Rekabet kimin eseri?

İhracat pazarlarında karşılaşılan rekabet üzerine yapılan keyifli sohbet derinleşince, konuşmalar daha somut bilgilerin zeminine yönlendi.

Baktığımız Türk Dil Kurumu büyük sözlüğünde, rekabet sözcüğünün Arapça kökenli olduğunu gördük.

İki ayrı maddede  açıklamışlar rekabet sözcüğünü.

1. isim Aynı amacı güden kimseler arasındaki çekişme; rakiplik, yarışma, yarış:

2. isim Ticarette üstünlük kazanma çabası; yarış, yarışma.

Her ne kadar konumuz ticaret ve ihracat olsa da birinci maddedeki açıklama tartışmayı tam da istediğim yöne çevirdi.

Her yerde “ Çin rekabeti “ diye bir ifade duyarsınız.

Ya da filanca firma çok büyük bir rakip diye…

Tartışmanın odak noktası da bu ifadeler.

Herhangi bir ülke ya da firma rekabet yapamaz.

Rekabeti biz insanlar, ülke ve firma yöneticileri yaparız…

Bu nedenledir ki biz yöneticilerin, vereceğimiz kararlar için doğru yerlere bakmamız gerekir.

Meşhur Lee Iacocca ve Chrysler olayını bilirsiniz.

Amerikan otomotiv firması Chrysler batık durumda ve hiçbir kaynaktan kredi alamazken sadece bir dolar maaşla Lee Iacocca koskoca otomotiv firmasının yönetimine gelir.

Verdiği kararlarla ABD yönetimini ikna ederek aldığı kredileri kullanarak ve bazı üniteleri kapatarak son derece başarılı bir yönetim sergilemiş ve firmayı bataktan çıkarmıştır.

Başarısının ardından da en yüksek maaşla çalışan bir yönetici durumuna gelmiştir.

Bunu pek önemsemeyip “ Devlet kredi vermeseydi yapamazdı “ diyenler olmuştur.

Ancak şunu sormak gerekmez mi?

Devlet niye eski yöneticilere kredi verdirmedi?
Neden sendikalar anlaşma yapmadı?

Cevabı çok basit “Çünkü yönetici farklı idi…”

Hep kullandığımız bir benzetmeyi hatırlatmamda fayda var.

İşletmeyi bir otomobile benzetirseniz, onu yöneten de sürücüsüdür.

Eğer sürücü yetkin ve başarılı birisi ise bu otomobil uzun süreler sıkıntı çıkarmadan hizmet eder. Çünkü böyle bir sürücü ona iyi bakar ve düzgün kullanır. Arıza, hasar olmaz.

Otomobili yeterli niteliklere sahip olmayan birisine teslim edin bakın neler oluyor.

Yoldan çıkabilir, birisine veya başka araca çarpabilir, arıza veya hasara neden olabilir.

Sözün özü şu ki ülke, firma fark etmez.

Doğru karar verilirse rekabet edilebilir

Başka bir deyişle, yöneticiniz sizi vezir de edebilir rezil de…

Hadis-i şerif bile var “İş, ehli olmayan kişilere verilince kıyameti bekle, kıyametin kopması pek yakındır” diye

Liyakat diye bir sözcük vardı sanırım…