Tarım ve turizmden sanayiye uzanan bir yol: Bergama

Yaşar KUŞ İZMİR'den

İzmir’in kuzey aksında yer alan Bergama, sahip olduğu tarihi ve kültürel değerleriyle ön plana çıkan bir ilçe. Bu durum ekonomisine de yansıyor. Kültür turizmi Bergama’nın en önemli geçim kaynakları arasında. Dünyanın 999., Türkiye’nin 13. ve İzmir’in ilk UNESCO Dünya Mirası kenti olması da bunun göstergelerinden. İnternette Bergama ile ilgili kısa bir araştırma yaptığınızda karşınıza önce Parşömenin anavatanı olması, eczacılığın babası Hekim Galenos’un memleketi olması, Türkiye’nin ilk yerel festivaline (1937’den beri aralıksız sürüyor) ev sahipliği yapması, İncil’de adı geçen Anadolu’daki 7 kiliseden birini topraklarında bulundurması, dünyanın en dik antik tiyatrosuna sahip olması gibi bilgiler çıkıyor. Bergama ekonomisi dediğinizde de bunlara Anadolu’daki hemen hemen tüm ilçelerde olduğu gibi tarımsal faaliyetler ve biraz da madencilik işleri ekleniyor. Tarımda pamuk, tütün, domates, zeytin, mısır ve buğday; madencilikte granit, mermer, altın, perlit ve taş ocakları ilçede yaygın olarak çalışılan ürünler. Ama Bergama ekonomisi ile ilgili bu bilgiler geride kalma yolunda. Çünkü, son yıllarda Bergama, sanayi alanında ciddi atılımlara sahne oluyor.

SANAYİ HAMLESİ BAŞLADI

Bergama iş dünyası ilçenin ekonomisini değerlendirirken kuzeyindeki Dikili ve doğusundaki Kınık’ı beraber ele alıyorlar. Çünkü bu üç ilçe hem coğrafi, hem demografik, hem de ekonomik olarak iç içe geçmiş durumda. Bu bölgeyi İzmir’in kuzeyi olarak adlandırabiliriz. Bölgenin sanayide atağa kalkmasının en önemli nedeni İzmir - Çanakkale ve İzmir – İstanbul Otobanlarının kesiştiği noktada yer alması. Bu lojistik cazibe, yatırımcıları hemen harekete geçirdi ve bölge bir anda ilgi odağına dönüştü. İlginin planlı şekilde yönlendirilmesi için de hemen “organize” adımlar atılmaya başlandı. Uzun yıllar doluluk oranı birkaç fabrika ile sınırlı kalan Bergama OSB’de işler birdenbire hızlandı, firmalar yatırım yarışına girdiler ve bölge  neredeyse yüzde 100 doluluk oranına ulaştı. Bölgenin kuzey aksının kaderini değiştirecek bir diğer proje olan Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB’nin temeli geçen yıl atıldı. Avrupa'nın en büyük topraksız serası olma özelliği taşıyan bu proje, yakın gelecekte bölgede 3 binden fazla kişi için istihdam sağlayacak. Ayrıca Batı Anadolu Serbest Bölgesi A.Ş. (BASBAŞ) ve Kınık Tarıma Dayalı Tıbbi Aromatik Bitkiler İhtisas OSB de bu bölge için önemli yatırımlar arasında.

İHRACAT MERKEZİ OLACAK

İlçe ekonomisindeki gelişmeleri geçen yıl göreve gelen Bergama Ticaret Odası (BERTO) Başkanı Lütfi Kolat ile konuştuk. Kolat, yakın zamanda bölgenin yıldızının daha da parlayacağı görüşünde. Özellikle Batı Anadolu Serbest Bölgesi’nden beklentisi çok büyük. Görüşmemizde ilçe ekonomisindeki güncel gelişmeler hakkında birinci ağızdan bilgi aldık: “Batı Anadolu Serbest Bölgesi’nde 4 ya da 5 firma şimdiden teşvik almış durumda. İnşaatları 2024’te başlayacak. BASBAŞ, bölgemizi bir ihracat merkezi haline getirecek. Buradaki işletmeler de diğer OSB’lerimizde olduğu gibi havayı, suyu, toprağı kirletmeden üretim yapacaklar. BASBAŞ’da kendi enerjisini kendisi üreten, arıtmasını kendi yapan firmalar yükselecek. Dikili TDİOSB’de ise topraksız seracılık yapılacak. Altyapı çalışmaları hızla devam ediyor. Dikili’den Bergama’ya gelenler yolun sağ tarafındaki hummalı çalışmayı görebilir. Dikili TDİOSB’de tamamen tarıma dönük bir sanayileşme olacak. Tarladan sofraya kadar ürünler üretilecek. Ön taleplerin hepsi bitti, şu an hiç boş yer yok. Kınık’ta da aynı şekilde TDİOSB hızla ilerliyor. Bergama OSB ile birlikte bu 3 yatırım, bölgemizin çehresini değiştirecek. Çanakkale Köprüsü’nün devreye girmesi, Assos ve Troya tünellerin yapılması İstanbul’u bölgemize çok yakınlaştırdı. Bir tarafımızda ise Soma’ya kadar otoban geliyor. İstanbul yatırımcısının da bölgemize sıcak bakmasının en büyük sebebi bu. Bölgemize ulaşım artık çok kolaylaştı. İzmir çevre yolu da bizim için avantaj sağladı. 40-45 dakikada İzmir’e ulaşabiliyorsunuz. Beklediğimiz gelişme ise Çandarlı Kuzey Ege Limanı. Bu liman devreye girerse, bölgemizde büyük ve olumlu bir etki yaratacak.”

ÇANDARLI LİMANI UMUDU SÜRÜYOR

Lütfi Bey’in dile getirdiği Çandarlı Limanı bölge için çok büyük bir umuttu ama artık kanayan bir yara olma yolunda ilerliyor. Hayata geçirilmesi halinde sadece bu bölgeye değil, ülke ekonomisine doping etkisi yapacak olan bu limanda çalışmalar mendirek yapımının ardından durdu ve uzun yıllardır bekliyor. Çandarlı Limanı’nın bir an önce “mendirek”in ötesine geçmesi lazım. Böylece, bu bölge tarım, turizm ve sanayinin ardından lojistikte de basamak atlayacaktır.

Tüm yazılarını göster