Piyasa için hangi faiz caizdir?

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Faiz, finansal sistemlerde yaygın olarak kullanılan bir araç olmasına rağmen, dini inançlar ve etik değerler açısından tartışmalı bir konu. Bu konuda farklı kültürel, dini ve felsefi bakış açıları mevcut. Bu yazıda sadece ve sadece; piyasa için hangi faiz oranının caiz olduğu konusunu ele alacağım.

Soru şudur; piyasa için hangi faiz oranı caiz ve cazip sayılabilir? Kurumların faiz artışı beklentilerine göz atalım: Standard Chartered: %14; MUFG, Unicredit, Morgan Stanley: %20; Capital Economics: %22; Bank of America, Citibank, JPMorgan: %25;Goldman Sachs: %40. Herkesin farklı fikri var yani…

FAİZ TOTO PERŞEMBESİ

Toplamda 8 kurumun farklı beklentileri var ve bunların dağılımı şu şekilde;  %14 beklentisi: 1 kurum (%12,5); %20 beklentisi: 3 kurum (%37,5); %22 beklentisi: 1 kurum (%12,5); %25 beklentisi: 3 kurum (%37,5); %40 beklentisi: 1 kurum (%12,5) Siz de farklı dış kaynaklarda farklı tahmin görebilirsiniz.

Bu istatistiklere göre, beklentilerin çoğunluğu %20 ile %25 arasında yoğunlaşıyor. En düşük beklenti %14, en yüksek beklenti ise %40 olarak belirtiliyor. Aslında her ayın üçüncü perşembesinde fazlaca ciddiye almadığımız TCMB PPK kararının bu denli önemsenmesi; heterodoks jübilesi olacağı için…

İKİ SORU İKİ CEVAP

Peki, piyasa hangi faiz oranını kabul edecek?

Çift haneli en garanti tahmin… Zira çift haneli faiz, makule dönüş işareti olarak algılanacak. Fakat hangi çift hane olacağı ise dönüşün şiddetini, hızını ve yeni ekonomi yönetimin niyetini belirleyecek. Bakıldığında; %16 gibi bir oran, bunu sağlayabilir. Hem faiz artmış hem de fazla da artmamış izlenimi verecektir. Zaten rasyonele dönüşün de makul hızda olması, fazlaca zikredildi yönetim tarafından…

Piyasa %16 ile sakin kalır mı?

Yarın; sadece faiz oranı değil, bunu gerekçelendiren metin de önemlidir. Yeni guvernör, sözel yönlendirme yapabilir, şahin bir dil kullanarak politika faiz oranının beklentiyi karşılamadığı ortamda piyasaları ikna edebilir.  Misal kademeli artıştan söz edebilir, geç likidite penceresi, alt koridor, üst koridor gibi faiz mönüsü oluşturulabileceğini söyleyebilir.

NOT

FİNANSAL ETİK AÇISINDAN FAİZ…

1-Tarafların rızası: Finansal etik, taraflar arasında yapılan anlaşmaların serbest ve gönüllü bir şekilde gerçekleştirilmesini vurgular. Faiz, bir kredi veya borç anlaşmasında tarafların karşılıklı rızasıyla belirlenen bir unsur olabilir. Bu durumda, tarafların sözleşme hükümlerine uyduğu sürece finansal etik açısından bir sorun oluşmaz.

2-Risk-getiri skalası: Faiz, risk ve getiri arasındaki dengeyi sağlamak amacıyla kullanılır. Ancak, aşırı yüksek faiz oranları, borçlu kişiler üzerinde ağır bir yük oluşturur.

3-Uzun vadeli etkileri: Faiz oranları, ekonomik büyümeyi, tasarruf ve yatırım kararlarını etkiler. Faizin kullanımıyla ilgili adalet, rıza, sosyal sorumluluk, risk yönetimi ve uzun vadeli etkiler göz önünde bulundurulur.

Faizi nass olmaktan çıkarken dahi yalnızca piyasa aktörleri değil, vatandaşın kafası karışabiliyor. Faiz, kötü bir şeydir. Varlığı bir derttir ama nass’a bağlayıp enflasyonu zıplatmak, daha beter bir derttir. Bakalım; “faiz sebep enflasyon sonuç” söylemi, yerine hangi slogan üretilecek? Yoksa şu faiz artırma işine hiç mi girilmeyecek? Yarın ola hayrola…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Gölgelerin gücü adına 19 Temmuz 2024