Hayatımız dijitalleşirken muhtarlara ihtiyaç var mı?

Özlem KARAHAN
Özlem KARAHAN SANAL ALEM MÜFETTİŞİ

Dijital dünyada artık her şey daha hızlı ilerliyor. Talep ettiğimiz birçok belgeyi, gerek e - devlet üzerinden gerekse de ilgili kurumların sitelerine girdiğimizde, barkodlu, onaylı şekilde ücretsiz ve anlık temin edebiliyoruz.

Gün geçmiyor ki mesleğim gereği vergi dairesi işlemlerimizde kuruma gitmeden, dilekçelerimizden başvurulara, ödemelerimize kadar dijital vergi dairesi uygulamasıyla her geçen gün yeni bir kolaylığın sağlandığı, sistem üzerinden hem ücretsiz hem de kolay ve saniyeler içinde istediğimiz belge ve bilgilere ulaşabiliyoruz.

Teknolojinin getirdiği bu imkânlardan muhtarlıklar da faydalanabiliyor mu? Muhtarlık birimlerinde dijital uygulamaya dair bir çalışma var mı? Dijitalleşmeyle muhtarlığa ihtiyaç var mı? Muhtarlığa gitmeden, ücret ödemeden örneğin; ikametgâh veya bazı belgeleri e-devlet üzerinden alabiliyor muyuz?

Dijitalleşme ile vatandaş, muhtarlığa gitmeden bazı belgeleri e-devlet üzerinden alabiliyor fakat muhtara olan ihtiyaç sadece bu kadar mı?

Mahalle halkının her türlü sorununda gözü, kulağı ve dert ortağı olup çözüm üreten ve her hane için bir aile ferdi gibi olan muhtarlar ne yapar? Hangi ihtiyacı karşılar? Bağlı olduğu mahalle halkının tüm dertlerine çare olamaz mı? Bu işin bir de manevi ve insani boyutu var elbette.

İşte bu süreçte, dijital dünyada muhtarların yeri yok diye düşünmek yanlış mı doğru mu bunu tartışmak yerine, muhtarlarla birebir iletişime geçerek, onları da dinlememiz gerekiyor.

Bu konuları değerlendirmek adına, Üsküdar Bulgurlu Mahalle Muhtarı İrfan Güner ile bir söyleşi yapmak istedim. Makamında beni büyük bir nezaketle kabul etti, içtenlikle tüm sorulara cevap verdi.

Muhtar İrfan Güner, vatandaşa hizmet anlamında birçok yetkileri olduğunu fakat günümüzde dijital ortama geçilmesi nedeniyle azalma olsa da yine de kendilerine ihtiyaç olduğunu ifade ederek; “İkametgâh, Nüfus Cüzdan Sureti, Nakil İlmühaberi, Sağ Belgesi, İyi Hal Kâğıdı, Fakirlik Belgesi, Uluslararası Aile Cüzdan Talep Belgesi vb… gibi belgeler, eskiden muhtarlıktan alınıyordu fakat son yıllarda sadece ikametgâh belgesi verebiliyoruz” dedi.

Muhtarımız mahalle halkının tüm dertlerine çare aramak için uğraş verdiğini ve geçmişten bugüne muhtar olarak neler yaptığını söyleyerek; “Muhtar mahallenin her şeyidir. Muhtar, devlet ile millet arasında bir köprüdür. Muhtar, aynı zamanda mahallenin güvencesidir. Ailenin bir ferdidir” diye konuştu.

E - devlet üzerinden birçok belgeyi alabiliyoruz. Geçen gün muhtarlığa geldiğimde ikametgâh belgesi için 50 TL ödedim. Fakat bunu ödeyemeyecek durumda olan vatandaşlar var. Bir kâğıt parçası için 50 TL ödemek yüksek bir tutar değil mi?

-Her vatandaştan para almıyoruz. Mühürlü ve tasdikli bir belge ve o bir kâğıt parçası değil. İkametgâhın sizin olduğunuza dair onay veriyoruz. İhtiyacı olandan hiç almıyoruz ve vatandaşa yardımcı oluyoruz. Mahallede dijital ortama geçtik ama siz dijital ortamdan anlıyorsunuz, vergi dairesi ya da e -devletten alınacak evrakları alabiliyorsunuz fakat okuma yazması olmayan birçok vatandaş var.  Vatandaşın yüzde 50’si-60’ı e- devletten bu belgeyi almayı bilmiyor. Ama en çok ben muhtarıma gideyim, muhtarım hepsini verir diye düşünüyor. Evrak ücreti de almıyoruz çünkü ihtiyaç sahibi aileler, mağdur olanlar var. Biz de yardımcı oluyoruz.

Muhtar ne iş yapar? İhtiyaç var mı? sorularıyla sık sık karşılaşıyoruz. Bu konuya da açıklık getirir misiniz?

-Mesela vatandaşın kedisi balkonda kalmış, kuşu uçmuş, itfaiyeyi arıyor bir de muhtarı arıyor. Ne ihtiyaç varsa bizleri arıyorlar. Muhtar, mahalleye mutlaka gerekli. Bunu muhtar olduğum için söylemiyorum. Geçen Cumartesi sabahı, eşim beni aradı. Kapı komşum gelmiş, annesi ölmüş. Ne yapacağını bilemiyor. Komşumun yanına gittim. Yapacağı işleri tarif ettim, yönlendirdim. Takıldığı konular hakkında bilgi verdim. Mahalledeki herkes beni 7 gün 24 saat arayabilir. Yapamadığı, tıkandığı, mağdur olduğu durumlarda bana ulaşabilir. Elimizden geldiğince yol açmaya çalışıyor, rehber olmaya gayret ediyoruz. Muhtar, mahalleye niye gerekli diye düşünelim. Mahalleye kim gelmiş, nereden gelmiş. Muhtara gelmeli. Muhtar, onu kayıt altına almalı veya aldırmalı. Nereli olduğunu bilmeli, görmeli. Bunları bildikten sonra muhtar, bütün gelen ve gidenleri gördüğü için mahalleye hâkim olmuş oluyor. Bu durumda kaymakamların da işi kolay oluyor. Niye? Mahalledeki bütün bilgiler muhtarın elinde ise kaymakam ile  bir toplantı yaptığında ya da ziyaret ettiğinde, bilgileri aktarıyor o da rahat oluyor. Çünkü  muhtar, orada yardımcı konumda.

Dijitalleşme çağında teknoloji gelişti ve dijitalleşmede e -muhtarlığı ilk uygulayanlardan biri olduğunuzu ifade ettiniz. Bu projenizden biraz bahseder misiniz?

-Mesela vatandaşa bir tebligat geliyor. Postacımız mahalleyi dolaşıyor ve vatandaşın kapısına gidiyor, ben sizi bulamadım diyor. Sizi evde bulamadığım için evrakı muhtara bıraktım diyor. O kâğıt düşebilir, kaybolabilir. Böyle şeyler de olabiliyor. Geçenlerde bir ablamız tatile Kıbrıs’a gidecekti. Havaalanında polis yakalamasına takılıyor. Yakalama niçin çıkmış? Şahitliğe gitmediği, mahkeme evrakı ona ulaşmadığı ve haberi olmadığı için çıkmış. Beni ifade almaya götürdüler diyerek bana söyledi. Ben de bunu nasıl çözebiliriz diye düşündüm ve muhtar arkadaşlarla aramızda istişare ettik. Bir yazılımcıyı davet ederek, durumu anlattık. E muhtar sistemi adı altında uygulama oluşturuldu. Her muhtar bu uygulamayı sistemine işleyebilir. Mahallesine gelen tüm evrakları, bilgileri sisteme giriyor. Vatandaş da cep telefonuna bu uygulamayı indirirse, muhtarlıkta evrakınız var şeklinde mesaj geliyor. Yani e-muhtarlık uygulamasıyla vatandaşı önceden uyarmış oluyoruz. Bu uygulamanın yıllık 1500 TL ücreti var. Ücret her sene yenileniyor. Programın zaman ve emek karşılığı olarak bir fiyatı belirleniyor. Vatandaşa faydalı işler yapmak için bu ücreti, muhtar ödüyor. Bu programı ilk başlatan muhtarlardan biriyim. Türkiye’de ilk 17 arasında kullanımı alan muhtarım. Bu uygulama, sadece Üsküdar’da iki muhtarlıkta var.

E -muhtarlık uygulamasında hangi işlemler yer alıyor?

-Bu uygulamada muhtarlık, nöbetçi eczane, e- tebligat, elektrik, su kesintisi gibi hizmetler var. Vatandaş, önce cep telefonuna e- muhtarlık uygulamasını indiriyor. Mahallede oturan herkes uygulamayı indirebilir. Hangi mahallede oturuyorsa, o mahalleyi seçiyorsun. Adresini güncel giriyorsun. Bilgiler isteniyor. E- muhtar uygulaması indirildikten sonra, haberler, etkinlikler, duyurular, evrakın gelmiyorsa hemen giriyorsun ve muhtara, sistemde anında tüm bilgiler düşüyor. Nöbetçi eczaneye çok acil ihtiyacın olduğunda arıyorsun ve bu uygulamadan anında görebiliyorsun. Ayrıca muhtara yaşadığın sorunla ilgili şikâyetini de bildiriyorsun. E-muhtarlık uygulaması, tebligat ve mahalle ihtiyacı üzerine uygulanan bir program.  Gece bile bilgi alabiliyorsunuz. E -devlet üzerinden yapılan  işlemler bu uygulamadan yapılmıyor.

Posta dağıtım konusuna da açıklık getirirseniz. Bazen kapıya not bırakılıyor?

-Her mahallenin postacısı var. Herkesin belirli bölgeleri var. Posta dağıtım merkezi bölgeleri veriyor. Her mahallenin muhtarlığına postacılar evrakları bırakıyor. Bizde evrakları e -muhtarlık sistemine günlük kaydediyoruz. Vatandaş da e- muhtarı indirmişse, cep telefonuna mesaj geliyor. E – muhtar uygulamasını indirmemişse, kapısına gelen not kâğıdıyla bize gelip evrakını alabiliyor.

Bu söyleşide anlaşılan; komşu komşunun külüne muhtaç atasözünden dem vurursak vatandaş da muhtarına muhtaç olabiliyor. Muhtarın, her bir hane içinde herkese dokunmaya çalışan, ailenin bir ferdi gibi olduğu görülüyor. Bu durum, birbirine yardım etmek ve dayanışma ile birlikte yaşamanın önemini de vurgulamış oluyor. Böylece hiyerarşik bir yapıda, muhtarların da önemli bir görevi olduğunu görüyoruz.

Tüm yazılarını göster