Sanatı kucaklayan şehir: Mardin

Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi’ndeki DYO Resim Ödülleri Sergisi’nin açılışı için geldiğim Mardin’in sadece bienali değil, sanatı daima kucaklamaya hazır bir şehir olduğunu fark ettim…

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Sanatı kucaklayan şehir: Mardin

Gila BENMAYOR

Başlangıcından beri hiç kaçırmadığım Mardin Bienali’ni her gezdiğimde bienalin bu şehre ne kadar çok yakıştığını düşünürüm. Sarımsı Mardin taşı işlemeleriyle bezeli konakları, terkedilmiş evlerin içe içe geçmiş sivri kemerli, nişli odaları daima sanat eserlerini kucaklamaya hazırdır.

Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi’ndeki DYO Resim Ödülleri Sergisi’nin açılışı için geldiğim Mardin’in sadece bienali değil sanatı daima kucaklamaya hazır bir şehir olduğunu fark ettim. Kartal yuvası gibi bir tepeye konmuş şehrin şiirsel güzelliğinden, binalarının büyüleyiciliğinden kaynaklanan bir şey bu.

II. Abdülhamit döneminde 1889 yılında Ermeni mimar Sarkis Elyas Lole tarafından Süvari Kışlası olarak inşa edilen, geçirdiği başarılı restorasyondan sonra 2009 yılında Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi ve Dilek Sabancı Galerisi olarak kapılarını açan bina, Mezopotamya ovasına açılan çatısıyla nefes kesici.

Abidin Dino’dan Çinli Ai Weiwei’ye, Ara Güler’den Murat Germen ve Rus Avangard’ına şimdiye kadar 11 sergi ağırlamış olan müzeye yolunuz düşerse iki sergi gezebilirsiniz. Müzenin son sergisi Duvarlar ve Ötesi ile 39. DYO Resim Ödülleri Sergisi.

56 YILDAN BERİ DEVAM EDEN YARIŞMA

1967 yılında İzmir’in önde gelen iş insanı Durmuş Yaşar ve kısa bir süre önce kaybettiğimiz oğlu Selçuk Yaşar tarafından hayata geçirilen, 56 yıldır devam eden DYO Resim Ödülleri bugün uluslararası bir niteliğe sahip DYO Resim Ödülleri Yarışması’ndan kimler geldi kimler geçti? Türk resim sanatının büyük ustaları, eleştirmenleri, öğretim görevlileri.

Doğa ve İnsan temasıyla düzenlenen 39. DYO Resim Ödülleri sergisi nedeniyle yapılan çizelgede, 1967-2022 yılları arasında yer alan isimler saymakla bitmez.

Örneğin, ilk yarışmaya başvuran Balkan Naci İslimyeli önce mansiyon almış, üç yıl sonra yani 1970’te ödül kazanmış. Çizelgede tespit edip not aldığım isimler arasında Cihat Burak, Mustafa Ata, Mustafa Ayaz, Adnan Çoker, Nurullah Berk, Gülsün Karamustafa, Devrim Erbil, Mehmet Güleryüz, Yalçın Gökçebağ, Neşe Erdok ve daha niceleri var.

Yarışma hiç kuşku yok ki resim sanatına pek çok değerli isimler kazandırmış. Seçici Kurulları’nda Nuri İyem, Sadi Çalık, Sabri Berkel, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Ferruh Başağa, Sezer Tansuğ, suikast sonucu kaybettiğimiz akademisyen Bedrettin Cömert gibi isimleri not etmişim. Sabancı Müzesi Direktörü ve aynı zamanda bu serginin küratörlüğünü yapan Nazan Ölçer açılış konuşmasında “Mardin’de pek çok sergi yaptık ama bir farklı bir sergi. Çünkü burada sadece genç sanatçıların heyecanla yaptıkları eserleri değil, başarılı iş insanlarının vizyonlarının, rüyalarının nasıl hayata geçtiğini görüyoruz” diyor.

GENÇ SANATÇILARIN YÜKSELİŞİNİ İZLEMEK

Ölçer şöyle devam ediyor: “DYO Resim Ödülleri ciddi bir geleneği yansıtıyor. Sanat dünyamızın seçkin isimleri, sanatçıları, eleştirmenleri Seçici Kurulları’nda görev yapmış. Seçici Kurullar yarışmanın ciddiyetini, devamlılığını gösterir. Nitekim 56 yıldan beri devam eden bir yarışmadan söz ediyoruz. Mansiyon alan genç sanatçıların yeniden başvurduğunu, ödül kazandığını ve bir sonraki yarışmada bazen seçici kurullarda karşımıza çıktığını görüyoruz. Pek çoğu da değerli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak devam ediyorlar. Yani biz bu yarışma sayesinde, genç sanatçıların kariyerlerinde basamak basamak yükselişlerini izleyebiliyoruz” diyor.

25 yıl aralıksız yapılan sonra iki yılda bir düzenlenen ancak pandemi, deprem gibi faktörlerin etkisiyle kısa bir aradan sonra 39. kez düzenlenen DYO Resim Ödülleri’ne aralarında İran, Azerbaycan, Almanya, Şili ve Bulgaristan’ın olduğu 704 sanatçı, 1066 eserle başvurmuş. Sanatçı Habip Aydoğdu, Prof. Hayri Esmer, Doç. Dr. Devabil Kara, Prof. Cebrail Ötgün, Prof. Dr. Ferhat Özgür, Prof. Mümtaz Sağlam ve gazeteci İhsan Yılmaz’dan oluşan Seçici Kurul 6 eseri ödüle layık görürken, 79 eseri de sergilenmeye değer buldu. Mardin’de eserlerini gördüğümüz ödül sahipleri  Atila Ulusal, Furkan Armutçu, İrfan Dönmez, Murat Özbakır, Kübra Gürleşen ve Şerife Şen Akkaş’ı izlemeye devam diyorum. Birkaç yıl içerisinde ünlü sanatçılar olarak karşımıza çıkabilirler.

ANADOLU’DAN SANATÇI KATILIMI ARTIYOR

Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı İdare Heyeti Başkanı Feyhan Yaşar açılış konuşmasında sanatçıların yarışmaya çok önem verdiklerini, takip ettiklerini, birden fazla eserle ve tekrar tekrar katıldıklarını belirtiyor. “Çünkü eserlerinin doğru bir değerlendirmeye tabi tutulacağını biliyorlar” diye ekliyor.

Açılış sonrası yaptığımız sohbette Feyhan Yaşar bu serginin Mardin’den önce İstanbul, Ankara Cern Modern, Eskişehir’de açıldığını söylüyor. DYO Ödülleri Yarışması’nın nasıl başladığını soruyorum. “Ailede dedem Durmuş Yaşar’dan başlayan sanata, resme ilgi var. Durmuş Yaşar resme tutkundu. Rodos’tan geldiği İzmir’de Kemeraltı’ndaki dükkanında boya malzemelerinin yanı sıra resim malzemeleri de satardı. Güzel Sanatlar fakültelerinde okuyan öğrencilerle sohbet ederdi. Dedem ve babamın İzmirli sanatçılarla diyalogları iyiydi. Yabancı ortakların da katkılarıyla yarışma fikri ortaya çıktı” diyor. Feyhan Yaşar DYO yarışmasına katkısı ise sergilerin Anadolu’ya açılıp daha görünür hale gelmesi olmuş. DYO Ödülleri Gaziantep, Urfa, Trabzon, Hatay dahil kırka yakın şehri gezmiş. Yaşar, “Sergileri Anadolu’ya götürmek hem bize, hem genç sanatçılara yeni kapılar açtı. Sergiler gezmeye başladıktan sonra Anadolu’dan genç sanatçıların yarışmaya katılımları çok arttı” diye konuşuyor.

Özel sektörde istikrarlı bir şekilde devam eden tek yarışma niteliğindeki DYO Resim Ödülleri’nin genç sanatçıları üretmeye teşvik etmesi Feyhan Yaşar’ın en büyük mutluluk kaynağı.

DUVARLAR VE ÖTESİ SERGİSİ

Geçtiğimiz aralık ayında Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi’nde açılışını kaçırdığım “Duvarlar ve Ötesi” Sergisini DYO Resim Ödülleri sergisi sayesinde yakaladım. 30 Temmuz’a kadar uzatılan sergi insanların ilk çağdan beri duvarları süsleme merakına ışık tutuyor. Sergi mağara çizimlerinden başlıyor. Fresk, mozaikle devam edip önemli bir bölümünü duvar halılara ayırıyor. Özel koleksiyonlardan, Mardin bölgesindeki evlerden, kiliselerden Ezidi köylerinden bir araya getirilen tahta baskı perdeler, duvar halılarına İstanbul Harbiye Radyoevi’nden gelen Özdemir Altan’ın iki dev halısı ve modern halı tasarımları yan yana. Mardin Kırklar Kilisesi’nden gelen kök boya, tahta baskı, 19. Yüzyıl. İsa’nın Çarmıha Gerilişini tasvir eden perde nar bezemeleriyle çarpıcı. Müzenin kadim duvarlarıyla harika bir tezat oluşturan modern tasarım halılar Vahap Avşar, Belkıs Balpınar, Burhan Doğançay, Gülsün Karamustafa, Zeki Faik İzer, Tulga Tollu, Gültekin Çizgen gibi isimlere ait.

YAŞAR MÜZESİ EYLÜL’DE AÇILIYOR

Feyhan Yaşar, Cumhuriyet’in 100. yılında ve Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı’nın 50. yılında İzmir’e yeni bir müze kazandıracaklarının müjdesini veriyor. Konak’ta Alsancak liman bölgesinde yer alan, tescilli tarihi bir un fabrikası eylül ayında Yaşar Müzesi olarak kapılarını açıyor. Yaklaşık 6 bin metrekare kapalı alana sahip olan müze, geçici ve kalıcı sergi alanları, kütüphane, 350 kişilik konferans salonuna sahip. Feyhan Yaşar’ın verdiği bilgiye göre, Yaşar Müzesi’nin zemin katında yerli, yabancı ressamların dönemsel sergileri, birinci katında DYO Resim Ödülleri Koleksiyonu, ikinci katında arkeolojik eser koleksiyonu üçüncü katında ise küratörlüğünü Nazan Ölçer’in yaptığı Halı ve Kilim Koleksiyonu sergilenecek. Ege civarındaki bazı arkeolojik kazıların sponsoru olan Yaşar Vakfı’nın arkeolojik eser koleksiyonu Prof. Dr. Münir Ekonomi’nin bağışladığı koleksiyon ile zenginleşmiş. Neolitik Çağ döneminden, Bizans, Selçuklu, Osmanlı dönemine kadar geniş bir zaman dilimini kapsıyor. Bu arada Yaşar Vakfı’nın bütçesi yüzde 50, yüzde 50 olarak sanat-kültür ve eğitim arasında paylaştırılıyor. Ancak müzenin devreye girmesiyle sanat-kültüre şu anda bütçenin yüzde 80’i ayrılıyor.