MAİB Başkanı Karavelioğlu: Artan maliyet rekabet gücümüzü zayıflatmaya yetmeyecek
Makine ihracatçısı aylık 2 milyar dolar sınırını rahat aşmaya başladı. Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Artan maliyet uluslararası rekabet gücümüzü zayıflatmaya yetmeyecek” dedi.
ANKARA ( DÜNYA)
Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, serbest bölgeler dahil 2021 yılında ihracatın 23 milyar dolar olduğunu belirtirken, gelişmelerin 2022 yılında hedefe 27 milyar doların üzerinde belirleyebilmek için kendilerine güven aşıladığını söyledi. Makine üretim maliyetinin Aralık’ta yüzde 13.8, yıllık bazda ise yüzde 45.8 arttığını belirten Karavelioğlu, artan maliyetin uluslararası rekabet gücünü zayıflatmaya yetmeyeceğini bildirdi.
2021 yılında 20 milyar dolar barajını geçen üç sektörden biri oldukları bilgisini veren Karavelioğlu, ihracatın önceki yıla göre ise yüzde 23.3 oranında artış gösterdiğini anlattı. Karavelioğlu, Almanya ve ABD’ye yapılan toplam ihracatı 4 milyar dolara aşan makine sektörünün Birleşik Krallık, İtalya ve Fransa gibi gelişmiş Avrupa ülkelerinde de 1 milyar dolar eşiğini geçtiğini bildirdi.
Dünya ekonomisinde toparlanma yılı olmasını bekledikleri 2022'ye yüksek bir özgüvenle başladıklarına değinen Kutlu Karavelioğlu ihracatta bugüne kadar elde ettikleri kazanımları, rehavete değil rekabete dönüştürmekte kararlı olduklarını vurguladı.
Ellerindeki sipariş yoğunluğunun AB ve ABD’deki pazar payının artacağını gösterdiğini dile getiren Karavelioğlu, Rusya’ya yönelik 1 milyar dolar eşiğini de aşacaklarını, artık aylık 2 milyar doları zorlanmadan geçer hale geldiklerini söyledi.
Karavelioğlu, 2022'nin yeşil ve dijital ayaklı ikiz dönüşüm sürecinde kritik bir yıl olacağını belirtirken, “Karbon emisyonunun ticareti sınırlayacak etkileri giderek netleşiyor; ana pazarımız AB bizden aksiyon almamızı bekliyor. Kamunun ve sektörel STK’ların konuya hayli özenli yaklaştığını memnuniyetle görüyoruz. Enerji kaynaklarımızın çeşitliliği ciddi bir hareket alanı yaratıyor ve ülkenin yatırım çekmesi için fırsatlar sunuyor. Türkiye'nin makinenin 23 alt sektöründe üretim yapabilen gelişmiş bir üretim ekosistemine sahip olmasını bir avantaja çevirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Küresel lojistik maliyetleri konusunda da hızlı adım atılması gerektiğini belirten Kutlu Karavelioğlu, Amerika kıtasına ihracata olumsuz etkilerini giderecek yöntemler geliştirilmesini istedi.
“Kur artışının ihracat ve ithalata etkini henüz görmedik”
Kutlu Karavelioğlu, döviz kurundaki hareketliliğin ihracata olan etkisiyle ilgili, “Reel kurun ihracat üzerindeki etkisi, her sektörün ithal girdi bağımlılığı ve teknoloji düzeyi gibi sektöre özgü unsurlarına bağlıdır. Kur artışlarının ithalata, kur dalgalanmalarının ise ihracata etkilerini henüz görmedik. Tedarik ve hammadde sıkıntısı da alt sektörler üzerinde farklı baskılar oluşturmakla birlikte toplam makine ve ekipman ihracatında henüz bir yavaşlamaya sebep olmadı” değerlendirmesinde bulundu.
Makine üretim maliyetinin Aralık’ta yüzde 13.8, yıllık bazda ise yüzde 45.8 arttığı bilgisini veren Karavelioğlu, “Makine ve ekipman imalatındaki maliyet artışları; ücret, enerji ve diğer fiyat artışlarıyla ilerleyen aylarda da yükselmeye devam edecek, bu maliyetler kaçınılmaz olarak makine ve ekipman fiyatlarına da yansıyacak. Yine de artan maliyetlerin, sektörümüzün uluslararası rekabet gücünü zayıflatmaya yetmeyeceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Karavelioğlu, ikiz dönüşümün (yeşil/dijital) ihtiyaçlarının etkisiyle bütün dünyanın artık daha pahalı olacağını uzun zamandır dile getirdiklerini ifade etti.
“Kurda istikrar kadar, dış ticarette dengede olmak da hayati önemde”
Türkiye’nin son iki yılda dünyanın çok üzerinde bir hızla kapasite büyütmüş olmasına bağlı olarak, 2022 yılında makine teçhizat yatırımlarında yeni bir ivmelenme beklemediklerini belirten Karavelioğlu, “Makina teçhizat yatırımları üst üste 2 yıl yüzde 21 ve yüzde 30 arttı; Türkiye eskiye göre yüzde 50’den fazla üretim kabiliyetine kavuştu. Genel ihracatta bu kadar seri vites yükseltiyor olmanın başka çaresi yoktur. Yurt içinde makine teçhizat yatırımlarında yataya dönülmesi dahi güçlü bir talebin ifadesi olacaktır. Makine imalatçımız iç pazarda sürecek bu canlılığı ithal ikamesi ile değerlendirmeye devam edecek, üretimini ve ihracatını ölçek büyüterek güçlendirecektir” dedi.
Türkiye'nin cari fazla vermeye hazırlanırken, 2021 yılında makine dış ticaret açığının biraz daha arttığına dikkat çeken Karavelioğlu şunları söyledi:
“Biz kurda istikrar kadar, dış ticarette dengede olmanın da hayati önemde olduğuna inanıyoruz. Makine ithalatı, dolar kurunun çift haneye geldiği Kasım ayında 3 milyar dolar sınırını aşarak zirveye ulaştı. Son 12 ayda 34 milyar dolarını bu işlemlere ödeyen sanayicimize kurdaki sıçramanın maliyeti de büyük oldu. Oysa çok uzun zamandır, makine ithalatının getirdiği risklere karşı yerli üretimin gücünden yararlanmanın önemini anlatmaya çalışıyoruz. İşletme dönemi ekonomisi için yerli çözüm ortaklarıyla çalışmanın konforundan bahsediyoruz. Bu gayretimiz Türkiye makine dış ticaretinden cari fazla yaratana kadar hız kesmeden devam edecek. Bu doğal neticeye bir an evvel ulaşılabilmesi için bir yandan üretim ve ihracatımızı artırırken, diğer taraftan sektörün niteliksiz ve dampingli makinaların haksız rekabetinden korunması için tedbirler geliştirilmesinde de ısrarcı olacağız. İleri ülkelerin makine imalatçıları korunma lüzumu duyarken, biz bu küresel gerçekliğe bigane kalamayız.”