Termal turizmde hedef 10 milyon turist, 20 milyar dolar gelir

Jeotermal enerjide dünyanın en yüksek potansiyele sahip 4. ülkesi olan Türkiye, termal turizmde de yıllık yaklaşık 3 milyon turisti ağırlıyor. Doğru politikalarla ve iyi tesisleşme ile ülkenin termal turizmde yıllık 10 milyon turist çekip, 20 milyar dolar gelir elde edebileceğini belirten sektör temsilcileri, Ege Bölgesi’nin bu alandaki zenginliğine dikkat çekiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Termal turizmde hedef 10 milyon turist, 20 milyar dolar gelir

NURETTİN BAKİ / İZMİR

Deniz, doğa, tarih ve kültür turizmi alanındaki zenginlikleriyle bilinen Ege Bölgesi, jeotermal kaynaklarıyla sağlık turizminde de ön plana çıkıyor. Turizm ve Kültür Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye genelinde termal turizme hizmet eden 128 konaklama tesisi var ve bu tesislerin yaklaşık yarısı Ege Bölgesi’nde yer alıyor. Ülke genelinde 40 bin 721 yatak kapasitesinin 23 bin 251 tanesi yani yüzde 57’si yine bölge kentlerinde bulunuyor.

Türkiye coğrafi olarak dünyanın en önemli jeotermal kuşağı üzerinde yer alıyor. Konumu nedeniyle doğal termal su kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından değerlendirildiğinde Avrupa’da birinci ülke olurken, dünya da ilk 7 ülke arasında yer alıyor. Ancak bin 500’den fazla termal su kaynağının bulunduğu Türkiye’de, bu kaynakların yaklaşık yüzde 10’u kullanılıyor. Ülkenin bu alanda gözdesi ise Ege Bölgesi.

Ege Bölgesi’nin yer üstü güzelliklerini keşfeden yerli ve yabancı turistler, termal suyuna da büyük ilgi gösteriyor. Bakanlık verilerine göre 2018’de, yani pandemi öncesinde Türkiye genelinde termal turizmi tercih eden yerli ve yabancı turist sayısı 3 milyon 23 bin 798 iken, bu turistlerden 1 milyon 638 bin 402’si Ege Bölgesi’ni tercih etti. Bu dönemde 639 bin 392 turisti termal tesislerinde ağırlayan Afyonkarahisar bölgede en çok turist alan kent oldu. Afyonkarahisar’ı 536 bin 917 turist sayısı ile Denizli takip etti. İzmir ise 287 bin 828 turist sayısı ile üçüncü sırada yer alarak termal turizmde de adından söz ettirdi.

Denizli birincilik bayrağını devraldı

Pandemiden diğer turizm türlerine göre nispeten daha az etkilenen termal turizmde son 2 yılda toparlanma yaşansa da 2018 rakamlarına henüz ulaşılamadı. Söz konusu dönemde turist sayısı 3 milyon 798 bin iken, 2022’de ülke genelindeki termal tesisleri tercih eden yerli ve yabancı turist sayısı 2 milyon 651 bin 314 oldu. Bu turistlerden 1 milyon 543 bin 982 kişi Ege Bölgesi’ni tercih etti. 2018 yılında termal turizmde en çok turist çeken kentler arasında ikinci sırada yer alan Denizli, 2022 yılında 504 bin 444 turist sayısıyla termal turizmde ilk sırada yer aldı. Afyonkarahisar ise bu dönemde 501 bin 48 turistle ikinci sırada yer alırken, İzmir 298 bin 208 turist sayısıyla üçüncü sıradaki yerini korudu.

2023 yılı Ocak-Eylül ayları arasındaki dönemde ise Türkiye genelinde termal turizmi tercih eden yerli ve yabancı turist sayısı 1 milyon 509 bin 754, bu turistlerden Ege Bölgesi’nin kentlerini tercih eden turist sayısı ise 894 bin 645 oldu. 9 aylık dönemde en çok turist çeken Ege kenti 348 bin 908 kişi ile yine Denizli olurken, Denizli’yi 243 bin 803 turistle Afyonkarahisar takip etti. İzmir bu dönemde de 209 bin 972 turist sayısı ile bir kez daha üçüncü sırada yer aldı.

Ali Kındap: Hedef 10 milyon turist, 20 milyar dolar gelir

Jeotermal enerjide dünyanın en yüksek potansiyele sahip 4’üncü ülkesi olan Türkiye’nin, termal turizmde açık ara dünya lideri olabilecek durumda olmasına rağmen, potansiyelinin çok altında değer yarattığını dile getiren Jeotermal Enerji Derneği  (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, Türkiye ile kıyaslanmayacak derecede az ve verimsiz jeotermal kaynaklara sahip olan Almanya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya gibi ülkelerin,Türkiye’nin çok üzerinde turist ve gelir seviyesine ulaştığına dikkat çekti. Türkiye’nin jeotermal enerjide Avrupa’nın lider ülkesi olmasına rağmen sadece 60 bin termal yatağa sahip olduğunu anımsatan Kındap, çok daha az kaynağı olan Almanya’nın ise 750 bin termal yatak kapasitesi ile her yıl 10 milyondan fazla turiste ev sahipliği yaptığını vurguladı.

2007 yılında hazırlanan Termal Turizm Master Planı’nda, Türkiye’nin 2023 yılına kadar termal turizmde 500 bin yatak hedefi belirlediğine işaret eden Kındap, şu değerlendirmeyi yaptı: “Anadolu coğrafyası dünyada jeotermal kaynaklarla sağlık uygulamalarının ilk uygulandığı coğrafyadır. Sözgelimi İzmir Balçova’daki Agamemnomn Kaplıcaları’nın tarihi MÖ 1200 yıllarına kadar dayanır. Truva Savaşı’nın ünlü komutanı Agamemnon, yaralı askerlerinin kısa zamanda iyileşip geri döndüğünü görmüş ve kaplıca suyunun şifalı olduğunu keşfetmiş. Bu gerçek ortada iken bizler yaklaşık 3200 sene sonra bile bu değerimizin farkında değiliz. Antik çağlarda bile bugünden daha güçlü noktada olduğumuzu söyleyebiliriz.”

“Termal turist iki kat fazla harcıyor”

Avrupa ülkelerinde yaşlı nüfusun sayısının hızla arttığını ve devletlerin sosyal güvenlik bütçeleri içinde sağlık harcamalarının çok önemli bir yer tuttuğunu sözlerine ekleyen Kındap, Türkiye’nin termal turizmde tesisleşme yönünde atılım yapması halinde dünyada tercih edilen öncelikli termal turizm rotalarından bir tanesi olacağını kaydetti.

2022’de Türkiye’ye gelen turist sayısının 50 milyon 450 bin, turist başına elde edilen gelirin bin 51 dolar olduğunu hatırlatan Ali Kındap, “Bu alanda alacak çok yolumuz var. Ülkemiz, bin 500’e yakın doğal çıkış noktası olan bir jeotermal ülkesi.  Bu kaynak ayaklarımızın altında hazır. İyi bir tesisleşme atılımı ile 10 milyonun üzerinde turiste hizmet vererek, sadece termal turizmden 20 milyar doların üzerinde döviz girdisi elde edebiliriz. Tüm istatistikler, termal turistin bıraktığı dövizin ortalamanın en az iki katı olduğunu gösteriyor. Yoğun istihdam sağlayan alanların başında gelen termal turizm yatırımlarının desteklenmesi, gelir seviyesi yüksek turistlere hitap eden tesislerimizin devreye alınması ile Türkiye, bu alanda dünyanın açık ara bir numaralı ülkesi olabilir.”

Serdar Karcılıoğlu: Termal turizmle turist sayısında rekorlar kırabiliriz

Türkiye’nin termal turizm alanında özellikle kuzey ülkelerinden kayda değer bir talep artışı ile karşılaştığını dile getiren Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (BOYD) Onursal Kurucu ve Danışma Kurulu Başkanı Serdar Karcılıoğlu ise “Termal su ile şifa arayan insanlar, gidecekleri ülke ve şehirlerde özellikle termal suyun kalitesi ve sahip olduğu mineraller açısından zenginliği ile çok hassas ve ciddi araştırmalar yapıyor” dedi.

Aydın’da çıkan termal suyun birçok hastalığın ve özellikle kemik gelişimi ile ilgili önemli mineral zengini sulara sahip olduğunu da belirten Karcılıoğlu, “Sağlık Bakanlığı’nın verilerine dayanarak başta Afyonkarahisar, İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Denizli gibi illerimizde, aynı zamanda turizmin çeşitlendirilmesi kavramı içerisinde, termal tesis yatırımlarında gözle görülür bir talep oluştuğunu gözlemliyoruz. Ayrıca ülkemizdeki mevcut termal tesislerin bu konuda önemli ölçüde kendilerini geliştirdiklerine, hizmet kalitesi, servis ve kadrolarını tıbbi uzmanlar ile desteklemeye başladıklarına ayrıca, yabancı turistlerin özellikle tercih etmeleri nedeniyle termal havuzları oda içlerine almaya başladıklarına tanık oluyoruz” diye konuştu.

Termal turizmin iyi yönetilmesi durumunda turist sayısında rekorlara imza atılabileceğini söyleyen Karcılıoğlu, “Deniz güneş kum eksenli tatil turizmi hareketleri yerine farklı deneyimler yaşamak isteyen, sayıları ve talepleri her geçen gün artan yabancı turistleri sağlık turizmi ile yakalayabiliriz. Bu alanda gelişim göstermeye başlayan termal turizmin iyi yönetilmesi ve bu turizm çeşitliliğini iyi koordine edebilmemiz durumunda turist sayı ve gelirlerinde gerçek anlamda bir patlama ve rekorlara imza atma ihtimalimizin hiç de uzak olmadığını düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.

İzmir, termal turizmde 6 bin 443 yatakla hizmet veriyor

İzmir, önemli termal kaynakları bünyesinde barındırıyor. Balçova Agamemnon, Allianoi, Asklepion, Karakoç, Çeşme-Şifne (Reisdere)  gibi pek çok kaplıcasıyla antik dönemlerden beri şifa dağıtmış olan kent, günümüzde de aynı işlevini devam ettiriyor. Bununla birlikte Bayındır Ilıcaları, Bergama Kaplıcaları, Menemen Ilıcaları, llıcagöl Ilıcası, Tavşan Adası Ilıcası, Çeşme Ilıcaları, Şifne Kaplıca ve Çamuru, Seferihisar Kaplıcaları, Urla Ilıcaları (Malkoç İçmeleri) ve Gülbahçe Ilıcalarında halen termal turizm yapılıyor. Kaplıcalarda, sıcak su, çamur banyosu ve içme suları bulunurken, modern tıbbın imkânlarından da yararlanılarak, farklı tedavi yöntemleri uygulanıyor. İl genelinde; değişik sıcaklık aralıklarında (27 – 153 ºC) ve yüksek debiye sahip termal kaynaklar mevcut. Bu özelliklerinin yanı sıra, termal suların yüzeye yakın olması, diğer termal alanlara karşı büyük rekabet avantajı sağlıyor.

İzmir İl Turizm ve Kültür Müdürlüğü’nün verilerine göre kentte; Balçova, Narlıdere, Çeşme, Menemen ve Seferihisar’da termal tesisler bulunuyor. Bu tesisler; işletme belgeli (bakanlık belgeli) tesis ve yatırım belgeli tesis olarak iki ayrı kategoride yer alıyor. Kentte 10’u işletme, 5’i yatırım belgeli olmak üzere toplam 15 tesis bulunuyor. İzmir, bu tesislerde 6 bin 443 yatakla termal turizme büyük katkı sağlıyor.

“Aydın sağlık turizm için dünyanın eşsiz merkezlerinden biri”

Aydın’ın sağlık turizmi için önemli bir kent olduğunu belirten Aydın Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ülken, “Aydın, 1 milyonu aşan nüfusu ve Afrodisias, Tralles başta olmak üzere 29 antik kenti ile aynı zamanda Efes Antik Kenti, Meryem Ana, Pamukkale Travertenleri, Kuşadası destinasyonlarına yarım saat mesafede olması ve jeotermal kaynaklarından dolayı termal sağlık turizmi, Akdeniz iklimi ile sağlık turizmi için dünyanın eşsiz merkezlerinden biri. Aydın’da tarihi ve kültürel varlıklar ile doğal güzellikler çevrelenen birçok termal otel/ tesis bulunuyor. Termal sular, etkileri bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış vücudun gevşemesi, arındırılması ve iyilik halinin gözetilmesinde kullanılan geleneksel doğal tedavi yöntemleridir. Bölgedeki fay hatları üzerinde ortaya çıkan önemli termal merkezler Davutlar, Germencik ve Buharkent ilçelerinde yer alıyor. Bunların dışında bölgede yer alan diğer merkezler Kızıldere, Sultanhisar- Salavatlı ve Ortaklar- Gümüşköy kaplıcaları” dedi.