Özpet, inhouse modeliyle 5 yılda yüzde 500 büyüdü

Özpet Ambalaj Yönetim Kurulu Başkanı Selim Özsoy, Afyon’daki tesislerinin yanı sıra müşterilerinin fabirkalarında da inhouse modeliyle üretim yaptıklarını belirtti. Özsoy, bu modelle 5 yılda yüzde 500 büyüdüklerini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Özpet, inhouse modeliyle 5 yılda yüzde 500 büyüdü

Hatice AYDOĞAN ÖZSÖKMEN

AFYON - Afyon’da 2002 yılında 300 bin dolarlık bir yatırımla PVC şişe ve kavanoz üretimine başlayan Özpet Ambalaj, ürün verdiği firmalarda kurduğu tesis (inhouse) modeliyle son 5 yılda, ciro ve karlılıkta yüzde 500’lük bir büyüme gerçekleştirdi. Afyon OSB’deki üretim tesisinin yanı sıra, Ayvalık, Adana, Gaziantep ve İstanbul’da üretim tesisleri bulunan ve geniş ağızlı kavanoz grubunda Avrupa'nın en büyük üretim hatlarından birine sahip olan firma, İSO 500’de yer alan firmalara yağ, sirke, turşu ve zeytin şişe ve kavanoz üretiyor.
Türkiye’de ana hammadde olan granülden mamul üretimi yapan firmaların büyük çoğunluğunun yabancı ortaklı olduğunu belirterek, yatırım maliyeti yüksek olan bu alanda yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan ve ihtisaslaşan firmalar arasında olduklarını söyledi. Özsoy, şöyle devam etti: “Adana'da Ülker'in tesislerinin içerisinde bir fabrikamız var. Yudum, Komili, Trakya Birlik, Karadeniz Birlik, Marmara Birlik ve Tariş'le çalışıyoruz. İSO 500'de yer alan büyük markaların tedarikini biz sağlıyoruz. Üretimimizin yüzde 80’ini yurt içindeki firmalar için yapıyoruz” diye konuştu. Afyon’da 300 kişiyi istihdam ettiklerini söyleyen Özsoy, “2002 yılında 10 kişi 800 metrekare kapalı alanla başladığımız yolculuğumuz şu anda 16 bin metrekareye ulaştı. Son 3 senedir iş hacmi ile Afyon'un en büyük 15 firması arasında bulunuyoruz” dedi.

“Raf ömrünü ambalaja ventil koyarak uzatıyoruz”

Sektörde büyümesini sürdüren Özpet Ambalaj’ın yeni ürünlerle ihracat pazarlarına yönelik yatırımlarının devam edeceğini dile getiren Özsoy, “Sektörde sağlık ve hijyen ürünlerine doğru bir talep artışı var. Dezenfektasyon şişeleri, likit el spreyleri gibi medikal ve kozmetik ürün ambalajlarında trend yukarı doğru gidiyor. Bu konuda da kendimizi yenilemeye ve geliştirmeye yönelik Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu. Ambalajlı ürünlerde gıda güvenliği en üst seviyeye çıkarmak için geliştirdikleri bir yöntemle Türkiye’de bir ilke imza attıklarını dile getiren Selim Özsoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlk defa kullanım açısından kavanoz ve şişelerin ağızlarını alüminyum folyo ile kapladık ve alüminyum folyo üzerine ventil koyduk. Ventil ambalajdaki havanın dışarı atılmasını sağlıyor, içeriye hava girişini önleyerek raf ömrünü uzatıyor. Bunu Türkiye de ilk biz uyguladık.”

ABD’de inhouse üretim için 1,3 milyon dolarlık yatırım

Yüzde 80 kapasite ile 24 saat çalışan tesislerde yıllık 360 milyon adet üretim yapıldığını ve üretimlerinin yüzde 15-20’sini ABD ve Kanada’ya ihraç ettiklerini kaydeden Özsoy, inhouse modeli ile ilgili şu bilgileri verdi: “PVC ürünleri hacimlidir. Üretim tesislerimizde tüp haline getirdiğimiz ürünleri diğer şehirlerde kurduğumuz tesislerde işleyerek müşterilerimize sunuyoruz. Dolayısıyla bu modelle hem firmamızın hem de çalıştığımız firmaların lojistik ve depolama maliyetlerini azaltarak, rekabetçiliği güçlendirdik. Müşterilerimizin kendi fabrikalarında kurduğumuz tesislerde, gelen adet ve tasarıma göre üretim yapıyoruz. Bu yöntemle tedarikçi olduğumuz işletmelerin paketleme, taşıma ve depolama maliyetlerini büyük oranda azaltmış olduk. Bu şekilde yapılmış 4 anlaşmamız var. Son 6 yıldır büyümemizi bu strateji ile sağladık. 2 yıl önce de ABD’de bir plastik firması ile iş ortaklığa giderek LosAngeles’ta 1 milyon 300 bin dolarlık bir yatırım yaptık. Kendi makinelerimizi oraya götürerek üretim tesisimizi kurduk. Buradaki yatırımımızı büyütmeye çalışıyoruz. Bugün üretim kalitemizle, Afyon’dan Çin ve Hindistan ile rekabet edecek konuma geldik.”