Kurumsallaşsaydık böyle olur muydu?
Ali Aslankaya
E. Defterdar
Kurumsal değil miyiz ki böyle bir soru sorma gereği duyduk?
Kurumsalsak ne kadar ve kaçımız kurumsalız?
Kurumsal olmak nasıl bir şey ki bir türlü olamadık?
Kurumsal olmak iyi bir şey mi kötü bir şey mi?
Kurumsallaşsak böyle olur muydu? Tekrar başa döndük!
Mükelleflerimize sürüler halinde yazılar gidiyor. Aha bir tane daha yazı gelmiş demeden bir tane daha…
Tekrar başa dönüyoruz. Kurumsallaşsaydık bu kadar yazı gelir miydi? Kesinlikle gelmezdi.
Kurumsallaşsaydık eğer;
Şirket kanuni temsilcisi ve ortaklarına başkaca hiçbir geliri olmadığı, bunun yanında kar dağıtımı yapılmadığı veya şirketten huzur ücreti vb. bir ödeme olmadığı halde yoğun hacimli kredi kartı ile banka hesap hareketlerinin kaynağı sorulmazdı.
Nakdin bu kadar kıymetli olduğu günümüzde iktisadi ve teknik icaplara aykırı bir şekilde kasada milyonlarca lirayı varmış gibi göstermez, sen bu para için adat faizi hesapladın mı diye sorulmazdı.
Bir türlü şirketin bağımsız bir mali yapısının olduğunu kabul edemediğimizden şirketin kaynaklarını ortakların kişisel ihtiyaçlarında kullanıp, ortaklardan alacaklar hesabına adat faizi hesapladın mı diye sorulmazdı.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen beyanname revizyonunda, iadeden, istisna ve muafiyetlere bu kadar hata ile karşılaşılmaz, bu sorulara muhatap olunmazdı.
Bir türlü anlayamadığımız (belki de anlamak istemediğimiz) gayrimenkul alım ve satımında tapu harcının belediye rayiç bedeli üzerinden değil de alım satıma konu gerçek bedel üzerinden ödenip, İdarenin “Ben araştırdım, buranın bedeli çok daha yüksekmiş” şeklindeki yazılarına muhatap olunmazdı.
Bunu uzun uzadıya yazmak mümkündür.
Dost acı söyler ve sözümüz meclisten dışarı kabilinden;
Değerli dostlar maalesef şirketlerimizin önemli kısmı kurumsallaşamadı.
Fakat bunun yanında “peşin satan tüccar” portresindeki bacak bacak üstüne atıp “ben size demedim mi” der gibi bakan abimiz gibi kurumsallaşmasını tamamlamış “valla beni hiç ilgilendirmez bu yazılar” diyenleri de tabiki duyuyoruz.
Değerli Dostlar,
İnanın bana ticaret hayatını düzenleyen hiçbir vergi ve diğer düzenlemeler işletmelerimizi batırmak için yapılmamıştır. Olumsuz yönde duyduğunuz şeylerin tamamı işini bilmeyen kişilerin kulaktan dolma bilgileridir.
“Korkulu rüya görmektense uyumamak iyidir.” şeklinde bir söz var. Kurumsallaşalım ki geceleri derin bir uyku uyuyalım. Yoksa sabahlar çok geç olur.
Değerli işletme sahiplerimiz,
Ülkelerin kalkınması zenginleşmekten geçer. Zenginleşmenin doğal yolu da ticaret ve sanayileşmekten geçer. Bunun yolu da kurumsallaşmaktan geçer.
Bakın o zaman işletmemizin geleceği hakkında daha sağlıklı kararlar alabileceğiz,
Gerçek kar veya zarar durumumuzu daha iyi görebileceğiz.
Mevzuatın bize sunduğu iade, indirim, muafiyet ve istisnalardan daha çok haberdar olacağız.
Bankalar, müşteriler, çalışanlar ve devlet nezdinde daha saygın bir yerde olacağız.
Bu maddeleri o kadar çok yazabiliriz ki…
Değerli Dostlar;
Gelin kurumsallaşalım ki, biz de peşin satan tüccar gibi olanları arkamıza yaslanarak izleyelim…