Diasporanın patronları ‘yumuşak güç’ olmak istiyor

Sadi ÖZDEMİR
Sadi ÖZDEMİR EKONOMİDE SAĞDUYU

Türkiye’den yurt dışına farklı sebeplerle göç etmiş yaklaşık 6 milyon vatandaşımız var. Bunların büyük bölümü Almanya’da yaşıyor. Geri kalanı diğer Avrupa ülkeleri ve dünyaya yayılmış. Türkiye diasporası denilen bu büyük kitle içinde çok sayıda başarılı girişimcimiz de bulunuyor. Çoğu esnafl ıkla başlayıp ticaretle işlerini büyüten, sanayici olan birinci ve ikinci nesil ‘diaspora iş insanlarımızın temsilcileri’ bugün ve yarın Haliç Kongre Merkezi’nde 10’uncu Dünya Türk İş Konseyi Kurultayı’nda buluşacak. Dünya genelinden Kurultay’a yaklaşık 2 bin kişilik katılım bekleniyor.

Bu kurultayların ilki merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in himayesinde, merhum iş insanı Sakıp Sabancı’nın başkanlığında ‘İşbirliği Güçbirliği’ sloganıyla 22 Şubat 1996’da gerçekleşmişti. Kurultayın fikir babaları ise Türkiye’nin ilk Dış Ticaret Müsteşarı Ertuğrul Önen, 1990’larda Türkiye-Avrupa Birliği (AB) ilişkilerine çok olumlu katkılar yapan Avrupa Türk İş Adamları Derneği (ATİAD) Kurucu Başkanı Kemal Şahin ve çok sayıda Avrupa başkentinde büyükelçilik yapmış efsane hariciyeci Onur Öymen. Yine bu isimlerin o yıllardaki çabasıyla kurulan Türk Dış Ticaret Vakfı ile Dünya Türk İş Adamları Vakfı iki yılda bir olmak üzere 5 Kurultay düzenledi. Kemal Şahin bu vakfın mütevelli heyet başkanlığını yaptı. Sonraki Kurultayları Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) çatısı altında 2007 sonunda kurulan Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) gerçekleştirdi. 3 Kurultayı Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak himaye eden Recep Tayyip Erdoğan 10’uncu Kurultayı da himayesine aldı. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve DTİK Başkanı Nail Olpak, Kurultay ile yaptığı açıklamada; Kurultaya, yurt dışında yaşayan Türk ve Türkiye dostu iş insanlarının, uluslararası şirket yöneticilerinin, girişimcilerin, ekonomistlerin, uzmanların, sanatçıların, sporcuların, siyasetçilerin, bürokratların ve akademisyenlerin katılacağını belirtiyor. Türk diasporasının daha etkin olması için çaba harcadıklarını anlatıyor. Peki, yurt dışında en güçlü ve en etkili Türk diasporası hangi ülkede? Olpak, bu konuda da “Almanya sonra Fransa, Hollanda ve Avusturya” diyor ve ekliyor: “Biz, yurt dışındaki Türkler için ‘göçün oluşturduğu güç’ diyoruz. Göçü, (Türkiye için) yumuşak güç olarak değerlendirebiliriz? DEİK ve DTİK olarak bu gücün Türkiye için tek vücut halinde hareket etmesi yönünde çalışıyoruz.”

5 Devlet Tek Diaspora

10’uncu Dünya Türk İş Konseyi Kurultayı’nın açılışını Cumhurbaşkanı Erdoğan yapacak. Kurultayda Türk Devletler Teşkilatı (TDT) Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev başkanlığında “Türk Devletleri Teşkilatı: 5 Devlet Tek Diaspora” başlıklı panel yapılacak. Bu panele Türk devletlerinin ekonomi, sanayi ve ticaret bakanları katılacak. “Yumuşak Gücümüz: Türk Diasporası” başlıklı oturumda da kültür, sanat ve spor alanında Türkiye’yi temsil eden diaspora üyeleri konuşacak. Kurultay kapsamında üstün başarı göstermiş yurt dışındaki Türklere ödüller verilecek.

Türkiye-AB ilişkileri için Almanya çok önemli

Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, DTİK’in Almanya Temsilcisi olmak için seçime giriyor. Avrupa Türk İş Adamları Derneği’nin de (ATİAD) Kurucu Başkanı olan Şahin, Almanya başta olmak üzere Avrupa genelinde özel sektör, siyaset ve bürokraside çok güçlü ve geniş tabanlı bir network’e sahip. Hem Almanya hem de Türkiye Cumhuriyeti tarafından ‘Liyakat Nişanı’ ile ödüllendirilmiş bir iş insanı olan Kemal Şahin, 1980’lerden 2000’lerin ilk 10 yılına kadar Türkiye-AB ilişkilerinin iyileşmesi, Türkiye’nin tam üyeliğinin hayata geçmesi amacıyla Avrupa’da yürüttükleri etkin lobi faaliyetlerini yeniden başlatmak istiyor. Aynı zamanda Türk Alman Ticaret ve Sanayi Odası’nın da Kurucu Başkanı olan Kemal Şahin şöyle konuşuyor: “Cumhurbaşkanımız Erdoğan, yakın zamanda Türkiye-AB ilişkilerini yeniden canlandırmak istediğini, Türkiye’nin AB’ne tam üye olması gerektiğini söyledi. AB tarafında en etkili lobi sivil toplum örgütleriyle yapılabilir. Özel sektörün örgütleri de ayrıca etkilidir. Biz geçmişte Almanya başta olmak üzere Avrupa’da devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar nezdinde Türkiye için önemli çalışmalar yaptık. 2000’li yıllarda Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde de etkili lobi faaliyetleri sürdürdük. Örneğin Türk Alman Ticaret ve Sanayi Odası’nın iki toplantısına dönemin Almanya Şansölyeleri Gerhard Schröder ve Angela Merkel de katılmıştı ve o dönemde Başbakanımız olan Erdoğan ile iyi ilişkilerin temelleri atılmıştı. Şimdi Cumhurbaşkanımız Erdoğan ilişkilerde yeni bir sayfa açıyor ve biz de yeniden aynı heyecanla bu konuda çalışmaya hazırız. Türkiye-AB ilişkileri için Almanya’yı ayağa kaldıracağız. Türkiye’ye daha çok yatırım gelmesini de sağlayacağız. Bunları geçmişte yaptık, ülkemize büyük katkılar sağladık, yine yaparız. Her şeyden önce Türk diasporamızın en güçlü olduğu ülke Almanya, aynı zamanda da Avrupa Birliği’nin en güçlü aktörü Almanya.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar