Doğu Akdeniz ısınıyor
Türkiye ve Yunanistan'daki seçimler yaklaştıkça, iki taraftan Doğu Akdeniz'de karşılıklı hamleler de gelmeye başladı.
Yunan basınının Girit Adası'nın güneyinde karasularının 12 mil olarak ilan edileceğine ilişkin haberlerinin ardından, Türkiye'den de sessiz sedasız kritik bir hamle geldi.
Türkiye, KKTC'de hem SİHA üssü, hem de donanma için deniz üssü kurma kararı aldı.
GEÇİTKALE SİHA ÜSSÜ OLACAK
Türkiye'nin SİHA üssü, Geçitkale Havaalanında kurulacak. Bu çerçevede KKTC hükümeti geçen hafta iki kritik adım attı; Geçitkale'nin işletme hakkının verildiği Resource Consulting LTD adlı şirketle anlaşmayı feshetti. Ardından da Geçitkale Havaalanının Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri'ne tahsisi görüşmeleri için, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı'nı yetkilendirdi. Bakanlık, Türkiye ile müzakereler sonunda, Geçitkale'nin SİHA üssü olarak kullanımı konusunda yetki devri protokolüne imza atabilecek konuma getirildi.
Geçitkale konusunda Türkiye ile KKTC arasında yapılan geçici hukuki düzenlemeler ile havaalanında SİHA konuşlandırması zaten başlamıştı. Ancak şimdi havaalanı uluslararası hukuka uygun bir protokelle "kalıcı SİHA üssü" haline getirilecek. Protokolün resmen imzasıyla birlikte, kalıcı SİHA üssü için gerekli inşaat çalışmaları da başlayacak.
Savunma kaynakları, üsteki inşaatın sadece SİHA değil, Türk F-16'larının da konuşlandırılmasına imkân verecek şekilde gerçekleştirileceğine de vurgu yapıyorlar.
KUZEY SAHİLİNDE DE DENİZ ÜSSÜ KURULACAK
Türkiye'nin KKTC'deki askeri hamlesi bununla da kalmadı; Ada'nın kuzeyinde uzun zamandır konuşulan deniz üssü için de düğmeye basılmasına karar verildi. Öncelik Geçitkale'de olacak. Hukuki ve teknik sürecin yaklaşık 6 ay içinde bitirilmesi planlanıyor. Geçitkale'nin kullanım hakları Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri'ne resmen geçtikten hemen sonra ise, KKTC sahillerinde Türkiye'nin deniz üssü kurulması için adım atılacağı ifade ediliyor.
ABD İLE SIKINTILI İTTİFAK
Türkiye'nin yıllardır konuşulan, ancak bir türlü hayata geçirilmeyen KKTC'de kalıcı üsler kurma planı için harekete geçmesinde ABD ile Yunanistan ve Kıbrıslı Rumlar arasındaki stratejik ilişkilerin gün be gün güçlendirilmesinin etkisi büyük.
ABD, Girit'te kurduğu deniz üssünün ardından, Ege'nin en kuzeyinde kalan, Türkiye sınırına çok yakın Dedeağaç Limanı'nı da Avrupa'ya göndereceği Amerikan kuvvetleri için "geçiş noktası" haline getirmişti.
Türkiye ve Yunanistan'a askeri yardım ve satış konusunda kullanılan "10'a 7" orantısı kuralı da, Washington'un son dönemde Atina'yla yaptığı silah anlaşmaları nedeniyle Türkiye aleyhine değişmeye başlamıştı. Nitekim Washington yönetimi Türkiye'nin dışlandığı beşinci nesil savaş uçağı F-35'lerden Yunanistan'a satmaya karar verdi. Yine ABD yönetimi, Kıbrıs meselesinde de yıllardır atmaktan kaçındığı adımı atıp, Kıbrıslı Rumlar'a yönelik silah ambargosunu kaldırma kararı da almıştı.
Türkiye'nin de ABD'den F-16 satın alım ve modernizasyon talebi var. ABD'deki Biden yönetimi, Amerikan Kongresi'ne hem Yunanistan'ın, hem de Türkiye'nin uçak alım taleplerini onay için aynı dönemde gönderdi.
Kim bilir?
Eğer Kongre'deki Türkiye karşıtı hava aşılıp, F-16 alımı gerçekleşirse, bu uçakların KKTC'ye konuşlanması bile gündeme gelebilir...