“Bursa’daki binalar deprem değil, lodosta bile hasar alır halde”

Gemlik Körfezi’nde yaşanan ve akabinde devam eden artçı sarsıntılar Bursa’daki konut güvenliğini bir kez daha gündeme getirdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş kentsel dönüşüm vurgusu yaparken İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ülkü Küçükkayalar, “Geldiğimiz aşamada yapılarımız değil deprem, lodosta dahi hasar alır durumda” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
“Bursa’daki binalar deprem değil, lodosta bile hasar alır halde”

ALİ ŞAHİN/BURSA
Ay başında yaşanan 5,1 büyüklüğündeki deprem ve akabinde Gemlik Körfezi’nde yaşanan 100’ün üzerindeki artçı sarsıntı tartışmaların odağını bir kez daha kentlerdeki konut güvenliğine çevirdi. Konunun paydaşları topyekun somut adımlar atılması gerektiğine vurgu yaptı. Depremin şehirde çok sert hissedildiğini vurgulayan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, "Alçak katlı binalarda bile ciddi oranda hissedilen bir deprem yaşadık. Depremin hemen ardından arkadaşlarımız ilgili birimlerle irtibata geçti. Türkiye'de kentsel dönüşüm konusunda iddialı belediyelerden bir tanesiyiz ama Türkiye’deki bütün şehirler gibi ‘depreme hazırız’ diyemiyoruz. Dönüşüm imkanı olanların kesinlikle buradan rant gözetmeden kentsel dönüşeme girmeleri gerekiyor. Nasıl eskiyen arabamızı değiştirmek için bedel ödüyorsak, eskiyen evimizi de dönüştürürken bir bedel ödememiz gerektiğini anlamalıyız. Toplum olarak çürük binada oturmayı arabanın kaportasındaki çizik kadar önemsemiyoruz. Bursa’da 160 bin ev bu anlamda risk altında” dedi.

“Topyekun mücadele gerekli”

Yaşanan depremin, devletin ilgili birimleri ile vatandaşların güvenli binalar ve şehirleşme için çözümler yolunda topyekun adım atmaya yönlendirmesini temenni ettiklerini belirten İnşaat Müteahhitleri Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (İMSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Demir, “Bu uyarıdan hepimizin ders çıkarması gerektiğini düşünüyoruz. Tarihi belirsiz bir büyük depreme hazırlanabilmek için, milli güvenlik ile ilgili bir seferberlik bilinciyle hareket etmemiz gerekiyor. Milletçe deprem sonrasında gösterdiğimiz takdire şayan dayanışmayı, deprem olmadan göstermemiz halinde depreme hazır bir Bursa ve Türkiye hayal değildir. Bunu devlet-millet kenetlenmesiyle hep birlikte yapabiliriz” dedi.

“Çalışmalar yeteri kadar hızlı değil”

Kahramanmaraş depremlerinin ardından herkesin Marmara’da yaşanacak ve Marmara Bölgesi’ni etkileyecek büyük depremi beklediğini belirten TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ülkü Küçükkayalar, “6 Şubat’ta yaşadığımız dünya literatürüne geçen depremin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, belediyelerimiz kentlerimizi depreme dirençli hale getirmek için çalışmalar başlattı. Geç kalınmış bu çalışmalar göç almaya devam eden, hormonlu bir şekilde büyüyen kentlerimizde yeteri kadar hızlı ilerlemiyor. Geldiğimiz aşamada yapılarımız değil deprem, lodosta dahi hasar alır durumda. Akademik Odalar olarak yerelde belediyelerimizin sürdürdüğü kentsel dönüşüm çalışmalarına teknik bakış açımızla katkı koymak için protokoller yaparak, çalışmalarımızı yürütüyoruz. Amacımız doğru planlama, doğru projelendirme, projeye uygun doğru bir üretim ve üretim esnasında gerçekleşecek iyi bir denetimin sağlanabilmesi. En önemlisi de olabildiğince çok yapımızı depreme karşı güvenli hale getirmek” diye konuştu.

“Elektrik tesisatına sismik izolasyon yapılmalı”

Deprem ve doğal afet güvenliği konusunda elektrik tesisatları ile alınması gereken önlemler olduğunu belirten Elektrik Mühendisleri Derneği (ETMD) Bursa Temsilcisi Olgun Karabiber, “Bilhassa endüstriyel tesislerin ve sanayi üretiminin yoğun olduğu Marmara Bölgesi’ndeki İstanbul, Bursa, Kocaeli, Sakarya gibi illerimiz ciddi tehlike altında. Bina tasarımlarında tesisat gibi yapısal olmayan unsurların sismik bakımdan izole edilmesi kimi projelerde ihmal edilebilmektedir. Acil durum ve enerji sistemleri, yangın boruları, yakıt hatları gibi tesisat birimleri deprem anında mutlaka koruma altında olması gereken unsurlardır. Elektrik tesisatlarının sismik koruma altında olması deprem öncesinde alınması gelen tedbirlerin başında gelir. Depremin hemen ardından hayati fonksiyonları sürdürecek ünitelerin devre dışı kalmaması için ihtiyaç duyulacak elektrik enerjisini temin etmek bakımından sismik koruma son derece önemli” diye konuştu.