Trump ve entelektüel kırılganlığın bedeli
Trump yönetimini anlamak hem kolay hem de zor. Kolay çünkü aslında başta Başkan Donald Trump olmak üzere yönetimin tüm unsurları, olaylara yaklaşımlarını ve düşüncelerini uzun süredir yazıp çiziyorlar. Mesela Başkan Trump’ın 1987’de yazdığı “The Art of the Deal” kitabını okursanız Zelensky ile Oval Ofis’teki tartışması sürpriz olmaktan çıkar. Öte yandan, Trump yönetimini anlamanın zorluğu, aslında Trump’ın birden çok menfaat grubunu ve düşünce sistemini bir araya getiren bir koalisyon kurmuş olması. Bugün bu koalisyonun ana unsurlarından biri olan “Silikon Vadisi ağaları”nın düşünce sistemine biraz daha yakından bakalım.
“Teknoloji Cumhuriyeti” (The Technological Republic), Palantir’in CEO’su Alexander Karp ve yardımcısı Nicholas Zamiska tarafından yazılmış. Silikon Vadisi’nin en önemli savunma teknolojisi şirketi Palantir’den ve kurucusu Peter Thiel’den 18 Şubat 2022’de bahsetmiştim. Zamiska’yı da daha önce Münih’te bir konferansta dinleme şansım olmuştu. Gerçekten akıllı bir genç adam. Karp ise bildiğiniz teknoloji CEO’larından değil. Palantir işine girmeden önce Stanford’da hukuk okumuş, sonra da Frankfurt’ta felsefe doktorası yapmış. Kitabı okurken zaten bu birikimi hissediyorsunuz. Karp, geçen sene ABD’deki başkanlık seçimlerinden önce Kamala Harris’i desteklediğini açıklamıştı. Ancak kitabın ideolojik çerçevesi tamamen Trump yönetimiyle örtüşüyor.
Karp: 1990’lardan sonra Silikon Vadisi misyonunu kaybetti
Silikon Vadisi’ne ismini veren silikon çiplerin geliştirilmesi tamamen askeri amaçlarla sağlanan kamu fonlarıyla yapılmıştı. Daha sonra da Silikon Vadisi’nde geliştirilen internetin bizatihi kendisi ve GPS’ten Siri’ye kadar birçok teknolojinin kökü, askeri amaçla geliştirilen projelere dayanıyor. Karp diyor ki, 1990’lardan sonra Silikon Vadisi misyonunu kaybetti. Ulusal güvenliğe hizmet edecek teknolojiler yerine fotoğraf paylaşma uygulamaları geliştirmeye başladı. Nitekim bu uygulamalar iyi de kazanç sağladı. Silikon Vadisi bu işlerden daha çok para kazandıkça şirket yöneticilerinde “entelektüel kırılganlık” kurumsallaştı.
Entelektüel kırılganlık, kurumlarının geleceği üzerinde söz sahibi olan yöneticilerin ideolojik olarak pozisyon almaktan, entelektüel tartışmalara girmekten, sözleriyle başkalarını “rahatsız etmekten” kaçınmaları demek. ABD’de birçok üniversitede ve kurumsal şirkette ve hatta dünyanın neredeyse her yerinde bu tipleri bol bol bulabilirsiniz. Eğer hayatınızı suya sabuna dokunmadan geçirirseniz başınıza bir şey gelmez. Sistem zaten sizi yükseltir. İyi para kazanırsınız, kafanız da rahat olur. Karp’a göre Silikon Vadisi’nde insanlığa hizmet edecek teknolojiler adı altında ancak fotoğraf paylaşım uygulamalarının geliştirilmesinin temel nedeni de bu suya sabuna dokunmayan yaklaşım.
Oysa hayat birçok zaman pozisyon almayı gerektirir. Şirketler de her zaman her konuda tarafsız kalamaz. Palantir’in kuruluş felsefesinde, ABD’nin dünyadaki diğer devletlerden tarihsel olarak farklı olduğu ve bu nedenle de korunması gerektiği var. Bu noktayı anlamak için “ulusal muhafazakârlık” akımını anlamak gerekiyor. Kudüs’te dokuz çocuğuyla yaşayan Profesör Yoram Hazony’nin liderlik ettiği ulusal muhafazakârlık akımı, bireylerin insanın tabiatı gereği uluslar halinde örgütlendiğini, Anglo-Amerikan ulusların tarihsel gelişiminin ise bireysel hürriyetleri güçlendirdiğini ve bu nedenle Amerikalıların kendilerini diğer geleneklerden gelen milletlere karşı korumaları gerektiğini savunuyor. Dünyanın dört bir yanındaki Hristiyan ülkelerden gelen ulusal muhafazakârlar her sene Hazony liderliğinde buluşup fikir teatisinde bulunuyor. Bu grubun Aralık 2024’te Vaşington’daki toplantısında açılış konuşmasını da JD Vance yapmıştı.
Her siyasi söylem bazı işadamlarına kazandırır
Gördüğünüz gibi Silikon Vadisi ağaları, ideolojik yaklaşımlarını sağlam bir kuramsal çerçeveye oturtmuş durumda. Şu an bu grubun Trump yönetimindeki temsilcisi Elon Musk. Ancak Trump’ın seçimi kazanmasını sağlayan koalisyonun esas büyük unsuru ise popülist, göçmen karşıtı, gümrük vergileriyle yerli imalat sanayiinin korunmasını savunan “iktisadi milliyetçi” grup. Trump’ın Beyaz Saray’daki bir önceki döneminde baş stratejist olarak görev alan Steve Bannon da bu grubun liderlerinden. Bunların cahil cühela kişiler olduklarını düşünmeyin. Mesela aynı zamanda eski bir subay olan Bannon’ın Harvard’dan MBA derecesi var. Ancak iktisadi millyetçi/popülist akımla, teknolojik gelişimin Amerikalıları kurtaracağını düşünen elitist akımın bir noktada çatışma ihtimali oldukça yüksek. Kuşkusuz bu süreçte kişisel egolar da devreye girecektir. Trump’ın son kabine toplantısında Elon Musk’ın bazı bakanlarla “Sen daha çok adam çıkardın, sen çıkarmadın” diye kavga ettiği dedikodusu yayıldı bile.
Türkiye’den bakınca son yıllarda yükselen “yerli ve milli” teknoloji söyleminin aslında küresel hikâyeye ne kadar güzel oturduğunu görüyoruz. Kuşkusuz her siyasi söylem bazı işadamlarına kazandırır. Zaten kapitalizmin esası bu değil mi? Ancak orta büyüklükte kalkınmakta olan bir ekonomi olarak sadece yerli ve milli teknolojiyle ne kadar ölçek yakayalabileceğimizi de düşünmemiz lâzım. Avrupa savunma mimarisinde Türkiye’nin yerine ilişkin tartışmalar bu nedenle önemli.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.