Merkez Bankası’ndan beklenmedik faiz artışı

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Zafer Özcivan
Ekonomist-Yazar
zozcivan@hotmail.com

Seçimlerden sonra iş başına gelen ekonomi yönetimi düşük faiz politikasına son vererek politika faizlerini ekim ayına kadar %26,5 gibi yüksek oranda arttırdı ve heterodoks politikalara son verdiğini, rasyonel politikalara dönüldüğünü ispatladı ve para politikalarında yumuşak geçiş yapılacağını ifade etmişti. Bu bağlamda politika faizlerinin Kasım ve Aralık ayında 250’şer baz puan arttırılacağını, daha fazlasının yapılmayacağını düşünmüştük.

Ancak Kasım ayında politika faizini 500 puan artırarak tahminlerimizin yanlış olduğu ortaya çıktı. Ayrıca sıkılaştırılmış para politikasının yakında sona ereceği yönünde sinyaller geldi. Olaya gerçekçi olarak baktığımızda yapılan artış doğrudur. Çünkü politika faizi ile enflasyon oranı birbiri ile çakışmalı hatta politika faizi enflasyon oranının bir veya birkaç puan üzerinde olması hedeflenmektedir ve bu hedefin gerçekleşmesi bir an önce olmalıdır ki enflasyon kontrol altına alınabilsin ve dolarizasyonun önüne geçilebilsin ve pozitif reel faiz dönemine geçilebilsin.

Bildiğiniz gibi dünyanın hiçbir ülkesinde örneği görülmeyen, dünyada hiçbir bilim insanının kabul etmediği ve sürekli yanlış olarak açıklama yapılan bir sistemden doğru bir sisteme geçiş kolay olmayacaktır ve birtakım sıkıntıları beraberinde getirecektir.

Politika faizlerinin artmasıyla birlikte bankaların kredi faizleri de yükselme eğilimine girmesi normaldir. Çünkü diğer bankalar, merkez bankasından %40 faiz ile alacağı parayı kar elde etmeden satması mümkün değildir ve %40 üzerine belirlenen oranda kar rakamı eklenerek kredi faizleri belirlenecektir.

Günümüzde bazı kredi maliyetlerine bakacak olursak, son kararlardan sonra bankaların ortalama faiz oranı;

- İhtiyaç kredilerinde  %59,5

- Taşıt kredilerinde     %42,3

- Ticari kredilerde       %51,5

- Konut kredilerinde   %43

olarak karşımıza çıkmaktadır.

Enflasyonun %61,5 olduğu bir ortamda faizlerin de enflasyonda yarışır duruma geldiği ortadadır. Dolayısıyla politika faizinin aralık ayında da %500 puanlık artış olmaz ise 250 baz puanlık bir faiz artışı ile sıkılaşma döngüsü sonlanabilir. Çünkü tahminime göre enflasyon oranı ile politika faizi oranı çakıştığı zaman faiz artışı da durağanlaşacaktır ve enflasyon kontrol altına alınacaktır. Enflasyonun kontrol altına alınması demekle fiyatların geri geleceğini kastetmiyorum. Ancak fiyat artışları eskiye nazaran daha az oranda artacaktır. (Dezenflasyon) Tüm bunların gerçekleşmesi ise 2024 yılının ikinci yarısında olabilir. Çünkü önümüzde yerel seçimler gereği para muslukları her seçim öncesi olduğu gibi açılacaktır. Ayrıca geçtiğimiz ağustos ayında, temmuz ayında yapılan art arda yapılan zamlar, artan vergiler, kur artışları nedeniyle yılın en yüksek enflasyon ayını yaşamıştık. Dolayısıyla 2024 yılının ağustos ayından sonra baz etkisi de olsa enflasyonun %40 lara kadar gerileyeceğini tahmin ediyorum.

TCMB Başkanımızın 2023 yılı 4.topğlantısında ifade ettiği ve hedef olarak belirlenen %38 enflasyonu umarız gerçekleşir. Bir başka konu da Mayıs ayında %74 olarak açıklanan en yüksek oranın yılsonuna kadar %38’e gerilemesinin zor olduğu gerçeğidir.

Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, "Para Politikası Kurulu politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 35’ten yüzde 40 düzeyine yükseltilmesine karar vermiştir" denildi.

"TCMB/PPK: Kurul, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını değerlendirmiştir" ifadesine yer verilen açıklamanın devamında, "Ekim ayında bir miktar gerileyen manşet enflasyon son Enflasyon Raporu'nda sunulan görünümle uyumlu seyretmektedir. Yurt içi talebin mevcut seviyesi, hizmet fiyatlarındaki katılık ve jeopolitik riskler enflasyon baskılarını canlı tutmaktadır. Öte yandan, yakın döneme ilişkin göstergeler, parasal sıkılaştırmanın finansal koşullara yansımasıyla yurt içi talepteki dengelenmenin başladığına işaret etmektedir. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında sınırlı bir iyileşmenin başladığını da değerlendirmektedir. Dış finansman koşullarındaki iyileşme, rezervlerde süregelen artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yurt içi ve yurt dışı talebin artması, döviz kuru istikrarı ve para politikasının etkinliğine güçlü katkıda bulunmaktadır. Bu çerçevede, aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüş gözlenmektedir. Kurul, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını değerlendirmiştir. Bu çerçevede, parasal sıkılaştırma hızı yavaşlatılacak ve sıkılaştırma adımları kısa bir zaman diliminde tamamlanacaktır. Fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın ise gerektiği müddetçe sürdürüleceği değerlendirilmiştir."

- Parasal sıkılaşma hızı yavaşlatılacak

- Kredi kartı faizleri yılbaşına kadar artmayacak

- Enflasyon tahminlerle uyumlu seyrediyor

- İhracat reeskont kredisinde faiz sabitlendi

- Aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüş gözlemleniyor

- Yurtiçi talepteki dengelenme başlıyor

- Yatırıma avans kredisi verilecek

- Kredi programına 100 milyar lira ayrılacak

 "Kurul, parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek"

Son beş aydır faiz artırımı trendini devam ettiren Merkez Bankası, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Kurul, mevcut mikro- ve makro ihtiyati çerçeveyi, piyasa mekanizmalarının işlevselliğini artıracak ve makro finansal istikrarı güçlendirecek şekilde sadeleştirmektedir. Kredi faizlerinin hedeflenen finansal sıkılık düzeyiyle uyumlu olduğu değerlendirilirken, Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemelerin ve parasal sıkılaşmanın, aktarım mekanizmasını güçlendirmeye ve bankacılık sisteminin fonlama kompozisyonunu iyileştirmeye devam edeceği öngörülmektedir. Kurul, faiz kararlarının yanı sıra, parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek miktarsal sıkılaştırma kararları almayı sürdürecektir.

Kurul politika kararlarını, parasal sıkılaştırmanın birikimli ve gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlemeye devam edecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede almaya devam edecektir."

 

 

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar