Kim derdi ki, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu bu bahis sürecini bu kadar kötü yönetecek!
Hatta kötü değil, berbat, rezalet…
İbrahim Hacıosmanoğlu her konuşmasında hep hak, hukuk, adalet ve eşitlik dese de…
Bu süreçte hak, hukuk, adalet ve eşitlik kavramlarını mumla aradık.
Hacıosmanoğlu, öyle uygulamalara imza attı ki, şaşırmamak mümkün değil…
Kanaatim odur ki, birileri İbrahim Hacıosmanoğlu’nu çok yanlış yönlendiriyor.
*
Büyük cesaretle yola çıkan Hacıosmanoğlu, bu süreçte büyük hayal kırıklığı yarattı.
Bakalım, ne zaman doğru yolu bulacak!
Bakalım, ne zaman hak, hukuk, adalet ve eşitlik adına beklentilere cevap verecek!
Bakalım, bu yolun sonu ne olacak!
Bakalım, İbrahim Hacıosmanoğlu nereye, nereden ve nasıl koşacak!
*
Bu satırları kaleme aldığım dakikaya kadar batı cephesinde bir değişiklik yoktu…
Daha doğrusu olumlu bir değişiklik yoktu.
Olumsuz gelişme ise çoktu.
Kafalardaki soru işaretleri daha da arttı.
Hakemleri bir çırpıda kamuoyunun önüne atan ve hatta bitiren Hacıosmanoğlu, sıra futbolun diğer paydaşlarına gelince 1 ileri, 2 geri gitti.
Soruşturma sürecinin sekteye uğraması doğrultusunda ne gerekiyorsa yaptı.
Hacıosmanoğlu, “kimse bu soruşturmayı sulandırmasın” mealinde açıklamalar yaparken, kendisine sormak gerekir, asıl sulandıran siz misiniz, başkaları mı acaba!
*
Sayın Hacıosmanoğlu’nun 27 Ekim’deki tarihi basın toplantısının üzerinden tam 1 ay geçti.
O basın toplantısının ardından ben bu köşede “utanmaz hakemler, helal olsun Hacıosmanoğlu” içerikli bir yazı kaleme aldım.
“Türk futbolu nihayet temizlenecek. Dünyanın en kirli ligleri arasında bulunan Türkiye ligleri, cesur adamlarla, cesur adımlarla ve cesur kararlarla pırıl pırıl olacak” dedim.
Sonra ne oldu!
Hiç sormayın.
*
Genç hakemlere ve alt liglerde top koşturan genç futbolculara ceza yağdırılırken, futbolun diğer paydaşları için adeta topa basıldı.
Nerede teknik adamlar!
Nerede gözlemciler!
Nerede temsilciler!
Nerede kulüp başkanları!
Nerede kulüp yöneticileri!
Nerede menajerler!
Ve nerede diğerleri!
*
Unutan ya da unutmak isteyenler için hatırlatayım!
Devam edeyim…
Nerede TFF yönetim kurulu üyeleri, aralarında bahis işine bulaşan hiç kimse yok mu!
Yoksa, maşallah!
Nerede Merkez Hakem Kurulu üyeleri!
Nerede Temsilciler Kurulu üyeleri!
Nerede Disiplin Kurulu üyeleri!
Nerede Tahkim Kurulu üyeleri…
Ve nerede diğer kurulların üyeleri…
Hiç biri bahis işine karışmadı ve buluşmadı mı?
Bir maşallah daha…
*
Niye 1 isim bile açıklamadınız, açıklayamadınız.
Oysa, tıpkı hakemler ve futbolcular gibi bu kurullardaki isimler de aynı kavanozda, aynı torbada, aynı listede bulunuyor.
Elinizin altında yani…
Bu mu eşitlik ve hak, hukuk, adalet…
Anlaşılan o ki… Altta kalanın canı çıksın…
*
Bu köşede defalarca yazdım, değişik ekranlarda da günde en az iki kez dile getirdim, 350 temsilcinin çok önemli bölümü TFF yetkilileri tarafından tek tek aranıp da “bahis oynadınız mı? Oynadıysanız temsilciliği bırakın, yoksa yarınlarda adınız açıklandığında devlet memurluğunuz ya da koltuğunuz büyük zarar görür” mealinde uyarıda bulunuldu mu, bu doğrultuda 45 temsilci “istifa edeceğim” dedi mi, bu 45 temsilcinin dışında kalan yaklaşık 75 temsilci ise “temsilciliği niye bırakayım. Bırakmam. Memuriyetime zarar gelmez” yaklaşımında bulundu mu!
*
Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu bu işi kim mi sulandırıyor?
Söyleyeyim…
Futbol Federasyonu çatısı altında Riva’da bulunan bazı etkili ve yetkili kişiler sulandırıyor.
Ve bu etkili, yetkili kişiler hak, hukuk, adalet, eşitlik kavramlarını yerle bir etti, etmeye de devam ediyor.
Hatta belki de farkında değiller, suç işliyorlar.
*
“47 futbolcu sadece bir kez oynadığı için disiplin kuruluna sevk etmedik” diyen Hacıosmanoğlu, galiba insanların zekasıyla oynamaya çalışıyor.
Sadece 1 kupon oynayan çok sayıda hakemi kamuoyunun önüne atarken, isimleri tek tek açıklarken ve hepsinin hakemliğini bitirirken hak, hukuk, eşitlik ve adalet oluyor da…
İş 47 futbolcuya gelince niye böyle davranıyorsunuz Sayın Hacıosmanoğlu!
Size bu hakkı ve yetkiyi kim veriyor!
Niye gizliyorsunuz!
Suç işliyorsunuz!
*
Disiplin talimatının 57. maddesinde “1 kupon oynamak serbesttir” diye bir hüküm var da, biz mi bilmiyoruz!
Madem öyle yıllar önce 1 kupon oynayan, sadece 50 kuruş, 4 lira, 7 lira, 10 lira yatıran hakemlerin lisansını bir kalemde niye iptal ettiniz?
Yoksa bu 47 futbolcu Süper Lig’de top koşturan anlı şanlı futbolcular mı?
Büyük takımlarda mı oynuyorlar?
Aralarında A Milli Takım futbolcuları da var mı?
Bu futbolculara ve kulüplerine gücünüz yetmiyor mu!
Yoksa işin içinde başka işler mi var!
Bunun izahını nasıl yapacaksınız!
*
Sayın Hacıosmanoğlu, belki bilirsiniz, o bakımdan sormak istiyorum.
Adeta davul çala çala sürdürdüğünüz bu süreçte TFF bünyesinde çalışan kaç kişi görevi bıraktı?
Kaç kulüp başkanı ve kulüp yöneticisi istifa etti.
Kendi adları duyulmasın diye kaç kişi gizlice bir kenara çekildi?
Ne diyeyim, soruşturmanın gizliliği ihlal edilirse böyle olur tabii!
İsimlerin ve delillerin üstü de böyle karartılır ve kapatılır!
*
TFF’nin gücü sadece genç hakemlere ve alt liglerde top koşturan genç futbolculara mı yetiyor!
Sayenizde alt ligler de bitti.
Oysa akılcı bir sistem uygulansaydı, bu iş sağlıklı ve adil sonuçlanırdı.
İsimleri ve rakamları şişirmek için bu işe bodoslama girerken, bugünleri ve yarınları hiç mi düşünmediniz?
Sizin hak, hukuk, adalet ve eşitlik anlayışınız bu mu?
*
Son sözüm şu olsun…
Sayın Hacıosmanoğlu…
Türk halkı ve Türk futbolu sizden önemli ve gerçek icraatlar bekliyordu…
Yanıldık…