Uzmanlar yorumladı: İki önemli sınav var

TCMB Başkanlığına Erkan, BDDK Başkanlığına Kavcıoğlu getirilirken; atamaların piyasa tarafındaki fiyatlamaları takip ediliyor. Haftanın son işlem gününde, dolar zirvesini 23,64 TL'ye; Euro 25,73 TL'ye taşıdı. Gram altın, 1500 TL'ye dayandı. Türkiye'nin CDS'i 500 baz puanın üzerinde kalmayı sürdürüyor. Borsa, 5 ayın zirvesinden döndü. Uzmanlar, beklentilerini ekonomim.com'a değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Uzmanlar yorumladı: İki önemli sınav var

Şenay ZEREN

Piyasaların sabırsızlıkla beklediği atama kararı, gece Resmi Gazete’de yayımlandı. Merkez Bankası Başkanlığına Dr. Hafize Gaye Erkan getirildi. Erkan, kurumun ilk kadın başkanı unvanını da aldı. Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu ise Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanlığı'na atandı.

Erkan'ın TCMB başkanlığına getirilmesi piyasalarda önceden satın alınsa da, Şahap Kavcıoğlu'nun BDDK Başkanı olarak ataması sürpriz sayılabilir. Piyasalar bundan sonraki süreçte, ekonomi politikasındaki uygulamalarda neler yapılacağını ve TCMB'nin ilk toplantısındaki adımını yakından takip edecek. Ayrıca, bankacılık sistemine yönelik regülasyonların gevşetilip gevşetilmeyeceği de, hem piyasalar hem de reel sektör açısından önemli görülüyor.

Döviz kurlarında yukarı hareket sürüyor

Döviz kurları ve gram altın son günlerdeki geleneğini bozmayarak, güne yeni zirve seviyelerinden başladı. Dolar/TL, dün Türkiye piyasalarının kapanış saatinde 23,37 TL seviyesinde hareket ederken, güne zirve seviyesini yenileyerek başladı. Kur, Türkiye piyasalarının kapalı olduğu saatte uluslararası piyasada tarihi rekorunu 23,6490 TL'ye taşıdı. Dolar, saat 17.30 itibarıyla yüzde 1,07 artışla 23,3616 TL'de bulundu.

Euro da rekor serisine devam ediyor. Euro, sığ piyasada 25,7300 TL'ye kadar tırmanırken; şu dakikalarda yüzde 0,49 oranında primle 25,1847 TL'de hareket ediyor.

Dolar/TL, bu hafta yüzde 11'in üzerinde yükselirken, Euro/TL ise yüzde 12 artış sağladı.

Bankalar arası piyasada dolar kuru, serbest piyasa kurunun üzerine çıktı. Bankalar arası piyasada dolar kuru şu sıralarda 23,36'ten işlem görürken; serbest piyasada ise dolar/TL 23,35 TL.

Borsa İstanbul'da haftalık yükseliş: Yüzde 10

BIST 100 endeksi, 5639 puana kadar yükselerek 4 Ocak tarihinden bu yana en yüksek seviyesini test ederken; sonrasında dalgalı bir seyir izledi. Endeks, gün içinde 5539 - 5635 bant aralığında hareket etti; kapanışta ise, yüzde 1,31 artışla 5626 puada işlem gördü.

Bankacılık endeksi de, güne pozitif başlarken, sonrasında negatif tarafa geçti. Endeks, gün sonunda yüzde 0,68 puanlık düşüşle 4990 puanda hareket etti.

Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 4,72 ile iletişim; en çok işlem gören hisse senetleri, Türk Hava Yolları, Kardemir, Ereğli Demir Çelik, Koç Holding ve Turkcell oldu.

Borsa İstanbul 100 endeksinde haftalık yükseliş yüzde 10 olurken; bankacılık endeksi ise, bu hafta yüzde 6 değer kazandı.

BIST 100 endeksi açılışta yüzde 0,89 oranında yükselişle 5603 puanda hareket ederken; bankacılık endeksi ise, yüzde 1,03 artışla 5077 puanda bulunmuştu.

Türkiye'nin CDS'inde sınırlı düşüş

Türkiye'nin kredi ödeyebilme durumunu gösteren ve risk primi olarak adlandırılan beş yıllık kredi temerrüt takası (CDS), 500 baz puanın üzerinde kalmayı sürdürürken, düne göre sınırlı bir düşüş gösterdi.

Türkiye'nin 5 yıllık CDS'i saat 10.23 itibarıyla dünkü kapanışa kıyasla, yüzde 0,49 gerileyerek 521,77 baz puanda bulundu. CDS, dün en son işlemlerde 521,77 baz puan seviyesindeydi.

Gram altına dolar desteği

Altının gram fiyatı, dolarTL'deki yükselişin desteğiyle tarihi rekorunu 1494 TL'ye taşıdı. Ons altının ve dolar/TL'nin fiyatına göre hesaplanan gram altın, saat 17.30 itibarıyla yüzde 1,02 oranında artışla 1476 TL'de alıcı buldu.

Gram altın haftalık bazda kazancı, yüzde 12'yi aştı.

Altının ons fiyatında kararsız bir seyir izlenirken; şu sıralarda yüzde 0,03 oranında artışla 1966 dolarda işlem görüyor.

Verilecek mesajlar önemli olacak
Serdar Pazı - Global Menkul Değerler Araştırma Grup Direktörü

PPK toplantısında, başlayan yeni dönemin nasıl aksiyon alınacağı görülmek istenecektir; dolayısıyla CDS tarafındaki sert düşüş sonrası kısmi toparlanma bunu düşündürüyor. Dolayısıyla endekste 5330-5620 bandını önemsiyorum.

Yeni zirve ve daha ötesine doğru bir hareket bunun peşi sıra yaşanır diye düşünüyorum ya da ortodoks politikalara net biçimde geçileceği, bankalar üzerinde uzun zamandır yaşanan mevzuat değişikliklerinin yarattığı operasyonel yükün hafifletileceği yönünde kuvvetli mesajlar verilmesi gerekiyor.

Politika faizinin yüzde 30’lara çekilmesi olası
Enver Erkan - Dinamik Menkul Başekonomisti

Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan, daha geleneksel para politikasına dönüş sinyali verebilecek bir hareketle Şahap Kavcıoğlu'nun yerine yeni merkez bankası başkanı olarak Hafize Gaye Erkan'ı atadı. Resmi Gazete'de KHK ile yapılan duyuru, Sn. Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanmasının ardından Erdoğan'ın en üst düzey ekonomi ekibinin yenilenmesini yansıtıyor.

Oldukça güçlü bir CV’ye sahip olması ve Batı piyasaları tarafından tanınması bakımından Erkan’ın atanması, piyasalar tarafından, enflasyonun yükselmesine neden olan aşırı düşük borçlanma maliyetleri uygulamasının para politikası nezdinde normalleşeceğinin işareti olarak alınabilir.

Merkez Bankası 22 Haziran’da önemli bir toplantı yapacak. Bunun öncesinde de yeni Başkan’ın açıklamaları önemle takip edilecektir. Bugüne kadar gelen mesaj ve oluşan beklentiler güçlü bir politika geçişi sinyaline işaret ediyor ve 22 Haziran PPK toplantısı bunun uygulamaya geçmesi açısından çok kritik bir konumdadır. En önemli mesele ise, politika faizinin hangi seviyeye çekileceği ve bunun tek seferlik agresif bir adımla mı, yoksa birkaç toplantıya yayılan kademeli bir geçişle mi olacağıdır. Birçok farklı geçiş senaryosu türetilebilir.

Bizim görüşümüz, Merkez Bankası’nın beklenen enflasyon analizinin politika faizinin nihai seviyesine temel oluşturacağı yönündedir. TCMB 22 Haziran’da bütün faiz artırımını tek seferde yapmazsa, Temmuz ayında yayınlanacak Enflasyon Raporu’ndaki güncellenecek beklentiler TCMB’nin politika faizini de nihai olarak nerede gördüğünü ortaya koyacaktır.

Bütün bu varsayımlar altında politika faizinin yüzde 30’lar seviyesine çekilmesi çok olası görünüyor. Politika faizi şu anda yüzde 8,5 olduğundan dolayı, tek seferde böyle bir adım ekstrem olabilir. Her ne kadar, politika faizi artırımı pratikte Merkez Bankası’nın aktarım mekanizmasının merkezine koymak gibi pratik olacak olsa da, döviz pozisyonlanmaları, kredi faizleri ve değişken faizler halen etkilenebilecek bir durumda. Bu nedenle faiz adımı bölünebilir veya belli bir dönem faiz koridoru uygulamasına da geçilebilir. Her durumda, 22 Haziran’daki toplantıda atılacak ilk adımın en büyük adım olacağını değerlendiriyoruz. Eğer Merkez Bankası birden fazla faiz artışı yapacaksa, en büyük dilimi ilk toplantıda gerçekleştirecektir.

Ekonomi yönetiminin önünde iki sınav var
Vahap Taştan - Yatırım Finansman Menkul Değerler Strateji ve Yatırım Danışmanlığı Bölümü Yönetmeni

Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Mehmet Şimşek’in getirilmesi ve bu yöndeki beklentilerin net bir şekilde fiyatlara dahil olduğunu düşünmüyoruz. Piyasa öncelikle uygulanacak politikaları görmek isteyecektir. TCMB Başkanlığı’na ise bir süredir adı geçen Dr. Hafize Gaye Erkan’ın atanmasını yatırımcılar olumlu algılayacaktır. Ekonomi yönetiminin bu noktada önünde iki sınav var; Birincisi rezerv politikası. IMF tanımlı net rezervlerin (swap dahil) negatif bölgeye geçmesi ve swaplar hariç rezervlerin -60 milyar Dolar’a yakın seyri ana endişe kaynağı. İkincisi ise enflasyon ile mücadele ve faiz politikası. Politika faizinde kademeli bir artış, rezervlere dair endişeleri de ılımlı bir şekilde dengeleyebilir. Buna karşın sert faiz artırımlarından kaçınılması gerektiğini düşünüyoruz. Yabancı yatırımcının şu aşamada tahvillerden öte hisse senetlerine ilgi duyabileceği görüşündeyiz. Geçen haftaki sınırlı yabancı çıkışından sonra 5-9 Haziran haftasında yabancı girişi olduğunu hesaplıyoruz.

Piyasa aksiyon görmek istiyor ve ilk eşik 22 Haziran’daki TCMB faiz kararı olacak. Buna ek olarak bankaların tutmayan hedefleri kadar menkul kıymet tutma zorunluluğunun da hafifletilmesi, olası faiz artırımlarıyla birlikte uygulanacak olursa bankacılık sektörünün de yabancı yatırımcı için bu çarpanlarda cazip olabileceği görüşündeyiz. 7,1 F/K ile 2022 yılını kapatan BİST100 endeksinde cari fiyatlarla F/K’yı 5,42 olarak hesaplıyoruz ve fiyatlama olarak da bu çarpanın cazip kaldığı görüşündeyiz.

2022 başında gördüğümüz eğilime benzer tablo yaşanabilir
Onur Altın - IKON Menkul Araştırma Müdürü

Seçim sonrası ekonomi yönetiminde değişiklikler peşi sıra gelmeye başladı. Önce ekonominin direksiyonuna Mehmet Şimşek getirildi. Dün akşamda TCMB Başkanlığı’na Gaye Erkan atanırken, eski TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu ise BDDK’nın başına atandı. Piyasanın şimdilik bu yönetim değişikliğine olumlu yada olumsuz bir tepki vermediğini görüyoruz. Genel beklentimiz ise bu eğilimin devam etmesi yönünde. Herkesin unutmaması gereken nokta ekonominin bir sistem içerisinde hareket ettiği ve bunun kişilere bağlı olmamasıdır. Eğer Mehmet Şimşek, Gaye Erkan ve Şahap Kavcıoğlu ekonomik temellere ilişkin adımlar atarsa bunun piyasalara pozitif yansıması beklenebilecekken mevcut sistemin devam ettirilmesi durumda da negatif tablonun devam edeceği kanaatindeyiz.

BİST100 güne alıcılı başlamışken, borsanın gün içerisinde dengelendiğini görüyoruz. BİST100’de seçim sonrası beklentilerimizi koruyoruz. 5676-4500 bandında hareket eğilimi devam edebilir. Bu da bize endeks tepelerinde olduğumuzu satışların yaşanabileceğini göstermekte ancak Türk Lirası’ndaki değer kayıpları sürer ve mevcut politikalar değişmez ve de faiz artırılmaz ise 2022 başında gördüğümüz eğilime benzer bir tablo yaşanabilir. Yani vatandaşlar enflasyondan korunmak için borsaya yönelebilir ve BİST100’de 6500’lere uzanan yeni tarihi zirveler yaşanabilir.

Enflasyonun yılı yüzde 50 ile kapatacağını düşünüyoruz

Kurlar tarafında ise, görüşlerimizi değiştirmiyoruz. Rezervlerin tarihi dip seviyelerine azaldığı, cari açık ve dış ticaret açığının bu kadar yükseldiği bir ortamda dolarda yükselişin devam edeceğini yeni rekorların geleceğini düşünüyoruz. Faiz artırımları gelir ise kurlarda düşüş yaşanır mı sorusu çok sık geliyor. Burada önemli olan faiz artırımının olması değil ne kadar olabileceğidir. Enflasyonu yıl sonunda yüzde 50 kapatacağını düşünüyoruz. Yani faizler yüzde 50’nin üzerinde olmadığı sürece kurdaki yükselişler dursa bile sonrasında tekrar devam edebilir.

Yabancı yatırım bankalarının 22 Haziran’daki TCMB toplantısında faiz artırımı beklentilerine katılıyoruz. Çünkü Sayın Mehmet Şimşek’in yaptığı konuşmada ekonomi normlarına geri dönüleceğini söylemesi ve yeni bir TCMB Başkanı atanması bir yandan faiz artırımlarının öncü sinyali olduğunu düşünüyoruz. Burada ayrıştığımız nokta sadece yabancı yatırım bankaları kadar yüksek bir faiz beklentimizin olmaması. Yerel seçimlere gidilen süreçte yüksek faiz artırımları beklemiyor faizlerin daha sınırlı kalacağını düşünüyoruz.