Çinli otomotiv devleri otonom sürüş yarışında Tesla'nın tahtını sallıyor

BYD öncülüğündeki Çinli elektrikli araç üreticileri, uygun fiyatlı modellerle Tesla'yı geride bıraktıktan sonra şimdi de otonom sürüş teknolojisi alanında küresel liderlik için büyük bir hamle başlattı. Bu gelişme, Tesla'nın gelecek vizyonunun temelini oluşturan robotaksi projesini ve 1 trilyon dolarlık piyasa değerini doğrudan tehdit eder boyuta ulaştı.

Sürücü destek sistemi bazı modellerinde ücretsiz

2024'ün ilk çeyreğinde BYD, "Tanrı'nın Gözü" (God's Eye) adlı devrim niteliğindeki sürücü destek sistemini bazı modellerinde ücretsiz olarak sunarak Çin otomotiv pazarında büyük yankı uyandırdı. Bu stratejik hamle, Tesla'nın Çin pazarında 9 bin dolara satışa sunduğu "Full Self-Driving" (FSD) sisteminin ticari modelini ciddi şekilde zora sokarken, Çinli üreticilerin teknolojik üstünlük iddialarını da güçlendirdi.

Shenzhen merkezli bir yatırımcı olan ve hem Tesla hem de BYD araçlarını kullanan Taylor Ogan, "Tanrı'nın Gözü ile Tesla'nın stratejisi çökmeye başlıyor," diyor ve BYD'nin sisteminin Tesla'nın FSD'sinden daha yetenekli olduğunu belirtiyor.

Hükümet tarafından da destekleniyor

Rekabette sadece BYD yalnız değil. Leapmotor ve Xpeng gibi diğer Çinli firmalar, 20 bin dolarlık araçlarda otoyol ve şehir içi sürüş yeteneğine sahip FSD benzeri sistemler sunuyor. Bu teknolojik atılım, Çin hükümeti tarafından da destekleniyor.

Reuters için yapılan ve daha önce yayınlanmamış bir söküm (tear-down) analizine göre, BYD'nin destekli sürüş donanım maliyetleri Tesla'dan çok daha düşük. Karşılaştırmalar, BYD'nin radar ve lidar gibi sensörler içeren bir sistemi kurma maliyetinin, bu sensörlerden tasarruf etmek için vazgeçen ve yalnızca kameralara ve yapay zekaya dayanan Tesla FSD'nin maliyetiyle neredeyse aynı olduğunu gösteriyor.

Tesla'dan 10 ila 20 araçlık bir robotaksi denemesi

Çinli rakiplerden gelen bu yoğun rekabet, Tesla CEO'su Elon Musk'ın karşılaştığı en büyük sorunlardan biri. Şirketin küresel satışları düşerken, Musk, Tesla'nın geleceğini 25 bin dolarlık uygun fiyatlı bir model yerine tamamen otonom robotaksiler üzerine kurdu.

Şirket, 10 yıldır yerine getirilmeyen vaatlerin ardından bu ay Teksas'ın Austin kentinde 10 ila 20 araçlık bir robotaksi denemesi başlatmayı planlıyor. Bu deneme, Tesla'nın geleceği için adeta bir kader anı niteliği taşıyor.

Diğer devler de yarışta

Çin'deki rekabetin bir diğer önemli oyuncusu ise teknoloji devi Huawei. Akıllı telefon devi, doğrudan araba üretmek yerine Chery, SAIC ve Changan gibi otomotiv devlerine otonom sürüş teknolojisi ve markalama desteği sağlıyor.

Reuters muhabirlerinin nisan ayında Shenzhen'de test ettiği, Huawei teknolojisine sahip Aito M9 lüks SUV, sürücünün elleri direksiyonda değilken otoyoldan yoğun bir şehir trafiğine sorunsuzca geçti, yayalardan ve engellerden ustalıkla kaçındı ve kendi kendine paralel park yaptı.

Çinli şirketler, sürücünün yola bakmasının gerekmediği Seviye 3 (Level 3) otonom sistemleri sertifikalandırmak için düzenleyicilerle birlikte çalışıyor. Geely'nin lüks markası Zeekr da yakında Seviye 3 sistemli araçlar satmayı planlıyor. Tesla ise henüz bu seviyede "gözetimsiz" bir FSD versiyonu sunabilmiş değil.

Çinli şirketlerin gizli silahı

Tesla'nın Çin'deki en büyük dezavantajlarından biri, ülkede toplanan araç verilerini yapay zeka eğitimi için ABD'ye aktaramaması. Çinli rakiplerin ise böyle bir engeli bulunmuyor. Bu durum, onlara yapay zekayı eğitmek için paha biçilmez bir avantaj sağlıyor.

BYD gibi şirketlerin devasa satış hacimleri, hem maliyetleri düşürmelerine hem de daha fazla yol verisi toplayarak teknolojilerini hızla geliştirmelerine olanak tanıyor. Geçen yıl Tesla'nın iki katından fazla, 4.2 milyon araç satan BYD, bu gücünü tedarikçiler üzerinde de kullanıyor. Şirketin, yeni yılın başında tedarikçilerine bir mektup yazarak tüm parçalarda yüzde 10'luk bir fiyat indirimi talep ettiği biliniyor. Bu durum, BYD'nin maliyet avantajını daha da pekiştiriyor.