Tüketici talep etmeye, üretici arz etmeye hazırlanıyor

Erhan ASLANOĞLU
Erhan ASLANOĞLU Ekonomi ve Piyasalar

Son bir yıldır genelde düşük değerlerde seyreden tüketici güveni belli aralıklara artış eğilimi sergiledi. Geçen yıl Ocak ve Temmuz ayı ve sonrasında ücret artışları ile görece yükselen Tüketici güveni Aralık ayında benzer bir eğilim sergiledi. Pazartesi günü yayınlanan Bloomberg HT Tüketici Güven Endeksi mutlak değer olarak düşük kalmasına rağmen yüzde 15,39 yükselerek 72,39 değerini aldı.

Türkiye’de tüketici güvenini en çok döviz kurları etkiler. Kurun istikrarlı gitmesi ve TL’nin değerlenmesi olumlu, değer kayıpları olumsuz etkiler. Son dönemde TL’nin yatay seyretmesi güveni olumlu etkiliyor görünüyor. Akademik çalışmalar hisse senedi piyasalarındaki seyrin de tüketici güveni üzerinde etkili olduğu göstermektedir. 2022 yılında negatif faiz ortamında hisse senedi piyasasına gelen yatırımcı sayısının hızla artması ve borsanın ciddi yükseliş göstermesi tüketici güvenini olumlu etkileyen diğer faktör görünüyor. Bununla birlikte, yaşanan yüksek enflasyon ve alım gücündeki kayıp nedeniyle ücret ayarlamalarının geçtiğimiz tüketici güvenini etkileyen en önemli faktör olduğunu net bir şekilde gözlemledik. EYT kaynaklı sürekli gelir beklentisi de Aralık ayında tüketici güvenini en çok arttıran unsur görünüyor.

Tüketici güven endeksinde dikkat çeken bir başka nokta ise alt endekslerden tüketim eğiliminin son 2,5 yılın en yüksek noktasına çıkmasıdır. Başta otomobil ve konut olmak üzere dayanıklı tüketim mallarına talebi ölçen tüketim endeksi geçici de olsa artan gelir ve beklenen yüksek enflasyon etkisiyle iç talepte önemli bir canlanma sinyali veriyor. Tüketici bir süre talebimi arttıracağım diyor.

Diğer taraftan, üretici davranış ve eğilimini ölçmeye çalışan endeksler üretimde artış sinyali veriyor. Geçen hafta yayınlanan Aralık ayı İktisadi Yönelim Anketi’nde ihracat siparişlerinde azalma eğilimi varken, iç siparişlerde artış beklentisi izleniyordu. Anlaşılan reel sektör firmaları gerek ücret ayarlamaları, gerek beklenen kapsamlı KGF paketleri ve gerek genişletici maliye politikası sinyallerine bakarak seçim öncesi iç talepte bir canlanma beklentisine girmiş görünüyor. Tüketici güven endeksi bu beklentinin doğru olduğunu gösteriyor. Üretici arz etmeye hazır görünüyor. Arz talebi değil, talep arzı yaratıyor. İhracat talebi düştüğünde arzın nasıl düştüğünü geçtiğimiz aylarda net bir şekilde yaşadık.

ISO’nun yayınladığı Aralık ayı Satınalma Yöneticileri Endeksi de benzer bir eğilime işaret diyor. Son aylarda düşüş gösteren endeks Aralık ayında bir miktar toparladı. Burada da iç talebe yönelik sipariş artışının öne çıktığını izliyoruz. Toplamda sipariş artışı gösteren sektör sayısı ihracat sipariş artışı gösteren sektör sayısını aşıyor. Geçen hafta yayınlanan iktisadi yönelim anketinde girdi maliyetlerinde düşüş beklense de satış fiyatlarında artış beklentisi dikkat çekiyordu. Satınalma Yöneticileri Endeksinde de tamamında olmasa bile tekstil ve elektronik gibi bazı sektörlerde fiyat artış eğilimi dikkat çekiyor. Önümüzdeki aylarda iç talepte canlanma sinyali alırken baz etkisi dışında, döviz kurlarında yatay seyir devam etse bile enflasyonist dinamiklerin canlı olma sinyalleri geliyor.

İçinde bulunduğumuz yıl özellikle seçim nedeniyle belirsizlikler çok yüksek seviyede seyrediyor. Yıllık tahmin yapmak çok zor. Makroekonomik konjonktürü ilk altı ay ile ikinci altı ay olarak ayırarak yapabiliyoruz. Seçim sonrası nasıl bir politika çerçevesinde ilerleyeceğimiz ikinci altı için önemli bir belirleyen olacak. Finansal piyasalar açısından ise ilk iki çeyrek ve ikinci altı ay diye yılı üçe ayırmakta fayda var. Yılın ilk çeyreğinde bono, hisse senedi ve döviz piyasalarında aynı güçte olmasa bile son 8-9 aya benzer bir eğilim olabilir. İkinci çeyrekte muhtemelen çok dalgalı bir seyir görülecek. Yılın ikinci yarısında ise her iki yönde de olabilir ama daha az dalgalı bir seyir olabilir görünüyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
TL değerli mi? 28 Şubat 2024