Enflasyonda da sanayinin gidişatında da sürpriz yok

Erhan ASLANOĞLU
Erhan ASLANOĞLU Ekonomi ve Piyasalar

Geçen hafta gelen enfl asyon rakamlarında ve satınalma yöneticileri endeksinde sürpriz yok fakat risklerin arttığına dair işaretler var. Eylül-ekim ayları enfl asyonun mevsimsel olarak yükseldiği aylardır. Veriler mevsimsellikten arındırma olduğunda da fiyat artış eğiliminde yükselme olduğuna işaret ediyor. Üstelik bu eğilim haziran ayından bu yana da devam ediyor.

 

 Enflasyon eğilimi yukarı dönme sinyali veriyor

 Geçen hafta gelen enflasyon rakamlarında ve satınalma yöneticileri endeksinde sürpriz yok fakat risklerin arttığına dair işaretler var. Eylül-ekim ayları enflasyonun mevsimsel olarak yükseldiği aylardır. Veriler mevsimsellikten arındırma olduğunda da fiyat artış eğiliminde yükselme olduğuna işaret ediyor. Üstelik bu eğilim haziran ayından bu yana da devam ediyor.

Enflasyonda da sanayinin gidişatında da sürpriz yok - Resim : 1

TCMB’nin aylık enfl asyon değerlendirme raporundan da izlenebileceği gibi mevsimsellikten arındırılmış veriler aylık ve üç aylık bazda 2024 yılında sert düşüş gösterdikten sonra 2025 yılında yatay, son aylarda ise % 2-2,5 bandında yukarı yönlü bir eğilim izliyor.

Veriler resmi rakamlarla enfl asyonun yıllık % 25-30 bandında bir noktaya oturmaya başladığına işaret ediyor. Hizmet sektörü enfl asyonun bu rakamın çok üzerinde, %45 civarında olduğunu, hanehalkı enfl asyon beklentilerinin yıllık %55 civarında seyrettiğini, kur politikasında artık TL’nin değerlenmesi değil, değer kaybetmemesi yönünde bir gelişme olduğunu, sanayi üretimindeki baskının enfl asyona arz yönlü baskıları da artırdığını düşünecek olursak enflasyona ilişkin risklerin yukarı yönlü olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Verilerin detayına bakacak olursak, TÜFE’de aylık artışın %3,23, yıllık artışın %33,29’a yükseldiğini izliyoruz. 10 aylık kümülatif TÜFE enfl asyonu %25,43 oldu. Artışta en büyük etkenlerden birisi gıda sektöründe izlenen %4,62’lik aylık artış oldu. İTO’nun yayınladığı enfl asyon endeksinde de TÜRK-İŞ’in yayınladığı dört kişilik bir ailenin yoksulluk ve açlık sınırını ölçen endekslerde de gıda sektöründeki artışın %3-4 bandında yüksek geldiğini izlemiştik. TÜİK verileri de bunu teyit etmiş oldu.

Yıl içerisinde gıda sektörünün yarattığı stresin gerek yapısal nedenlerle gerek iklimsel faktörlerle negatif yönde sürpriz yaratmaya devam ettiğini izliyoruz. Asıl büyük artış aylık bazda %17,90 ile eğitim sektöründen geldi. Artış oranı yüksek olmasına rağmen, eğitimin endeksteki ağırlığının düşük olması artışın toplam enfl asyona etkisini sadece 0,48 puanda tutmuş oldu. Eğitimin yıllık artış oranı da %66 oldu. Bunun yanında aylık %2,68 oranında artan lokanta ve otel fiyatları, aylık %2,81 oranında artan ulaştırma fiyatları hizmet sektörlerinin enfl asyon üzerine ciddi baskı oluşturmaya devam ettiğini gösteriyor. Hafif de olsa yıllık enfl asyonun tekrar yükselme eğiliminde olması yılsonu enfl asyon beklentilerini %29’lardan %31’lere doğru çıkarmış görünüyor. Bu durumda Merkez Bankası’nın %35-36 seviyelerine indirmesi beklenen politika faizini en fazla %37-38 bandına kadar indirebileceğini, ekim ayında da indirimlere en sert frenin gelebileceğini düşünüyoruz.

Sanayide baskı devam ediyor

Üretime yönelik verilerde açıklanan imalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi hem eşik değeri olan 50’nin altında kalarak hem de gerileyerek sanayideki sorunların devam ettiğini gösterdi. Eylül ayı Satınalma Yöneticileri Endeksinde (PMI- Purchasing Managers Index) öne çıkan önemli noktalar, yeni siparişlerin durgun talep koşulları nedeniyle yavaşlaması, istihdam ve satınalma faaliyetlerinde düşüş, satış fiyatlarında ise son beş ayın en hızlı artışı oldu. İzlenen 10 ana sektörden gıda dışında tümünde PMI verilerinin negatif bölgede kalmaya devam ettiğini, sadece gıda’nın pozitif tarafta kaldığını izliyoruz. Gıda sektörünün daha az esnek olan talebi bu sektörü görece negatif etkilerden korurken, en olumsuz tablonun 40,6 değerindeki PMI verisi ile tekstil sektöründe olmaya devam ettiğini izliyoruz.

Eylül ayında otomobilde satış rekoru, iç talep canlanıyor

Bununla birlikte, talep göstergelerinden otomobil satışlarında rekorlar gelmeye devam ediyor. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği ODMD Ocak -Eylül döneminde Otomobil ve Hafif ticari araç satışlarının geçen yılın aynı dönemine göre % 10 artarak 927,000 adede ulaştığını gösteriyor. Eylül ayındaki artış %26,77 olarak 88,274 olarak gerçekleşti. Eylül ayı artışının ilk 10 ay artış ortalamasının üzerine çıkması talep de canlanmanın artarak devam ettiğini gösteriyor. Yine öncü göstergelerden konut satışlarında da benzer eğilimi son aylarda izlemeye devam ediyoruz. Özetle arz tarafında baskı artarken, talepte canlanma sinyalleri artıyor. Veriler, enfl asyon ile mücadelede daha zorlu dönemece geldiğimizi, bu dönemeci aşmak için ekonomi politikalarında bir kurgu değişimine ve kapsamlı reform sürecine ihtiyacımız olduğunu bir kere daha gösteriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ERHAN ASLANOĞLU YAZDI 05 Kasım 2025