"İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı, ayrımcılıkla mücadelede geri adımdır"

Türkiye’nin Cumhurbaşkanı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine İzmir iş dünyası temsilcilerinden de tepkiler yükseldi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
"İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı, ayrımcılıkla mücadelede geri adımdır"

İZMİR -  Fesih kararını “Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinden geri adım” olarak değerlendirilen STK başkanları, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır, İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülsün” dediler. Sözleşmeden çıkılmasının Türkiye’de kadın cinayetlerini daha da artıracağını vurgulayan İzmirli kadın başkanlar ise kararın sadece kadınlara değil, toplumum tüm temel hak ve özgürlüklerine karşı bir saldırı olduğunu belirttiler.

Cinayetleri artırır

Huriye Serter/İzmir Kadın Kuruluşları Birliği (İKKB) Başkanı: Adeta bir kadın mezarlığına dönüşen ülkemizde İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması bundan sonra daha fazla kadının cinayete kurban gitmesi anlamını taşıyor. Bu yüzden İzmir Kadın Kuruluşları Birliği olarak 50 derneğimizle birlikte sadece biz kadınları değil, toplumun her kesimini bu anlayışla mücadele etmeye çağırıyoruz.

Kabul edilemez

Betül Sezgin / İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı:Her yıl, her ay, her gün kadınlar öldürülürken bu ülkenin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkması kabul edilemez. İstanbul Sözleşmesi kadınlara yaşam sunan bir sözleşmedir. Bu karar kadın katillerini artık daha da pervasız hale getirecek. Kadınlar olarak haklarımızı bundan sonra daha yüksek sesle savunacağız.

Medeni Türkiye ile çelişen bir karar

Pınar Kılıç/Ege İş Kadınları Derneği (EGİKAD) Başkanı Emre: İstanbul Sözleşmesi’nden Türkiye’nin gece yarısı kararı ile çıkmasını kabul etmiyoruz.
Yıllardır kadınların toplumda daha iyi noktalara gelmesi, cinayetlere kurban gitmemesi için mücadele ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi de bu noktada en önemli uluslararası kriterleri belirliyor. Bu karar medeni ülkeler seviyesine ulaşmak için çalışan Türkiye ile de çelişiyor.