Depremzede illerin nüfus yapısındaki kırılganlıklara dikkat

İsmet ÖZKUL
İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI

Depremzede illerin yeniden ayağa kalkması için yapılacak işleri inşaattan ibaret görmek mümkün değil. İzlenecek yolun, yapılacak planların mutlaka sosyal boyutu olmak zorunda. Bu nedenle depremden birinci derecede etkilenen illerin demografik, sosyal özelliklerini yakından irdelemek ve çözüm planlarında bunu da merkeze koymak gerekiyor.

Depremden birinci derecede etkilenen 11 ilin 2022 verileriyle nüfus yapısını incelediğimizde şu noktalar dikkat çekiyor:

- 11 ilin 6’sının nüfusu 1 milyonun üstünde. Bu iller Adana, Şanlıurfa, Gaziantep, Diyarbakır, Hatay ve Kahramanmaraş. Bunlardan ilk üçünün nüfusu 2 milyonun da üstünde. Geriye kalan 5 ilden Kilis hariç 4 il 500 binden yüksek nüfusa sahip.

- 14 ilin toplam nüfusu 14 milyonu aşıyor. Depremzede illerin toplam nüfustaki payı yüzde 16.43 düzeyinde. Depremzede illerin nüfusu, Türkiye nüfusunun 6’da birine yakın. Bu durum sorunun sosyal boyutunun da çok yönlü olduğunu gösteriyor.

- Elazığ dışındaki depremzede iller Türkiye ortalamasından daha genç bir nüfusa sahip. Türkiye toplam nüfusunun ortanca yaşı 33.49 Elazığ’da ortanca yaş 34.16. 11 il içinde ortanca yaşı en küçük olan il 20.84 ile Şanlıurfa. Diyarbakır, Gaziantep, Kilis ve Adıyaman’da da ortanca yaş 30’un altında.

- Depremzede illerin 14 milyonluk nüfusunun 4 milyonu 0-14 yaş grubunda. Çalışma çağının dışında kabul edilen bu yaş grubunun toplam Türkiye nüfusundaki payı yüzde 21.97. Buna karşın 11 depremzede ilin nüfusunda 15 yaş altı grubun payı yüzde 28.71’i buluyor. Diğer 70 ilde ise bu oran yüzde 20.64’e düşüyor.

- 15 yaş altı nüfusun payı Şanlıurfa’da yüzde 38.43’e kadar çıkıyor. Şanlıurfa çalışma çağının altındaki nüfus oranı en yüksek il durumunda. Depremzede iller içinde Şanlıurfa’nın ardından yüzde 30.80 ile Diyarbakır geliyor.

- Depremzede illerde genç nüfus oranının yüksek olmasına bağlı olarak toplam yaş bağımlılık oranı da Türkiye ortalamasının epey üstüne çıkıyor. Çalışma çağı dışında sayılan 0-14 yaş grubu ile 65 ve üstü yaştaki nüfusun, çalışma çağındaki 15-64 yaş grubuna oranı olan toplam yaş bağımlılık oranı depremzede illerde yüzde 56.45’i buluyor. Bu oran Türkiye ortalaması için yüzde 46.80, depremzede iller dışındaki 70 il için ise yüzde 46.80.

- Toplam yaş bağımlılık oranı Şanlıurfa’da yüzde 74.09’a ulaşıyor. Şanlıurfa Türkiye’de toplam yaş bağımlılık oranı en yüksek il konumunda. Toplam yaş bağımlılık oranı Diyarbakır’da yüzde 58.29, Gaziantep’te yüzde 57.67 ve Adıyaman’da yüzde 57.11. Bu iller de 81 il içinde üst sıralarda yer alıyor.

- 12 yıllık zorunlu eğitim uygulamasına bağlı olarak 17 yaşa kadar olan nüfus fiilen çalışma çağının dışında kalıyor. 0-17 yaş grubunu çalışma çağı dışında kabul edersek Şanlıurfa’da toplam yaş bağımlılık oranı yüzde 96.23’e çıkıyor. Diyarbakır’ın oranı ise yüzde74.56 oluyor. Kadınların istihdam oranının düşük olmasını da hesaba katarsak, başta Şanlıurfa ve Diyarbakır olmak üzere depremzede illerin çoğunda istihdamda ortaya çıkacak kayıpların yoksulluk etkisinin çok daha derin olacağı görülüyor. Çalışabilir nüfus ve genç nüfus arasındaki bu denge, aynı zamanda yüksek oranda çocuk işçilik sorununa da yol açıyor.

- Depremzede illerin ortalama hanehalkı nüfusu da daha yüksek. Depremzede 11 ilde her hanede ortalama 3.77 kişi yaşarken, diğer 70 ilde bu sayı 3.07’ye iniyor. Hanehalkı büyüklüğü Şanlıurfa’da 4.81, Diyarbakır’da 4.24 ile Türkiye ortalmasının çok üstünde. Bu durum da istiham kayıplarının yoksulluk etkisini artıracak bir faktör.

- Bu noktada gözden kaçırılmaması gereken bir veri de deprem bölgesinde tek ebeveynli aileler ile tek başına yalnız yaşayanlar. Depremzede 11 ilde 2022 sonu itibarıyla toplam 93 bin 725 hanede sadece baba ve çocukları, 304 bin 106 hanede de sadece anne ve çocukları yaşıyordu. Bunlara ek olarak 523 bin 364 kişi de tek başına yaşıyordu. Deprem bölgesinde sayıları 921 bin 195’i bulan bu haneler de ekonomik risklere karşı aşırı kırılgan durumdalar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar