UKON: Kırmızı et, bugünkü fiyatlarla pahalı olarak nitelendirilemez

Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON) Başkanı Ahmet Hacıince, “Kırmızı etin 1 kilosuyla 1 kilo börek alınabiliyorsa, ancak 3 kilosuyla bir kilo baklava alınabiliyorsa bu durumda eti bugünkü fiyatlarla pahalı bir ürün olarak nitelendirmek hiçbir şekilde söz konusu olamaz.” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
UKON: Kırmızı et, bugünkü fiyatlarla pahalı olarak nitelendirilemez

Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, yaptığı sektörel değerlendirmede bugünkü fiyatlarla kırmızı etin pahalı bir ürün olarak nitelendirilemeyeceğini söyledi.

2023 yılının girmesi ile birlikte kırmızı et fiyatlarının hızlı bir şekilde artmaya başladığı yönündeki haberler medya gündeminde yer almaya başladığına dikkat çeken Hacıince, “Dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük bir mücadelenin verildiği enflasyonist ortamda karkas et fiyatlarındaki artışın spekülatif mi? yoksa içinde bulunulan piyasa şartlarının doğal bir sonucu mudur? Sorularının karşılığının doğru tespit edilmesi gerekmektedir. Aksi halde sektörün temel taşı konumunda olan üreticilerimize ya da tüketicilerimize karşı haksızlık edilmesine ve onların zarar görmesine sebebiyet verilebilir.” diye konuştu.

Ulusal Kırmızı Et Konseyi olarak kırmızı et piyasasında oluşan maliyet ve karkas satış fiyatlarını düzenli bir şekilde takip ederek kamuoyu ile paylaştıklarını söyleyen Hacıince, son bir ay içinde yaşanan fiyat artışlarını da takip ettiklerini ve söz konusu artışların arka planını titiz bir şekilde araştırdıklarını vurguladı.

“Fiyatların pahalı olduğu yönünde bir değerlendirme yapmak mümkün değil”

Piyasa dinamikleri ile oluşan karkas satış fiyatlarının fiyat maliyet endeksine göre oluşup oluşmadığının tespit edilebilmesi için öncelikle karkas etin maliyetinin ortaya konulması, sonra da ortaya çıkan maliyetin satış fiyatı ile mukayesesinin yapılması gerektiğini belirten Hacıince, şunları kaydetti: “2022 yılı ocak ayında 40 TL/Kg olan yerli besilik sığır fiyatı yüzde 150 aratarak 100 TL/Kg seviyesine ulaşmıştır. Tarafımızdan yapılan hesaplamada, güncel canlı besilik sığır fiyatı 100 TL/Kg, besi yemi 6,2 TL/Kg ve saman 3 TL/Kg üzerinden hesaplamaya alınmış ve 1 Kg yerli sığır karkasının 124,8 Liraya mal olduğu tespit edilmiştir. Konseyimizin resmi sitesinde yayınlamış olduğu 12.01.2023 tarihli piyasa araştırmasında görüleceği üzere kombinalar ve kesimhanelerde karkas alım fiyatı 135,21 TL /Kg’dir. Görüleceği üzere, şu an ki karkas et fiyatı ancak maliyeti karşılayacak seviyeye ulaşmıştır. Girdilerdeki artışların üretim sürecine yansımasını ortaya koymak üzere yapılan araştırmalarımız kapsamında, 2022 yılı boyunca üretim yapıp piyasaya karkas veren bir besi işletmesinin satış verileri de incelenmiş; 348 Kg/BAŞ karkas ortalamalı sığırın satış hasılatının, ortalama 33.727 TL/BAŞ olarak gerçekleşmiş olduğu görülmüştür. Bu işletmenin 2022 yılında sattığı hayvanının yerine yerli dana koyabilmesi bugün için 280 Kg’lık bir besi danası için 28 bin TL harcaması gerekiyor. Kısaca geçtiğimiz yıl içerisinde sekiz ay beslenen ve kestirilen canlı 600 kiloluk bir sığırın yerine şuan ki fiyatlar ile ancak 280 kiloluk bir besi danası alınabilmektedir. Yaptığımız araştırmalar göstermektedir ki; maliyet ve satış fiyatı ilişkisi yönüyle şu anki karkas fiyatlarının pahalı olduğu yönünde bir değerlendirme yapmak kesinlikle mümkün değildir.”

“Kırmızı ette, diğer hayvansal ürünlerdeki kadar fiyat artışı yaşanmadı”

Kırmızı et fiyatlarındaki artışı diğer hayvansal ürün fiyatlarındaki artış ile kıyaslayarak değerlendirdiğinde kırmızı ette diğer hayvansal ürünlerdeki kadar artış olmadığını kaydeden Hacıince, 2022 yılı başı ile 2023 yılı başındaki fiyatlar esas alındığında, kaşar peynirinin kilosunun 40 TL’den 140 TL’ye yükselerek yüzde 250, beyaz peynirinin kilosunun 30 TL’den 110 TL’ye yükselerek yüzde 266, tereyağının 50 TL’den 215 TL’ye yükselerek yüzde 330, tavuk etinin 13 TL’den 33 TL’ye yükselerek yüzde 154, yumurtanın 1,2 TL’den 2,5 TL’ye yükselerek yüzde 108 oranında artış gösterdiğini aktardı. Hacıince, karkas sığır etinin ise 68 TL’den 135 TL’ye yükselerek sadece yüzde 98,5 oranında artış gösterdiğini bildirdi.

Bugün için bir kilo su böreğinin kilosunun 135 TL, baklavanın da 350- 400 TL olduğuna işaret eden Hacıince, “Her ne kadar bu ürünlerin de bir maliyeti varsa da, gebelikten besi sonuna kadar en az 24 ay büyük emek ve para harcanarak üretilebilen kırmızı etin 1 kilosuyla 1 kilo börek alınabiliyorsa, ancak 3 kilosuyla bir kilo baklava alınabiliyorsa bu durumda eti bugünkü fiyatlarla pahalı bir ürün olarak nitelendirmek hiçbir şekilde söz konusu olamaz. Tüketici nezdinde daha uygun fiyatlı et tüketiminin sağlanabilmesi için karkas satış fiyatlarının maliyetin altında tutmaya çalışmak yerine, her zaman için besi materyali ve yem gibi temel girdilerin düşürülmesine yönelik çalışma yapılmasının en doğru yaklaşım olacağı kanaatindeyiz. Ülkemizle birlikte tüm dünyada canlı hayvan ve karkas et fiyatlarının yükselmesi sebebiyle ülkemizdeki et piyasasını regüle etmek amacıyla kasaplık hayvan veya karkas et ithalatı çözüme katkı vermeyecektir. Aksine üreticilerin yine tedirgin olmasını tetikleyecek ve uzun vadeli üretim dengesini bozacaktır.” şeklinde konuştu.

“Arz açığını kapatmak için kısmi olarak besilik dana ithalatı yapılabilir”

Gelecek yaz aylarında yaşanması muhtemel arz açığını kapatmak için kısmi olarak besilik dana ithalatı yapılabileceği önerisinde bulunan Hacıince, devamında şunları kaydetti: “Böylelikle boşalan besi çiftliklerindeki kapasitenin doldurulması sağlanabilir. Kırmızı etin ülkemizde sorun olmaktan çıkarılması için öncelikle, sığır eti tüketiminin ağırlık merkezi olmaktan çıkarılması, küçükbaş eti tüketiminin kırmızı et tüketimi içerisindeki payının yükseltilmesi gerekmektedir. Tek başına küçükbaş hayvan varlığının artırılması da bir çözüm olmayıp, mera alt yapısının korunması, geliştirilmesi ve artırılması en büyük zaruretler arasındadır. Küçükbaş hayvan eti tüketiminin özendirilmesi de sektörel sorumluluklarımız arasında yer almaktadır. Büyükbaş ve Küçükbaş hayvancılığın etkin bir şekilde desteklenmesi, projeksiyonların gerçek veriler üzerinden hazırlanması, ithalat politikalarının milli hayvancılık politikaları ile uyumlu olması sektörün istikrarı için temel zorunluluklardır.”