Özgür Özel: Atanamayan öğretmenleri Saraçhane'ye bekliyoruz

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “CHP olarak 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’ndan bir gün önce tüm atanmayan öğretmenleri, tüm mülakat mağdurlarını, müfredattan endişe duyanları, laik eğitim isteyenleri, çağdaş Cumhuriyet için, çağdaş eğitim talep edenleri İstanbul’da saat 13.00’te Saraçhane Meydanı’na bekliyoruz.” dedi.

ANKA
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Özgür Özel: Atanamayan öğretmenleri Saraçhane'ye bekliyoruz

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhuriyet gazetesinin 100'üncü yılı kutlama programında yaptığı konuşmada, atanamayan öğretmenlere, mülakat mağdurlarına, yeni müfredattan endişe duyanlara 18 Mayıs saat 13.00'de İstanbul'da Saraçhane'de olmaları için çağrıda bulundu.

Özel, şöyle konuştu:

“Gazi Mustafa Kemal, Cumhuriyet devriminin kalıcı olabilmesi, aydınlanma devriminin sürmesi, 100 yılları geçmesi ve kendi deyimiyle ilelebet payidar kalabilmesi için demokrasinin güvencesi olan özgür basının olması gerektiğini biliyordu. Bu konuda Cumhuriyet gazetesini önemsiyordu. Cumhuriyet gazetesi o günden bugüne kadar kurucusu bir partinin de kurucusu olduğu halde okurları bir partinin sadık seçmenleri olduğu halde, bu gazete hiçbir zaman bir partinin gazetesi olmadı.

Geçtiğimiz yıl hem CHP’nin resmi kuruluşunun hem Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını hep birlikte yaşadık. CHP’nin ve Cumhuriyetimizin kurucusu aynı zamanda Cumhuriyet gazetesinin kuruluşunun azmettiricilerinden bir tanesi, isim babası, onun misyonunu tarif eden, ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten başkası değildir. Gazi Mustafa Kemal, Cumhuriyet devriminin kalıcı olabilmesi, aydınlanma devriminin sürmesi, 100 yılları geçmesi ve kendi deyimiyle ilelebet payidar kalabilmesi için özgür basının, demokrasinin güvencesi olan özgür basının olması gerektiğini biliyordu. Bu konuda Cumhuriyet gazetesini önemsiyordu. Cumhuriyet gazetesi o günden bugüne kadar kurucusu bir partinin de kurucusu olduğu halde, okurları bir partinin sadık seçmenleri olduğu halde, bu gazete hiçbir zaman bir partinin gazetesi olmadı. Bu gazete pek çok çağcıl ve çağdaşlarının aksine iktidar kimde olursa olsun kamunun haber alma hakkını savunmayı, kamunun üstün çıkarını korumayı, esas sorumluluğu önce hakikate sonra kendisinin okuyanlarına, takipçilerine karşı duyduğunu hiçbir zaman unutmadı.

 

“Gazetecilik meslek ahlakından sapmayanlar bir adım geri atmadılar”

Gazetecilik meslek ahlakından bir gram sapmayanlar, ne darbecilerin ne işkencecilerin karşısında bir adım geri atmadılar. Bu gazetenin şehitleri var. Ahmet Taner Kışlalı’dan Uğur Mumcu’ya, Cevat Orhan Tütengil’den Ümit Kaftancıoğlu’na, Muammer Aksoy’dan Bahriye Üçok’a, Onat Kutlar’a kadar bu gazetenin şehitleri var. Bu gazetenin zindanlara atılanları, zindanlarda işkencelerde susmayan İlhan Selçuk’ları, Mustafa Balbay’ları var. Bu gazete Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünlere gelmesinde son 20 yılda yaşadığı tahribatlara, ondan önce uğradığı haksızlıklara, darbelere ve tüm olumsuzluklara rağmen Cumhuriyet değerlerinin bugünlere taşınmasında, bugün Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında bir kez daha Cumhuriyet’in kurucu kadrolarına husumet duyanların değil minnet duyanların ülkede söz sahibi olmasının, yönetimde olmasının, umudun yeniden artmasına, toplanan verginin yüzde 86’sının, ekonominin yüzde 80’inin, nüfusun yüzde 65’nin Cumhuriyet’in kurucu kadroları ile aynı yollarda yürüyen yerel yöneticilere emanet olmasına en çok katkısı olan kurumlardan bir tanesi Cumhuriyet gazetesidir

 

“Çağdaş eğitim talep edenleri saraçhane meydanı’na bekliyoruz” 

Rahmetli Bülent Ecevit’in hayata geçirdiği, ilk imzasının sahibi olduğu kanun tasarısının sahibi olduğu, TBMM’nin kanunlaştırdığı, Sayın Ahmet Necdet Sezer’in onaylayarak, artık kamudaki işe alımların tamamen liyakat esasına göre olmasının teminatı olan KPSS sistemi yerine oraya mülakat dayatanların, partizanlık dayatanların, liyakate değil sadakate önem verenlerin, subjektif kriterlerle devlete memur, öğretmen seçenlerin ülkeyi getirdiği nokta ortada. Bugünlerde bir yandan mülakatın kaldırılmasına verilen sözün terk edildiğini, uygulanmayacağını, bir yandan hiçbir kusurları olmadığı halde atanamayan öğretmenler diye adlandırılan atanmayan öğretmenlerin beklediklerinin 4’te biri oranında atama ilan edilmiş olmasının, bir yandan ‘10 yıldır çalışıyoruz deyip 7 günde görüş bildirin’ dedikleri müfredatın yarattığı endişeler ortada. Herhalde bunu açıklamak için en doğru kürsü ve en doğru yer burasıdır. CHP olarak 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’ndan bir gün önce tüm atanmayan öğretmenleri, tüm mülakat mağdurlarını, müfredattan endişe duyanları, laik eğitim isteyenleri, çağdaş Cumhuriyet için çağdaş eğitim talep edenleri İstanbul’da saat 13.00’te Saraçhane Meydanı’na bekliyoruz."

Mansur Yavaş: Cumhuriyet gazetesi artık ülkemizin ve ankara'mızın tarihi kültür mirası haline gelmiştir

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş da kutlama programında konuşma yaptı. Yavaş, "Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Genel Başkanım, önceki genel başkanım, çok değerli hazirun hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Cumhuriyetimizin kuruluşuyla yaşıt ve Cumhuriyetimizin kuruluş ilkeleriyle bugüne kadar 100 yıldır devam eden Cumhuriyet gazetemizin 100. yılını kutluyorum. Cumhuriyet gazetesinin bir anlamı daha var. Artık ülkemizin ve Ankara'mızın tarihi kültür mirası haline gelmiştir. 100 yıllık bir çınar. Bizim artık ilelebet korumamız gereken bir kültür mirasıdır. Ben emek veren herkese çok teşekkür ediyorum. Ve nice 100 yıllara diyorum."

 

"Uğur Mumcu'yu, Ahmet Taner Kışlalı'yı, Muammer Aksoy'u ve ismini sayamayacağımız Cumhuriyet'e emek verenleri şükranla anıyorum"

 Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner de şunları söyledi:

"Aydınlanmanın kalesini farklı kılan sadece 100 yıllık köklü bir tarihe sahip olması değil aynı zamanda biraz önce Işık Bey'in de ifade ettiği gibi adını Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği çok değerli bir basın yayın organı olması ve aynı zamanda bence bugüne kadar 100 yıllık tarih boyunca hiçbir iktidara diz çökmeden aydınlanma değerlerini savunmadaki bu misyondaki en büyük koruyucusu olan patronu olmayan bir gazete olarak bağımsız, özgün bir gazetecilik örneği göstergesidir diye düşünüyorum. Ben bugüne kadar bu tarih boyunca yeri gelip katledilmeyi göze alan, geri gelip sürgün edilip, yeri gelip işkenceyi göze alan ama asla bu çizgiden vazgeçmeyen öncelikle kaybettiğimiz değerlerimize Uğur Mumcu'yu, Ahmet Taner Kışkalı'yı, Muammer Aksoy'u ve ismini sayamayacağımız bugüne kadar Cumhuriyet'e emek veren gazetemizin yaşaması için emek veren tüm kadrolarına burada şükranla anmak istiyorum. Ve aynı zamanda bundan sonra da Çankaya'da Cumhuriyet'ti gençlere emanet eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu mirasına sadece Cumhuriyet kavramı olarak değil, gazetemiz Cumhuriyet olarak da Cumhuriyet değerleri olarak da benimseyeceğimizin huzurunuzda sözlerini vererek bundan sonra da her alanda yanınızda olacağımızı belirtmek istiyorum."