Yabancı yatırımcı bu Türkiye’ye niye gelsin!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

✔ Avrupa'nın birçok ülkesinden daha büyük bir kentin belediye başkanının bir mahkeme kararıyla görevden alınmak istendiği, böyle bir hukuk zemininin bulunduğu bir ülkeye yabancı yatırımcıların gelmesi, yatırım yapması beklenebilir mi?

Yatırımcısınız... Büyük bir aile size birlikte devasa bir fabrika kurmayı teklif etti, dönüm dönüm arsaları da var, hazır; iyi de para kazanacaksınız. Ne var ki aile üyelerine pek güvenmiyorsunuz, işlerini zaman zaman illegal şekilde yürüttüklerine ilişkin duyumlar almışsınız...

Diğer tarafta aynı yatırım için size başka bir teklif de var. İlki gibi değil bu teklif, daha kurumsal bir şirketten geliyor. Diğer önerinin aksine öyle kısa sürede çok para kazanma şansınız da olmayacak, bunu görüyorsunuz. Ama biliyorsunuz ki başınız ağrımayacak.

Hangisini tercih edersiniz?

Yatırımcısınız... Size her türlü olanağı sunan, en yetkili ağızlarının “Mevzuat engeli mi, aşarız, siz yeter ki gelin” dediği bir ülke var. Pazar büyük, ihracat olanakları zengin; ama kafanızda bir soru işareti, ya “Her türlü engeli aşarız” diyenler gün gelir size engel çıkarırsa ne yapacaksınız...

Diğer tarafta sizi yatırıma davet eden tam anlamıyla bir hukuk devleti, hiçbir yetkilisi çıkıp da “Biz sizin için her engeli aşarız, korkmayın” demiyor; çünkü orada hukuk var, hukuk ne emrediyorsa o yapılıyor.

Hangi ülkeyi tercih edersiniz?

Böyle okumak gerek

Türkiye’ye yeni yatırım gelmiyor. Doğrudan yatırım bir yana hisse senedi ve devlet iç borçlanma senedi almaya dönük portföy yatırımı da gelmiyor.

Niye dersiniz?

Sakın yabancıya güven veremiyor olmayalım!

Sakın yabancıyı ikna için söylediğimiz Mevzuat engeli mi, aşarız” türü söylemler tam ters etki yaratıyor olmasın!

Önceki gün verilen kararı bu açıdan okumak ve değerlendirmek gerek.

Suç oluşturmayan bir eylem cezalandırılırsa, hem de siyasi bir takım sonuçlar elde etmek adına cezalandırılırsa, Avrupa’nın birçok ülkesinden daha büyük bir kentin seçilmiş belediye başkanı bu şekilde görevden uzaklaştırılmaya çalışılırsa böyle bir Türkiye'ye yatırım yapmaya kimse gelmez. Gelmiyor zaten.

Şimdi birileri şunu söyleyebilir:

“Geçmişte bir şiir okudu diye Erdoğan’a da ceza verildi.”

“Kötü örnek, örnek olmaz!”

 O da yanlıştı, şimdiki karar da yanlış.

Bu kararlardan bazı kişiler, bazı siyasi partiler yarar görebilir ya da göreceklerini zannedebilir. Böyle düşünen, kendini ve temsil ettiği siyasi görüşü Türkiye'nin önüne koyuyor demektir.

DTH GERİLEMEYE DEVAM EDİYOR

Döviz tevdiat hesaplarındaki gerileme devam ediyor.

Merkez Bankası verilerine göre döviz tevdiat hesaplarında son beş haftadaki gerileme 17.2 milyar doları buldu. Bu tutar parite etkisinden arındırılmış gerilemeyi gösteriyor.

Döviz hesaplarının tümü dolar cinsinden olmadığı için diğer döviz cinslerinden olan hesaplar parite etkisinden arındırılıyor. Döviz tevdiat hesapları 11 Kasım’da biten haftada 3.7 milyar, 18 Kasım haftasında 3 milyar, 25 Kasım haftasında 5.5 milyar, 2 Aralık haftasında da 2.4 milyar dolar gerilemişti. Geçen hafta kaydedilen 2.6 milyar dolarlık düşüşle birlikte beş haftadaki gerileme 17.2 milyar doları buldu.

Nereye gidiyor?

Döviz hesaplarında gerileme var; iyi güzel de bu para nereye gidiyor?

Şirketler yıl sonu işlemleri ya da ödemeleri için döviz çekiyor olabilir. P

eki vatandaş bankadan çektiği dövizi ne yapıyor?

Kur korumalı hesaba yönelmiyor, o belli. Zaten kur korumalıya gitmesi için bir neden yok. Bu arada kur korumalı mevduatın 2-9 Aralık haftasında 1.1 milyar lira gibi küçük bir artış gösterdiğini belirtelim. KKM’de yön belli ve aşağı doğru. Bu bir haftadaki 1.1 milyarlık artış belli ki hesap yenilemesinden ve getirinin anaparaya eklenmesinden kaynaklanıyor.

KKM olmadığına göre döviz hesabından çıkan para nereye gidiyor?

Dövizin artmayacağı düşüncesiyle TL mevduata yönelme olabilir.

Altın alınıyor olabilir.

Borsaya gidiliyor olabilir.

Ya da bu para yastık altına giriyordur.

Borsada iki gündür İBB kararından ötürü yaşanan dalgalanma dikkate alınmazsa normalin ötesinde bir artış söz konusuydu. Bunun da sayıları giderek artan yeni yatırımcıdan kaynaklandığı belli.

Şimdi İBB ile ilgili bu kararı alıp borsaya yeni giren küçük tasarruf sahibini şoke edenler siyaseten adeta baltayı taşa vurmuş durumda. Tasarruf sahibine gidecek alan bırakma, yetmezmiş gibi iktidardaki bazı isimler de borsa için vatandaşı teşvik etsin ve küçük yatırımcı bir anda neye uğradığını şaşırsın! “Biz ne yapalım, bu mahkeme kararı” denilir denilmeye de, buna inanan çıkar mı, siz ona bakın!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ALAATTİN AKTAŞ YAZDI 06 Mayıs 2024
ALAATTİN AKTAŞ YAZDI 30 Nisan 2024