Potemkin köyü
Ak Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Berk Dinçtürk
Potemkin köyü literatüre ekonomik anlamda bir durumu başkalarına olduğundan farklı göstermek için yapılan herhangi bir eylem veya söylem olarak geçmiştir.
Terim ilk olarak bir rivayete göre 1787 yılında Grigori Potemkin tarafından, İmparatoriçe II. Katerina'nın Kırım ziyareti sırasında imparatoriçeye olumlu izlenim yaratmak amacıyla sahte evler inşa etmesi ile ortaya çıkmıştır. Potemkin bu sahte evler ile idare ettiği bölgede huzurun hüküm sürdüğünü göstermeye çalışmıştı. Göz boyama işlevi gören bu sahte evler tarihe Potemkin köyü olarak geçti.
Pandemi nedeni ile ortaya çıkan güvenli liman talebi, tedarik zincirindeki aksaklıklar yüzünden bozulan arz-talep dengesi ve likidite bolluğuna karşı portföylerde hedge aracı olarak kullanılan altın tüm destekleyici faktörlere rağmen 2000 USD üzerinde tutunamayarak geri çekildi.
FED tarafından enflasyondaki artışlara izin verileceği ve 3 sene boyunca faiz arttırılmayacağı yönündeki açıklamalar her ne kadar zayıf dolar politikasına işaret etse de, haftaiçi açıklanan tutanaklarda enflasyon ve işsizlik hedeflerine hızlıca ulaşılması durumunda aylık 120 milyar USD büyüklüğündeki varlık alım miktarında azaltmaya gidilebileceği vurgusu dikkat çekiciydi. Açıklama ile birlikte ABD gösterge tahvil faizleri yüzde 1.70 seviyesine yaklaşırken altın fiyatları 1900 USD’yi aşamayarak geri çekildi. Orta vadede FED’in reel getiri eğrisinin gerisinde kalacağı beklentisi altın için olumlu olsa da kısa vadede herhangi bir sabit getirisi olmayan sarı metalin bu seviyelerden aşağı doğru bir düzeltme daha yapması olası.
Diğer taraftan evde kal temasının sona ermesi ile yaşanacak talep artışı ve tedarik zincirinde yaşanacak aksaklıklar, emtia super döngüsü başlıyor mu sorularını akla getirirken, Çin kaynaklı bir talep olmadığı sürece bu beklentiler sönük kalabilir. 2021 büyümesini, piyasa konsensusu olan yüzde 8 seviyesine göre oldukça ılımlı tutan Çin’in yüzde 6 hedefi, emtia talebinde beklenen derecede bir artış olmasını engelleyebilir.
Petrole baktığımızda, OPEC üye ülkelerinin arzı sınırlı tutarak düşük talebi dengelemesi neticesinde varil fiyatı yıl içerisinde 70 USD üzerine çıktı. Ancak en büyük ithalatçılardan Hindistan’da mutasyona uğramış Corona mikrobunun yarattığı salgın, global talepte bir düşüş meydana getirdi. ABD ile İran arasında görüşmeler olumlu ilerlerken İran petrolünün devreye girmesi, arz tarafında kartların yeniden karılmasına neden olacaktır. Petrol fiyatlarında yılın geri kalanında 55 – 70 USD arası bir bant hareketi görülebilir.
Son olarak aşılama hızında ivme kazanılması ile Avrupa Bölgesi’nde ekonomik aktivitenin toparlanacağı beklentisi Euro’ya global para birimleri karşısında değer kazandırırken, Kuzey ve Güney ülkeleri arasındaki yapısal farklar toparlanmanın beklenen hızda gerçekleşmesinin önüne geçebilir. Örnek olarak sanayiisi ile öne çıkan Almanya ve turizm gelirleri ekonomik aktivite içerisinde büyük yer tutan İspanya’nın enflasyon verilerindeki toparlanma hızının farklılık göstermesi ECB’nin hareket alanını sınırlayacaktır.
Özet olarak FED başkanı Powell’ın politika değişikliğini düşünmeyi düşünmüyoruz açıklamalarına karşı global zayıf dolar senaryosunun final dalgasını yaşıyor olabiliriz.