ABD tahvil faizleri ne zaman yükselir

Erhan ASLANOĞLU
Erhan ASLANOĞLU Ekonomi ve Piyasalar

Fed’in uzun süredir beklenen hamlesi geçen hafta geldi ve 120 milyar dolarlık tahvil alım programının miktar azaltım sürecine bu aydan itibaren başlanması kararı alındı. Gelecek yıl Haziran ayında tahvil alımlarının tamamen sonlanması ve daha fazla likidite verilmemesi planlanıyor. Powell karar sonrası yaptığı basın toplantısında, tahvil alımını kademeli şekilde düşürmenin, arkasından faiz artırım sinyali olarak algılanmaması gerektiğini çok net bir şekilde ifade etti.

Powell uzun süredir ABD’de yaşanan enflasyonun geçici olduğu vurgusunu yaptı. Enflasyon değil ama Powell geçici olacak gibi görünüyor. Zor bir dönemde başarılı bir başkanlık yaptı ama gelen sinyaller bir değişim olacağı yönünde. Başkan değişebilir ama değişmese bile yeni 6 kurul üyesi gelecek. Fed’in politika çerçevesinde bir değişim olabilir mi izleyeceğiz. Powell son toplantıda enflasyon konusunda geçici kelimesi yerine sık sık inatçı (persistent) kelimesini kullandı. Enflasyonun kalıcı değil ama beklenenden uzun ve inatçı olabileceği vurgusu var. Powell durumu izleyip buna göre aksiyon alacaklarını söylüyor. Bu tespit, geçici kavramından daha gerçekçi görünüyor.

Ekonomik verilere baktığımızda, ABD’de bir yavaşlama olsa bile büyüme konusunda çok kaygı duyulacak bir durum olmadığını görüyoruz. Talep canlı ama tedarik tarafında sorunlar var. Buna karşın enflasyon verileri çok daha gerçek ve yakın bir risk gibi görünüyor. Bu nedenle, gelecek yıl Fed’in beklenenden daha şahin olma olasılığı artıyor düşüncesindeyiz.

Şu anda piyasalardaki fiyatlama Fed’in bugünkü güvercin yönünü daha fazla yansıtıyor. Borsalar yükseldi tahvil faizleri geriledi. ABD 10 Yıllık faizleri 1,60’ların üzerinden tekrar 1,50’lerin altına geriledi. Tarihi büyümenin olduğu, şirketlerin beklenenden iyi bilançolar açıklandığı ve üzerine faizlerin gerilediği bir ortamda hisse senedi piyasalarındaki artış oldukça anlaşılır. Buna karşın, enflasyonun kalıcı olmasa bile inatçı olduğunun söylendiği, bu inadı kırmak için adım atılmasının oldukça güçlü bir ihtimal olduğu ortamda faizlerin gerilemesi ya da artmaması bir bilmece ya da muamma olarak nitelendirilebilir.

Görebildiğimiz kadarıyla bunun birkaç nedeni var. Birincisi, yılsonuna yaklaşırken piyasalar risk iştahını bozacak bir pozisyondan kaçınmak istiyor gibi görünüyor. İkincisi, büyüme beklentileri ve kredi talebi bir miktar azalmasına rağmen halen güçlü bir likidite arzı var. Mevduatlar kredilerden daha hızlı artıyor ve fazla likidite bono piyasasına kanalize oluyor. Üçüncüsü, piyasaları faiz artırımına hazırlayan İngiltere Merkez Bankası bu adımı atmayınca ve Avrupa Merkez Bankası Euro Bölgesi için enflasyon riskinin olmadığını vurgulayınca, küresel faizlerin bir süre daha düşük kalacağı görüşü pekişti. ABD 10 yıllık faizleri mevcut 1,50 civarı getirisiyle, muadili Alman 10 yıllıkları (-0,28), Fransa (0,06), Japonya (0,06) ve İngiltere’nin (0,76) çok üzerinde bir cazibe yaratıyor. Dördüncüsü, Çin ekonomisine ilişkin riskler artıyor ve güvenli liman arayışı ABD tahvillerine olan talebi yüksek tutuyor. Çin’in ihracat artış hızı Ekim ayında yüzde 0,6’ya gerilerken, ithalatı yüzde 9,8 geriledi. Dış fazla veren, sermaye ihtiyacı azalan bir Çin var. Konut sektöründeki gerileme devam ediyor ve iç talebi servet etkisiyle azaltıyor. Kredi riskleri artıyor. İnşaat sektöründe Evergrande’nin rakibi Kaize Grup da temerrüt riski ile karşı karşıya. Fantasia, Sinic gibi inşşat şirketleri zaten temerrüte düşmüştü. Çin’de inşaat sektörünün toplam borcunun 5 trilyon dolardan fazla olduğu söyleniyor ki bu Japonya’nın yıllık GSYİH’sından daha büyük rakam. Çin’deki büyük ve artan sorun da ABD tahvillerine olan talebi besliyor görünüyor. Bu durum ABD dolarını güçlendirerek emtia fiyatlarına baskı yapıyor.

Tüm bu faktörler ABD tahvil faizlerindeki göreli sakinliği bir süre daha devam ettirebilir. Bu durum da kalıcılıktan ziyade biraz inatçı bir tabloya benziyor. Tahminimiz yılbaşı sonrası, muhtemelen enflasyonun daha da tırmanmasıyla ABD faizlerinde yukarı yönlü hareketleri izlemeye başlayacağız. Bugün tahvil faizlerini tutan faktörlerin bir kısmı yakında kalmayacak. Geçen yıl bu zamanlar yüzde 0,5 olan ABD 10 yıllık faizleri şu anda yüzde 1,50 seviyelerinde. 1970’lerden sonra belki de en yüksek enflasyonun yaşanacağı ABD’de faizlerin burada kalması zor olacak. Gelecek yıl bu zamanlar 10 yıllık tahvil faizlerinin yüzde 2,5 civarında olma ihtimalini yüksek görüyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
TL değerli mi? 28 Şubat 2024