Yaz meyveleri lükse dönüştü: Vatandaş kara kara düşünüyor
Yaz geldi, pazarlar ve market reyonları rengarenk meyvelerle doldu ancak vatandaşın cebi adeta ateşe döndü. Karpuzundan çileğine, kirazından eriğine kadar tüm yaz meyvelerinin fiyatları cep yakarken, bir zamanlar sofraların vazgeçilmezi olan bu lezzetler artık lüks tüketim haline geldi. Özellikle büyükşehirlerde dar gelirli aileler için yaz meyvesi almak hayal olurken, "Bu yaz bir kilo erik bile alamayacağız" serzenişleri yükseliyor.
Fiyatlar el yakıyor: Kiraz kırmızı altın
Geçtiğimiz yıllarda kilosu 20-30 TL civarında seyreden kirazın fiyatı bu yıl 100-150 TL'ye kadar yükseldi. "Kırmızı altın" benzetmesi yapılan kiraz, gramla satılır hale geldi. Yazın vazgeçilmezi karpuzda da durum farklı değil. Kilosu 30-40 TL'yi bulan karpuzun bir dilimi bile aile bütçesini zorluyor. Çilek, erik, kayısı gibi diğer yaz meyvelerinin fiyatları da benzer şekilde rekor seviyelere ulaştı. Marketlerde 500 gram çilek için 60-80 TL ödemek gerekirken, bir kilo üzümün fiyatı da 80-120 TL arasında değişiyor.
Peki bu yükseliş neden? Fiyatları tetikleyen faktörler neler?
Yaz meyvelerindeki bu astronomik fiyat artışının arkasında birden fazla katmanlı faktör bulunuyor. Öncelikle, küresel iklim değişikliğinin etkileri, beklenmedik hava olayları, bölgesel kuraklıklar ve ani sıcaklık değişimleri nedeniyle tarımsal verimlilikte ciddi düşüşler yaşanıyor. Çiftçiler, mahsul kaybı ve rekolte düşüklüğüyle mücadele etmek zorunda kalıyor.
İkinci olarak, üretim aşamasındaki girdi maliyetleri, yani gübre, ilaç, tohum, mazot ve elektrik giderleri, döviz kurundaki dalgalanmalar ve enerji fiyatlarındaki artışla birlikte rekor seviyelere ulaştı. Tarım sektöründeki nitelikli iş gücü bulma zorluğu ve işçilik ücretlerindeki artış da maliyetleri yukarı çekiyor. Son olarak, tarladan sofraya uzanan tedarik zincirindeki uzun aracılar halkası ve yüksek nakliye giderleri de fiyatların tüketiciye yansırken katlanarak artmasına yol açıyor. Üreticiden makul bir fiyata çıkan ürünün, market rafına gelene kadar fiyatının en az üç katına çıktığı gözlemleniyor. Bu durum, hem üreticiyi hem de nihai tüketiciyi mağdur eden bir yapıya işaret ediyor.
Artan fiyatların hane halkı üzerindeki etkisi ve toplumsal yansımaları
Yaz meyvelerindeki bu fahiş fiyatlar, hane halkı bütçeleri üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. Özellikle düşük ve orta gelirli aileler için, çocuklarına yeterli ve çeşitli beslenme imkanı sunmakta zorlanılan bir dönem yaşanıyor. Eskiden kolayca ulaşılabilen vitamin ve mineral kaynakları olan bu meyveler, artık gıda sepetlerinin dışına itiliyor. Bu durum, sadece ekonomik bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumun beslenme alışkanlıklarını ve genel yaşam kalitesini de olumsuz etkiliyor. Yaz mevsiminin getirdiği doğal serinletici ve keyif unsurlarından mahrum kalmak, toplumsal moral üzerinde de bir ağırlık yaratıyor. Pek çok kişi, yazın sunduğu bu doğal nimetlerden faydalanamadığı için bir hayal kırıklığı ve umutsuzluk yaşıyor.