Gümrük müşavir dernekleri uyuyor mu?
Dış ticaretimiz kan kaybediyor. Cari fazla verelim diye uygulanan para politikası elde patladı. Cari açık vermeye devam ediliyor. Gelirlerinizi artıramadığınız bir durumda yapılacak olan giderlerinizi doğru yönetmek. Ama gelin görün ki bunu da başaramıyoruz.
Tasarruf etmemiz gereken itibar değil, sadece üç beş kişinin cebine giden milyar dolarlar. Sadece kanunlar ve yönetmelikler uygulansa yurt dışındaki acenteleri zengin eden paralar devletimizin hazinesinde kalacak.
İşi ihracatçıyı desteklemek olan TİM izliyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği izliyor. Ticaret Bakanlığı konuyu inceleyip dış ticaret işlemlerinde fahiş bedeller alındığını görüyor. Tacirin haklarını korumakla yükümlü olan bu kuruluşlar konuyu araştırıyor. Raporlar düzenliyor. Rakip ülkeleri inceliyor. İş yapma zorluğu listesi yayınlıyorlar ama nafile.
Her yıl gözümüzün önünde 5 milyar dolarımız yurt dışına gidiyor. Dış ticaretimizde yangın var. Herkes izliyor. Müşavir dernekleri uyuyor. O yüzden zaten sorunlar var.
Özellikle gümrük depolarında yaşanan beklemeler, gaspa varan uygulamalar var. İşte bu durum hem zaman hem de dövizimizin dışarıya çıkmasına neden olurken ülkemizin adına leke sürüyor. Gümrük birliği ile aynı prosedürlere aynı ticaret kanununa sahip olduğumuz ülkelerden utanıyoruz. Ordino adı altında alınan kanunsuz paralar, geçici depolarda bekletilen mallar, limana girmek için bekleyen gemilerin artan demoraj giderleri ve bir dünya lüzumsuz masraflar, dış ticaret yapan sanayicilerimizin belini büküyor. 1 tek doların bile önemli olduğu bugün gümrüklerde oluşan bu maliyetlerin toplamı 5 milyar doları buluyor.
İhracatçılarımız maalesef artan dış ticaret maliyetlerini masaya yatırmıyor. Devletin koyduğu kanunları uygulamayan bazı acenteler sürekli kafalarına göre yeni isimlerle maliyetler çıkarıyor. Tacir de bu faturaları kuzu kuzu ödüyor. İçlerinden sadece biri çıkıp yahu bu bedelle yasal değil diyemez. Çünkü gümrük idaremizi kimse karşısına alacak kadar cesur olamaz ve kanunları bilemez.
Şirketlerin aralarında anlaşarak yüksek fiyatlar belirlemesi ve tekelleşmesi, Türkiye’nin dış ticaretine incir ağacı dikmektir. Konteyner trafiğinde yaşanan bu durum haksız rekabeti de beraberinde getiriyor. Onun için hammaddenin gelişinden, mamul olarak ihracına kadar olan süreçte uygulanan bütün fiyatlar gözden geçirilmeli ve denetlenmelidir.
Türkiye’de senede 10 milyon konteyner trafiği var. Minimum 500 dolarla çarparsanız rakam 5 milyar dolar olur. Taşımacılık işinde tekelleşme olursa bu işten sanayicimiz zarar görür.
Dış ticaretin yaklaşık yüzde 94’lük bölümü gümrük müşavirleri eliyle yapılıyor. Günümüzde en çok tartışılan konuların başında dış ticaret olmasına rağmen gümrük müşavirlerinin de bu duruma seyirci kalması kabul edilemez. Ne yaptıklarını bana anlatırlarsa bu sayede öğrenmiş olurum. Ama defalarca yazı yazmama rağmen, müşavir derneklerinden biri çıkıp da şunu yapıyoruz demedi. Çünkü ortada yaptıkları bir şey yok.
Dernekler sorunların gür bir sesle duyurulduğu ve çözüm önerilerinin paylaşıldığı kurumlardır. Gümrük müşavir dernekleri zaten bu sorunları çözmüş olsaydı. Yukarıda belirttiğim maliyetler oluşmazdı.
Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası belgesi ile imtiyazlı dış ticaret
11 Eylül’de ABD’de yaşanan terör olayları sonrasında, malların daha güvenli piyasalarda dolaşabilmesi için önce Amerika Birleşik Devletleri’nde sonra da Avrupa’da dış ticaret yapan şirketler için “Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası” uygulaması getirildi.
Yaşanan pandemi krizi ve küresel riskler YYS’nin önemini bir kere daha ortaya koyuyor. Bu durumda YYS belgesine sahip olan firmalar, kayıt sistemleri düzenli ve izlenebilir olduğundan, gümrük işlemlerinde kolaylık ve imtiyazlara sahip oluyor. Firmalar aynı zamanda mali yeterlilik, emniyet ve güvenlik standartlarına da kavuşuyor. Uluslararası bir statü belgesi olan YYS belgesine sahip 592 firma bulunuyor.
Dış ticarette bir arada olanlar daha başarılı oluyor. Gümrük müşavirleri arasında sağlanamayan güç birliği, ihracat yapan şirketler arasında gerçekleşti. Demek ki isteyince oluyor. Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası sahibi olan firmalar bir araya gelerek 2019 yılında bir dernek kurdu. Yetkilendirilmiş Yükümlü (AEO) Derneği, dış ticaret işlemlerinde yaşanan maliyet ve zaman kayıplarının önüne geçebilmek, işlemlerin hızlı ve güvenli yapılması için faaliyet gösteriyor.
Geçtiğimiz hafta sonu genel kurulunu yapan dernek yeni yönetimini belirledi. Yeni dönem Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Mehmet Altay Yegin. Başkan yardımcılığına Ömer Yürü. Genel sekreterliğe Aysun Yılmaz. Sayman üyeliğe Nuray Karabıyık. Yönetim kurulu üyeliklerine de Yunus Muren, Güler Başaran ve Elçin İnal seçildi.
Ahilik ve lonca teşkilatlarını örnek gösteren YYS Başkanı Altay Yegin “Dernekler bir yönüyle sosyal cemiyetlerdir. Katılım gönüllük esasına dayanır. Gönülden yapılan her şey başarı, başarı ise mutluluk verir. Bu misyon ile çıktığımız yolda iki yılımızı geride bıraktık. Diğer sivil toplum kuruluşlarından Yetkilendirilmiş Yükümlü (AEO) Derneği’ni ayıran en önemli özellik üyelerinin tamamı YYS sertifikası sahibi olan ve üyelerini bireyin değil, tüzel kişiliklerin oluştuğu; bu yönüyle yüksek temsil kabiliyeti bulunan tek dernek olmasıdır” diyor.
YYS Belgesi’nin dış ticaret erbabına sağladığı kolaylıklar
Basitleştirilmiş işlemlere ilişkin kolaylıklar
- İhracatta yerinde gümrükleme
- İthalatta yerinde gümrükleme
- Teminatlı işlemlerde; her bir işlem için ayrı ayrı 0 teminat vermek yerine kısmi veya götürü teminat uygulaması
- Odalarca düzenlenen gümrük idarelerince onaylanan ATR Dolaşım Belgeleri’nin düzenleyip onaylama yetkisi veren “onaylanmış ihracatçı” yetkisi
- Eşyanın kıymetine bağlı kalmaksızın Fatura Beyanı Eur-Med; Eur.1 belgesi düzenleyip onaylayabilme yetkisi veren “Onaylanmış ihracatçı” yetkisi
- 1 ay içerisinde eksiklikleri tamamlanmak üzere; eksik belge ile gümrük beyanında bulunulması
- Eşya türüne göre farklılaşmayan şekilde taşıt üstü işlemlerden yararlanma
Beyanın kontrol türüne göre kolaylıklar
- İthalat-ihracatta eşya muayenesi ve kontrolünün olmadığı YEŞİL hat uygulaması
- Taşıt üstünde Yeşil Hat’tan yararlanma
Emniyet ve güvenliğe ilişkin kolaylıklar
- Azaltılmış zorunlu bilgilerden oluşan özet beyan verilmesi,
- İzinli gönderici yetkisine sahip firmaların yapacakları taşımalar için öncelikli sınır geçişi
Sertifikanın makro ve mikro düzeyde sağladığı avantajlar ise şöyle sıralanabilir
- Uluslararası pazarlarda tedarikçi olarak daha çok tercih edilme
- Uluslararası piyasalarda güvenilir olarak tanınma
- Karşılıklı tanıma anlaşması yapılan ülkelerde yetkilendirilmiş yükümlü olarak kabul edilme ve o ülkede yetkilendirilmiş yükümlü için sağlanan ayrıcalıklardan mütekabiliyet esasına dayanılarak faydalanabilme
- Piyasada güvenilir kişi olarak tanınma ve daha çok tercih edilme
- Boşaltma, yükleme, eşya ve aracın beklemesi gibi masrafların ortadan kalkması
- Daha ileri düzeyde lojistik planlaması
- Mala zarar veriliş vakalarında azalış
- Tedarik masraflarının azalması ve tedarikçilerle iş birliğinin artması
- Sevkiyatlardaki gecikmelerde azalma