 2021’de dökme ve varilli zeytinyağı ihracat kısıtlaması kararı aldı. 31 Ekim 2021 tarihine kadar uygulanacaktı. Kısıtlama 28 Ağustos 2021’de kaldırıldı. 

2022:

-Tarım ve Orman Bakanlığı 26 Şubat 2022’de dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına yönelik kısıtlama kararı aldı. Karar 7 Temmuz 2022’de kaldırıldı. 

2023:

-Ticaret Bakanlığı, 19 Temmuz 2023’te dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına kiloda 20 cent fon getirdi.

- Ticaret Bakanlığı, 1 Ağustos 2023 tarihinden geçerli olmak üzere 31 Ekim 2023 tarihine kadar dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına kısıtlama kararı aldı. Bakanlık, 22 Ağustos 2023 tarihinde dökme ve varilli prina yağı ihracatına da kısıtlama getirdi.

- Dökme ve varilli zeytinyağı ihracatındaki kısıtlama 17 Ekim 2023 tarihinde Ticaret Bakanlığı tarafından süresiz uzatıldı.

Tüm yazılarını göster