Aile Şirketi

(Family business) Bir geniş ailenin bi­reylerinin ortaklığı ile kurulan şirkettir. Şirket türleri içinde en eski ve en yaygın olanı aile şirketidir. 20. yüzyılda profes­yonel yöneticilerin yönetiminde halka açık şirketler ön plana çıkarken 21. yüz­yılda aile şirketleri ve girişimcilerin kur­duğu yeni şirketler de hak ettikleri ilgiyi görmeye başladı. Aile üyelerinin hisse senetlerinin yüzde 50’den fazlasına sa­hip oldukları şirketler aile şirketleri olarak kabul edilmektedir. Güney Koreli Samsung, ABD’li Walmart ve Hindis­tan’ın en büyük holdinglerinden Tata aile şirketi statüsünü korumaktadır. Avrupa’nın 100 büyük aile şirketi ara­sında Koç Holding, ve Sabancı Holding de vardır. Aile şirketi kolektif ve ko­mandit olabileceği gibi limitet ve ano­nim şirket olarak da örgütlenebilir. Aile şirketlerinin sahip olabileceği avantajlar şöyle sıralanabilir: Sermaye piyasa­sının yeterince gelişmemiş olduğu ül­kelerde aileler, gayrimenkul ve menkul değerleri ve nakit paraları sermaye ola­rak kullanabilirler. Aile şirketlerinde yatırımların öz kaynaklar ile yapılması daha kolay olabilir. Şirket zor bir döne­me girdiğinde ortaklar elde edecekleri geliri bir dönem için almayabilir ve ifla­sı önleyebilir. Bu tür şirketlerde karar­lar diğer şirketlere göre daha kısa sü­rede alınır ve uygulanır. Aile şirketinin ortakları birbirlerini yakından tanıdığı için performansı yüksek ekipleri daha kolay kurabilirler. Aile bağları şirketin sürekliliğini ve gelişmesini garanti ede­bilir. Ailenin çocukları küçük yaştan şirket ile ilgilenip deneyim kazanabilir. Bu avantajlarına karşılık aile şirketle­rinin dezavantajları da vardır: Yatırım­ların hep özkaynaklar ile yapılmasına öncelik verilmesi ve borçlanmadan uzak durulması şirketin büyüme hızını düşürebilir. Kâr dağıtımındaki sorun­lar, yönetim konusundaki görüş ayrı­lıkları, şirket içi iktidar mücadelesi ve görevlendirmelerde liyakate değil de akrabalığa bakılması verimliliği za­manla düşürür. Şirket bir gelişme ve büyüme ivmesi yakaladığında bazı or­taklar çalışma ve iş yöntemlerini de­ğiştirmek istemezler. Bu görüş ayrılığı ve kararsızlık şirkette önemli sorunlar yaratabilir. İkinci kuşağın iş hayatına ve şirketin faaliyet konusuna ilgi duyamaması aile şirketini sahipsiz bıra­kabilir. Şirketin büyümesi durumunda profesyonel yöneticilere güvensizlik duyulması ve yetki verilmemesi de işleri aksatır. Aile şirketlerinin bir bölümün­de üçüncü kuşak, üretimden çok tüke­time öncelik verebilir. Bu dezavantajlar iş dünyasında “Dedeler kurar, babalar geliştirir, torunlar batırır” sözünün yay­gınlaşmasına neden olmuştur.

Aile şirketinde kurumsallaşma: Aile şirketinin ortakları kurumsallaş­mayı sağlamak için kendi aralarında belirli konuları karara bağlayabilirler ve gerektiğinde kayıt altına alabilirler. Kurumsallaşmanın ikinci adımı özel­likle gelişme aşamasındaki şirketlerde yönetimin profesyonellere devredil­mesidir. Ancak bu yetki devri şeklen yapılıp aile bireyleri yönetime sık sık müdahale ettikleri takdirde kurum­sallaşma gerçekleşemez. Aile bireyleri yönetim kurullarında, şirketin temel üretim ve pazarlama stratejilerini be­lirledikten sonra günlük işlerin yö­netimini profesyonellere bırakmak zorundadır. Aile şirketinde kurumsal­laşmanın ilkeleri, diğer şirketlerden farklı değildir. OECD’nin 1999 yılında belirlediği Kurumsal Yönetim İlkeleri aile şirketlerinde de geçerlidir. Şirketin sürekliğinin ön şartlarından biri olan güvenin sağlanması için şirketin, kural­larının, politikalarının ve hesaplarının şeffaf olması gerekir. Kurumsallaşma­nın bir gereği de adalet ve hakkaniyet ilkesidir. Aynı görevde bulunan ve aynı işi yapan iki eleman arasında aile üye­si olanın kayırılması işyerinde önemli sorunlar doğurur. İşyerindeki aile bi­reyleri arasında da ayrım yapılmamalı ve duygusal bağlardan çok performans esas alınmalıdır. Diğer önemli bir konu da sorumluluk ilkesidir. Yönetim kuru­lunun ve diğer yönetim kademelerinin görev ve yetkilerinin açık ve net olarak belirlenmesi, bu ilkenin hayata geçi­rilmesini sağlar. Hesap verilebilirlik ilkesi ise başarının takdir edilmesine ve yapılan hatalardan dönülmesine im­kân verir. Aile bireylerinin şirket yönetiminde görev almadan önce herhangi bir şirkette bir süre çalışması ve ailenin şirketindeki görevine mümkün olan en alt kademeden başlaması kurumsallaş­maya katkıda bulunabilir.

ChartUse left and right arrows to move selectionKaynak Invalid date hedef Invalid dateUse left and right arrows to move left selectionKaynak Invalid dateUse left and right arrows to move right selectionHedef Invalid dateUse TAB to select grip buttons or left and right arrows to change selection25%