Duygusal dayanıklılığı artırmanın altı yolu

Hayatin bir kuralı vardır: Her şey değişir ve her şey sona erer. İşte bu yüzden bitişlere, yeniden oluşumlara, ani değişimlere hazırlıklı olmak gerekir.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Duygusal dayanıklılığı artırmanın altı yolu

TUNÇ DİPTAŞ 

Hayat sürprizlere gebedir. Kendinizi zirvede hissettiğiniz bir dönemde, işlerin fazlasıyla yolunda gittiğini düşündüğünüz bir anda hiç beklemedik olaylar yaşanabilir ve o güne kadar elde ettiğiniz her şey elinizden uçup gidebilir.

Ortaklık kurduklarınız, beraber hedefler koyup geleceği şekillendirmeyi düşündükleriniz, şartlar değişince kendilerini düşünmeye başlayıp sizi unutabilir. Güven ilişkisi kurduğunuza inandığınız, yıllarca birlikte önemli işleri başardığınız arkadaşlarınız size sırtını dönebilir.

Kolayca yürüdüğünüz, tüm kapıların rahatça açıldığı huzurlu bir yolda ilerlerken yanlış bir sapağa girebilir ve kendinizi engebeli, karanlık, zorlu yolda bulabilirsiniz. Tatil, bayram, gece, gündüz demeden emek verdiğiniz, uğruna uykusuz kaldığınız kariyeriniz, yaptığınız bir veya birkaç hata yüzünden ters yüz olabilir. Kurallarını sizin belirlediğiniz, oynayanları sizin seçtiğiniz bir oyun oynarken oyunun kontrolü bir anda başkalarının eline geçebilir ve bunu fark edemeyebilirsiniz.

Hayatin bir kuralı vardır: Her şey değişir ve her şey sona erer. İşte bu yüzden bitişlere, yeniden oluşumlara, ani değişimlere hazırlıklı olmak gerekir.

Bir dert, bir sorunla karşılaştığımızda, hayat beklenmedik değişimlerle zorladığında her bireyin önünde iki seçenek vardır: Birinci durumda insan şikâyet etmeyi, küsmeyi, başkalarını ya da olayları suçlayarak kurban rolüne bürünür. İkinci seçenekte ise duygusal dayanıklılığını artırarak çözüm aramaya koyulur.   Duygusal dayanıklılık; zorlandığımız, baskı altında kaldığımız hallerde duygularımızı yöneterek dengede kalabilme becerisidir. Duygusal çöküş yaşadığımızda hızlıca bununla baş edip hayata devam etmemizi sağlayan içsel bir kudrettir. Belirsizliklere, yaşanan aksiliklere, beklenmeyen değişikliklere, adaletsizliklere karşı güçlü kalabilme yetisidir.

Kendimizi duygusal olarak dayanıklı hale getirmenin yolları nelerdir?

  1. Hayat amacınızı netleştirin. Kendinizden daha büyük bir amaca hizmet ederek hayati anlamlandırın. Duygusal dayanıklılığı artırmanın birinci yolu hayatı anlamlandırmaktan geçer. Nietzsche’nin söylediği gibi “Yaşamak için bir ‘neden’i olan her kişi neredeyse bütün ‘nasıl’lara katlanabilir.”

  2. Zihnimizin ve duygularımızın da tıpkı vücudumuz gibi antrenmana ihtiyacı vardır. Hayatın zorluklarına bizi hazırlayacak ritüeller duygusal dayanıklılığın artmasını sağlar. Her sabah yapılan ibadet, meditasyon, nefes egzersizi; akşamları gün içinde olanlar için şükretmek gibi alışkanlıklar duygusal dayanıklılığı yükseltir.

  3. Ne kadar sağlıklı beslenir, uykunuzu alır ve su ihtiyacınızı karşılarsanız duygusal dayanıklılığınızı o kadar artırırsınız. Amerika’da mahkemelerde hakimlerin verdikleri kararları inceleyen nörobilim uzmanı, psikolog Lisa Feldman Barrett, öğle yemeğinden önce açlık hisseden hakimlerin daha sinirli olduklarını ve karar verirken daha acımasız olduklarını gözlemlemiştir. Karnınızın aç olması, uykusuz kalmanız duygularınızın olumsuz etkilenmesine ve olumsuz yönde karar almanıza neden olur. 

  4. “Başkaları ne der” diyerek yaşama alışkanlığından vazgeçin. Saçmalamak, utanmak, komik duruma düşmekten korkmayın. Özgün olmanın keyfini çıkararak kendinizi özgürleştirin. Kendinizi kabul etmeden, özgünleşmeden duygusal dayanaklığınızı yükseltemezsiniz. 

  1. Odağınızı geçmişe değil, ‘an’a ve geleceğe yönlendirin. Olumsuz düşüncelere odaklanmak yerine, olumlu bakış açısını tercih edin. 

  1. Standartlarınızı sürekli olarak yükseltin. Kendinizi geliştirmek için konfor alanından çıkmak zorunda kalırsınız. Bunu her başardığınızda duygusal dayanıklılığınızı artırırsınız. 

“İnsanın Anlam Arayışı” kitabının yazarı Psikiyatrist Viktor Frankl’in sözleriyle bitirelim:

“İçinde bulunduğu koşullar ne kadar zor olursa olsun, kişinin hayata bakışını ve tutumunu seçebilmesi insani özgürlüklerin en önemlisidir.”