TFF, bahis oynayanların tam listesini acilen açıklamalıdır

Bahis ve şike olayında nerede kalmıştık!
Batı cephesinde değişen bir şey yok.
Daha doğrusu Futbol Federasyonu’nda (TFF) ses yok.
Süreci inanılmaz derecede kötü yöneten TFF, hakemleri ve belli sayıdaki futbolcuları açıkladıktan sonra adeta kulağının üstüne yattı.
Lafı hiç uzatmadan baştan söyleyeyim.
TFF, bahisçilerin listesini acilen açıklamalıdır.
Bir daha yazıyorum… TFF, bahisçilerin listesini acilen açıklamalıdır.
Yoksa… Bu kriz inanılmayacak derecede büyük boyutlara ulaşır.
TFF yönetimi, kendini düşünmüyorsa bile…
Ülke futbolunun selameti açısından bu listeler acilen açıklanmalıdır.
Aksi takdirde… Telafisi mümkün olmayan bir sürece girilir.

*

Haliyle TFF yönetimine sormak istiyorum.
Nerede kulüp başkanları?
Nerede kulüp yöneticileri?
Nerede teknik direktörler?
Nerede antrenörler?
Nerede menajerler?
Nerede kulüp doktorları, masörler, malzemeciler?

*

Devam ediyorum?
Nerede TFF yönetimi? Anlı şanlı yönetim kurulu üyeleri arasında bahis işine karışan, oynayan var mı acaba?
Varsa kaç kişi?
Misal, 5 mi, 6 mı?
Nerede Hukuk Kurulu üyeleri?
Nerede Disiplin Kurulu üyeleri?
Nerede Tahkim Kurulu üyeleri?
Nerede Temsilciler Kurulu üyeleri?
Nerede temsilciler?
Nerede Merkez Hakem Kurulu üyeleri?
Nerede gözlemciler?
Herkes tarafından biliniyor ki… Hepsi TFF’nin elinde!

*

Biraz detaya gireyim.
Örneğin Süper Lig’de görev yapan kaç teknik adam bahis işine bulaştı?
Yarısından fazlası olabilir mi?
Aralarında büyük takımların teknik adamları var mı?
Her biri kaç kupon yaptı, ne kadar para yatırdı?
Diğer liglerdeki teknik direktörler ve antrenörlerde durum ne?
Vahim mi?

*

Keza, Temsilciler Kurulu ve temsilciler…
Bu köşede defalarca kaleme aldım, ekranlarda defalarca dile getirdim.
Bu bahis operasyonu patlayınca şu soruları yönelttim.
TFF yetkilileri tarafından 350 temsilcinin tamamına yakını tek tek aranıp da “bahis oynadınız mı? Oynadıysanız temsilciliği bırakın, yoksa yarınlarda adınız açıklandığında devlet memurluğunuz ya da koltuğunuz büyük zarar görür” mealinde uyarıda bulunuldu mu?
Bu doğrultuda 45 temsilci “istifa edeceğim” dedi mi?
Bu 45 temsilcinin dışında kalan yaklaşık 75 temsilci ise “Evet oynadım ama temsilciliği niye bırakayım… Bırakmam… Memuriyetime zarar gelmez… Temsilcilik çok tatlı ve güzel bir uğraş” şeklinde konuyu değerlendirdi mi?

*

Temsilciler Kurulu, adeta hem hakim olmuş hem de savcı!..
Hangi hak ve yetki ile temsilcileri arayıp da sorguluyorsunuz!
Telefonda size “evet oynadım” diyenlerden istifaları ile ilgili yazılı dilekçe aldınız mı?
Benden duymuş olun, “oynadınız mı, oynamadınız mı” sorusu yöneltilen temsilcilerden bazıları “oyuna getirildik” diye konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürmeye karar verdi.

*

Son yazdığım yazıda Temsilciler Kurulu ve temsilcilerle ilgili çok çarpıcı ve çok iddialı ifadeler de kullanmıştım.
Ne oldu, Türkiye’nin her yerinden ses geldi, TFF’den çıt yok.
Yazıda belirttim, mevcut Temsilciler Kurulu, bitmiş, tükenmiş…
Daha doğrusu uzatmaları oynuyor…
Temsilciler Kurulu, birbirini yiyor, parçalıyor…
Bu kurul kendi içinde birilerini şutlamaya çalışırken, yeni gelecek torpilli isimlere kucak açıyor.
Güya, Temsilciler Kurulu!

*

Tüm maçlarda disiplin, güvenlik ve asayiş konularını rapor etmekle görevli temsilcilerin başı olan Temsilciler Kurulu, kendi içinde disiplin, güvenlik ve asayiş konusunda inanılmaz problemler yaşıyor.
Bir Temsilciler Kurulu düşünün ki, 7 kişilik kurulda yer alan ve toplantı için TFF binasına gelen Servet Sarıkaya’yı TFF binasına almıyor.
Hey Allah’ım…
Öyle ki, olay çıkıyor, iş büyüyor, Servet Sarıkaya’ya “toplantıyı iptal ettik” deniliyor, Servet Sarıkaya da TFF binasına giremeden geri dönüyor.

*

Ve Servet Sarıkaya, kim, biliyor musunuz? Emniyet Müdürü…
Hem de nasıl?
Yurdun dört bir yanında görev yapan, terörle savaşan ve çok büyük operasyonlara katılan çok saygın bir emniyet müdürü…

*

Temsilcileri yazıyorum ama…
Merkez Hakem Kurulu (MHK) ve gözlemciler nerede?
Açıklansın da görelim, anlı şanlı isimler bu işe ne kadar karışmış!
Hakemlerin çok büyük bölümünün hakemlik lisansı iptal edilirken, bir de MHK üyelerini ve gözlemcileri görelim.
Nasıl olsa, hakemlerle, gözlemciler ve MHK üyeleri aynı torbada değil mi?
Madem hakemleri açıkladınız, MHK üyelerini ve gözlemcileri de açıklayın…
Diğer bahis şirketlerinden de veriler geldiği takdirde, bakalım eskinin ve de günümüzün FIFA kokartlı hakemleri de listede bulunacak mı?

*

Kulüp başkanlarını, yöneticileri ve menajerleri unutmadım tabii…
Ülke futbolunun en karanlık yüzleri kimse kusura bakmasın ama kulüp yöneticileri ve futbolcu menajerleridir…
Hoşgörünüze sığınarak söylemek istiyorum, bu konuda kitap yazdım, yüzlerce haber yaptım, yine yüzlerce belge yayınladım.
Ve benim bu kitap, dünyanın en büyük yarışması olan Dünya Spor Yazarları Birliği (AIPS) tarafından araştırma kategorisinde büyük ödüle layık görüldü.
Ödülümü Güney Kore’nin başkenti Seul’de törenle aldım.
Bu büyük yarışmaya 128 ülkeden 1830 spor yazarının katıldığını da belirteyim.

*

Elbette ki birbirinden değerli ve dürüst, kulüp başkanları, kulüp yöneticileri ve menajerler var ama…
Genelde durum hiç parlak değil..
Hele hele menajerler…
Hiç sormayın…

*

Türk futbolundaki en zayıf halka olan hakemleri ve alt lig futbolcularını mevzuatlar çerçevesinde bitiren TFF, iş güçlü halkalara gelince patinaj yapmaya başladı.
Hatta bırakın patinajı, geri geri gitmeye başladı
Ayıp, yazık, günah…
TFF Başkanı Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu başta olmak üzere TFF bünyesinde bulunan tüm yetkililere sormak gerekiyor:
Bu mu sizin adaletiniz, bu mu sizin vicdanınız, bu mu sizin eşitlik anlayışınız!
Bu nasıl hak, hukuk!

*

Açık söyleyeyim, her geçen gün, her geçen saat, TFF’nin aleyhine işliyor.
Bu böyle gitmez.
Kamuoyu açıklama ve icraat bekliyor.
TFF’nin mevcut yönetimi hızla kan kaybediyor.
Gözlemimi aktarıyorum, TFF’nin güvenilirliği minimuma indi.
Bahis sürecinde adeta kahraman ilan edilen Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu ve ekibi, inanılmaz mantık hataları sebebiyle çok sıkıntılı sürece girdi.
Sayın Hacıosmanoğlu… Açıklayın artık şu listeleri…
Açıklayın da kamuoyu gerçekleri öğrensin.
Niye gizliyorsunuz, en hafif tabirle, niye çekiniyorsunuz?

*

Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu bu işi kim mi sulandırıyor?
Söyleyeyim…
Futbol Federasyonu çatısı altında Riva’da bulunan bazı etkili ve yetkili kişiler sulandırıyor.
Ve bu etkili, yetkili kişiler hak, hukuk, adalet, eşitlik kavramlarını yerle bir etti, etmeye de devam ediyor.
Hatta belki de farkında değiller, suç işliyorlar.

*

“47 futbolcu sadece bir kez oynadığı için disiplin kuruluna sevk etmedik” diyen Hacıosmanoğlu, galiba insanların zekasıyla oynamaya çalışıyor.
Sadece 1 kupon oynayan çok sayıda hakemi kamuoyunun önüne atarken, isimleri tek tek açıklarken ve hepsinin hakemliğini bitirirken hak, hukuk, eşitlik ve adalet oluyor da…
İş 47 futbolcuya gelince niye böyle davranıyorsunuz Sayın Hacıosmanoğlu!
Size bu hakkı ve yetkiyi kim veriyor!
Niye gizliyorsunuz!
Suç işliyorsunuz!

*

Disiplin talimatının 57. maddesinde “1 kupon oynamak serbesttir” diye bir hüküm var da, biz mi bilmiyoruz!
Madem öyle yıllar önce 1 kupon oynayan, sadece 50 kuruş, 4 lira, 7 lira, 10 lira yatıran hakemlerin lisansını bir kalemde niye iptal ettiniz?
Yoksa bu 47 futbolcu Süper Lig’de top koşturan anlı şanlı futbolcular mı?
Büyük takımlarda mı oynuyorlar?
Aralarında A Milli Takım futbolcuları da var mı?
Kendi maçlarına mı oynadılar?
Bu futbolculara ve kulüplerine gücünüz yetmiyor mu!
Yoksa işin içinde başka işler mi var!
Bunun izahını nasıl yapacaksınız!

*

Sayın Hacıosmanoğlu, belki bilirsiniz, o bakımdan sormak istiyorum.
Adeta davul çala çala sürdürdüğünüz bu süreçte TFF bünyesinde çalışan kaç kişi görevi bıraktı?
Kaç kulüp başkanı ve kulüp yöneticisi istifa etti?
Kendi adları duyulmasın diye kaç kişi gizlice bir kenara çekildi?
Ne diyeyim, soruşturmanın gizliliği ihlal edilirse böyle olur tabii!
İsimlerin ve delillerin üstü de böyle karartılır ve kapatılır!

*

TFF’nin gücü sadece genç hakemlere ve alt liglerde top koşturan genç futbolculara mı yetiyor!
Sayenizde alt ligler de bitti.
Oysa akılcı bir sistem uygulansaydı, bu iş sağlıklı ve adil sonuçlanırdı.
İsimleri ve rakamları şişirmek için bu işe bodoslama girerken, bugünleri ve yarınları hiç mi düşünmediniz?
Sizin hak, hukuk, adalet ve eşitlik anlayışınız bu mu?

*

Ve “listeyi alamadık” dediğiniz bazı bahis şirketleri konusuna gelelim…
Peki bu şirketler bu süreçte listelerinde temizlik yapmış olabilirler mi?
Nasıl bileceksiniz!..
Bu soruşturmanın adaleti, hak ve hukuku kalmadı.
Bu soruşturmanın sonuçlarını çok gizli bir şekilde sürdürerek ve bütün bahis şirketlerinin elindeki listeleri aldıktan sonra açıklayacaktınız…
Artık geçmiş olsun…

*

Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu…
Türk halkı ve Türk futbolu sizden önemli ve gerçek icraatlar bekliyordu…
Yanıldık…
TFF, bu bahis soruşturması sürecinde adil olamadı, olamamaya da devam ediyor…
Bu çerçevede ve genel anlamda şunu söyleyeceğim:
Hiç kimse şeffaflık, dürüstlük, tarafsızlık sözleriyle tribüne oynamasın…
Hele hele… Kimse ucuz kahramanlık yapmasın…

*

Bakalım yarınlarda neler yaşayacağız.
Hep beraber takip edeceğiz.
“Futbolda temiz eller operasyonu” bir kez daha hayırlı olsun.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın bu soruşturmayı son derece titiz bir şekilde sürdürdüğünü ve basın bültenlerinin yanı sıra basın toplantısı ile de kamuoyunu en iyi şekilde aydınlattığını belirtmekte yarar var.

*

Her soruşturma gibi gizli olması gereken bu soruşturma Futbol Federasyonu tarafından ihlal edilse de…
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tüm titizliğiyle görevine devam ediyor.
*

Son sözüm şu olsun:
Kirli olan futbol liglerimiz, dileriz en iyi şekilde temizlenir.

Tüm yazılarını göster