Bursa iş dünyası yatırım iklimi için 'hukuk ve demokrasi' vurgusu yaptı

ISS Türkiye’nin “ISS Ekonomi Buluşmaları” toplantısında Bursa iş dünyasının önemli isimleri bir araya geldi. Sanayi ve iş dünyasının beklentilerinin konuşulduğu toplantıda hukuk devletinin ve demokrasinin güçlendirilmesi halinde ekonomiye olan güvenin de tesis edileceği, yatırımlar ve dış kaynak konusunda rahatlama sağlanacağı ifade edildi.

Esra Özarfat |

ALİ ŞAHİN / ESRA ÖZARFAT
BURSA - ISS Türkiye’nin “ISS Ekonomi Buluşmaları” toplantısı Bursa Almira Hotel’de yapıldı. “Ekonomide Belirsizliği Yönetmek” başlığıyla düzenlenen toplantıda ISS Türkiye CEO’su Cavit Habib, Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ ile Genel Koordinatör Vahap Munyar konuşmacı olarak yer aldı. Bursa iş dünyasının önemli isimlerinin de yer aldığı ve görüşlerini paylaştığı toplantıda konuşan ISS Türkiye CEO’su Cavit Habib, 1901 yılında Danimarka’da kurulan ISS’in 2005’te Türkiye pazarına girdiğini hatırlatarak, yüzde 100 halka açık olan şirketin 33 ülkede 380 bine yakın çalışanları bulunduğunu anlattı. Dünyanın en büyük özel sektör işverenlerinden biri olduklarına işaret eden Habib, 2005 ve 2009 arasında 11 şirket satın aldıklarını, aynı dönemde dünyada 750 şirket satın alan önemli bir hizmet firması olduklarının altını çizdi.

ISS Türkiye olarak 2005 yılında 40 milyon Euro olan cirolarını bugün 900 milyon euroya yükselttiklerini anlatan Habib, “Türkiye’de 4 bini beyaz yakalı 45 bin çalışan ile her sektörde yer alıyoruz. Çalışanları geliştirmeyi ve sosyal fayda sağlamayı hedefliyoruz. Son yıllarda şehir hastaneleriyle birlikte kamuda ciddi bir büyüme kaydettik. Doğu illerinde inanılmaz bir iş gücü olduğunu fark ettik. Öte yandan büyükşehirlerde iş gücü ciddi bir sıkıntı içinde. ISS olarak 3 bine yakın eksik çalışanımız var. Bunu destekleme yönünde çalışmalar yürütüyoruz. Öte yandan Türkiye’nin büyümesiyle birlikte sektörler ve bizim de iş hacmimiz büyüyor. Önümüzdeki 5 ila 10 yılda Türkiye’nin özellikle sanayi tarafında çok daha fazla büyüyeceğini, bir yatırım merkezi olacağını öngörüyoruz” dedi. ISS Türkiye olarak özellikle sanayi tarafında büyüme kararı aldıklarını kaydeden Habib, sanayi tesislerinde verimliliği artırma yönünde çalışmalar yürüttüklerini aktardı.

“Belirsizliklerin azaldığı bir sürece girildi”

Ekonomide belirsizliklerin azalmaya başladığı bir sürece girildiğine dikkati çeken Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Haziran ayından itibaren daha olumlu bir havanın ortaya çıkacağını ifade etti. Risk yönetiminin ön plana çıktığı bir dönemin yaşanacağına işaret eden Hakan Güldağ, dünyanın tedarik merkezinin batıdan pasifik bölgesine kaydığını, Türkiye’nin de bu noktada üretim gücüyle önemli bir şansa sahip olduğunu vurguladı. Güldağ, gerekli adımların atılması halinde Türkiye’nin şansının artacağının altını çizerek, “Ekonomiyi güçlendirme açısından atılacak rasyonel adımlardan bir tanesi Türkiye’de hukuk devletinin ve demokrasinin daha fazla güçlendirilmesi olacaktır. Türkiye’nin artık emeği ucuzlatarak bir yere gitmesi pek mümkün değil. Adalete ve kaliteli eğitime erişimin maliyetini ucuzlatması lazım. Merkez Bankası başkanının kolaylıkla görevden alınmasını sağlayan kararnamelerin kaldırılması, TÜİK’i de bağımsız bir kuruluş haline getirerek TÜİK’e olan güveni yeniden sağlamamız gerek. Aksi halde birbirimize inanmadığımız bir ortamda ilişkileri yürütmek zor” değerlendirmesini yaptı. Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar da yeşil dönüşüme dikkat çekerek firmaların bu yöndeki çalışmalarına hız vermesi gerektiğine vurgu yaptı.

“Rekabette Doğu Avrupa ile yarışıyoruz”

Toplantıda söz alan Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik, uygulanan Orta Vadeli Program’ın doğru olduğunu, çok agresif bir ihracat büyümesi öngörülmediğini söyledi. Geçen yılı 35 milyar dolar ihracatla kapatan otomotiv endüstrisinin bu yıl 39 milyar dolar hedeflediğini açıklayan Çelik, ihracatta artı yönlü bir trendin süreceğini kaydetti. Baran Çelik, ana Pazar olan Avrupa ile siyasi ilişkilerin ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi gibi konuların her zaman pozitif yönlü ilerlemesini desteklediklerini aktaran Çelik, “Türkiye’de şu an 1.5 milyon araç üretiliyor. Meksika otomotiv endüstrisi 4 milyonun üzerinde araç üretiyor. Bizim de bu potansiyelimiz var. Ama son 24 yıldır yeni bir OEM yatırımı alamadık. Doğu Avrupa ülkeleri rekabette bizimle yarışır hale geldiler ve biz büyüme trendimizi belli bir yerde tuttuk. Ancak her şeye rağmen Avrupa’nın bir otomotiv ülkesiyiz” dedi.

“Sanayici uzun vadeli krediye ulaşamıyor”

Yeşilova Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Yeşilova da ekonominin geleceği ve sıkıntıdan kurtulmasının yurt dışından kaynak girişiyle mümkün olacağını vurguladı. Yeşilova, “Bunun için de hukuk ve demokrasi yönünde yol almamız gerekiyor. Doğru kararların doğru kişiler tarafından alınması halinde Türkiye gibi kaynakları zengin bir ülkede ekonomiyi çok iyi yerlere getirmek her zaman mümkün” diye konuştu. Gökçelik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aras ise “Sanayici paraya, nakite, uzun vadeli krediye ulaşamıyor. Yüksek faizler nedeniyle bulduğu krediyi de alamıyor. Bu da yatırımcıların iştahının önünde bir engel. Sanayicilerimizin yeni yatırıma, reorganizasyona, yenilenmeye, güncellenmeye ihtiyacı var” değerlendirmesini yaptı.

“İşverenlerin sessiz istifası gündeme gelebilir”

İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık da Türkiye’nin ana pazarı olan Avrupa ülkeleriyle yaşanan vize sorununun bir an önce çözüme kavuşturulması gerektiğini belirtirken, Bursa Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar ise “Karışık sinyaller veriliyor. Belirgin bir ivme kaybımız yok ama net değiliz. Bursa’da iş insanlarının kafası karışık. Ekonomide daralma bekleniyor. Ekonomi kurmaylarının görevde kalıp kalmayacağı endişesi yaşanıyor. İhracatta dövizin nereye gideceğine yönelik belirsizlik, iş gücü maliyetlerinin ne olacağına ilişkin öngörülemezlik ve finansmanın zorlaşması kafaları daha çok karıştırıyor” açıklamasını yaptı. A-Plas Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Ağaoğlu da finansmana ulaşamama, kur, güven gibi problemlerin çözülmemesi halinde çalışanlardan sonra işverenlerin de sessiz istifasının gündeme geleceğini bildirdi.

“İçeride tahsil edilemeyen büyük bir kaynak var”

Tekstil sektörünü değerlendiren İpeker Yönetim Kurulu Üyesi ve Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkan Yardımcısı İhsan İpeker de şöyle konuştu: “Türkiye’nin ciddi bir potansiyeli var, ancak bu potansiyele ulaşamadığımızı seyretmek çok üzücü. Belli politikaların değişmesi gerek. Öncelikle dışarıdan gelecek bir kaynak bekliyoruz ama içeride tahsil edemediğimiz kaynak, çok ciddi bir açık ekonomi olduğu bir türlü konuşulamıyor. İhracatçıların ve kendi alanında inovasyonla uğraşan firmaların önündeki en büyük engel haksız rekabettir. Bunlunla ilgili bir önlem de alınmıyor. Sürdürülebilirlik, yeşil mutabakat konusunda Avrupa’nın ilerisinde öncü olan şirketlerimiz var. Devlete olan sorumluluklar başta olmak üzere tüm sorumluluklarını tam anlamıyla yerine getiren şirketlerimizin karşısında hayalet şekilde yürüyen bir tekstil sektörü de var. Kökten bir değişime ihtiyacımız var. Kendi firmamızda ihracat kilogram değerimiz 35 doları aşıyor. Bursa’nın tekstil ihracatı kilogram değeri ise 8 dolar. Tekstilin geri planda tutulduğu bazı açıklamaları üzülerek izliyoruz.”

Şehit Piyade Sözleşmeli Onbaşı Recep Kabala son yolculuğuna uğurlandı Amasya’da Kral Et Entegre tesisinde hayvana vahşette karar çıktı İmzayı attı: Alex De Souza resmen Antalyaspor'da Bakan Tunç açıkladı: Tutuklulara 19 Mayıs'ta açık görüş izni F1 efsanesi 10 yıldır komada, ailesi tedavisi için saatlerini bile sattı 19 Mayıs'ta 81 ilde 'Gençlik ve Spor Festivalleri' düzenlenecek