Taşınmaz alan yabancıya Türk vatandaşlığı verilmesi şartında değişiklik

Daha önce 400 bin dolar tutarındaki tüm taşınmazların satın alınması Türk vatandaşlığı için yeterli bulunuyordu. Türk Vatandaşlığı Kanunu’nda yapılan değişiklikle, satın alınması gereken taşınmaza açıklık getirildi. Yeni karara göre artık kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmuş ya da üzerinde yapı bulunan arsa vasıflı taşınmazların satın alınması halinde Türk vatandaşlığı kazanılabilecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Taşınmaz alan yabancıya Türk vatandaşlığı verilmesi şartında değişiklik

Hüseyin GÖKÇE

Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun, çok tartışılan ‘Türk vatandaşlığının istisnai kazanılması’ başlıklı 20’nci maddesinde değişiklik yapıldı. Daha önce 400 bin dolar tutarındaki tüm taşınmazların satın alınması Türk vatandaşlığı için yeterli bulunuyordu. Yapılan değişiklikle, satın alınması gereken taşınmaza açıklık getirildi. Yönetmelik kapsamında artık; kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmuş ya da üzerinde yapı bulunan arsa vasıflı taşınmazların satın alınması halinde Türk vatandaşlığı kazanılabilecek.

Yönetmelikte yapılan değişikliğe göre, istisnai vatandaşlık kazanılması için satın alınması gerekli olan 400 bin dolar veya karşılığındaki döviz tutarındaki taşınmazın kapsamı yeniden belirlendi.
Yönetmeliğin eski halinde 400 bin dolar veya karşılığı döviz tutarındaki taşınmazın tapu kayıtlarına üç yıl satılmaması şerhiyle satın alınması halinde Türk vatandaşlığının istisnai olarak verilmesi öngörülüyordu. Yani bedeli 400 bin dolar ve üzerinde olan tüm taşınmazların satın alınması, vatandaşlık için yeterli oluyordu. Değişiklikle taşınmazın tanımı, “400 bin dolar veya karşılığı döviz tutarındaki kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmuş ya da üzerinde yapı bulunan arsa vasıflı taşınmaz” olarak yeniden belirlendi.

Türk Vatandaşlığı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 20’nci maddesinin (b) bendi değişiklikten önce şöyleydi:

“En az 400.000 Amerikan Doları veya karşılığı döviz tutarındaki taşınmazı tapu kayıtlarına üç yıl satılmaması şerhi koyulmak şartıyla satın aldığı veya kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulmuş, en az 400.000 Amerikan Doları veya karşılığı döviz tutarı peşin olarak yatırılan ve tapu siciline üç yıl süreyle devir ve terkini yapılmayacağı taahhüdü şerh edilmek şartıyla noterde düzenlenmiş sözleşme ile taşınmazın satışının vaat edildiği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca tespit edilen.”

Yapılan değişiklikle yönetmeliğin ilk satırındaki ‘döviz tutarındaki’ ibaresinden sonra ‘kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmuş ya da üzerinde yapı bulunan arsa vasıflı taşınmaz’ ifadesi eklendi.

"Tarla ve arsa satışıyla vatandaşlık kalktı"

Sektör kaynakları EKONOMİ’ye yaptıkları açıklamada, düzenlemenin önceki halinin kapsamının çok geniş olduğuna dikkat çekerken, değişiklikle birlikte tarla ve arsa satışı yoluyla vatandaşlık verilmesinin yürürlükten kaldırıldığını kaydettiler.

Akçam: Biz 600 bin dolara çıkmasını bekliyorduk

Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Esnaf Odası Başkanı Hakan Akçam düzenlemeye ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, vatandaşlık hakkı kazanılması için arsanın üzerinde yapı zorunluluğu getirildiğini bildirdi. Akçam böylece Türk vatandaşlığının bu yolla suiistimal edilemeyeceğini aktardı.

Yönetmelikte yapılacak değişiklikte vatandaşlık kazanma hakkının 600 bin dolara çıkarılması yönünde beklentilerinin de bulunduğunu hatırlatan Akçam, “Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre değişiklik başka yönde yapıldı. Bu karar ile arsa satışıyla vatandaşlık hakkı kazanmanın kapsamı daraltıldı. Vatandaşlık hakkı kazanmak için arsanın üzerine yapı zorunluluğu getirildi. Yapılan değişiklik ile Türk vatandaşlığı elde etmenin suiistimal edilmesinin önünü kesecek bir değişiklik olduğunu düşünüyorum” dedi.

Ulvi Özcan: Olması gereken buydu, her gayrimenkul satışına izin verilmemeli

İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü İşletme Kooperatifi Başkanı Ulvi Özcan, EKONOMİ’ye yaptığı açıklamada düzenlemeye destek verdi.

Özcan, şu ifadeleri kullandı: 

“Olması gereken zaten buydu. Her tür gayrimenkulün satışına izin verilmesi doğru bir şey değil, olmamalı. Ancak burada istismar edilebilir tek bir konu var ; kat mülkiyetli, kat irtifaklı tanımının yanında , arsa üzerinde yapılan binalar da kapsam dahiline alınmış ki ; bu durumda kaçak yapıların da bu kapsam içinde olacağı anlaşılıyor”